Site Rengi

DOLAR 32,4937
EURO 34,7446
ALTIN 2.422,24
BIST 9.673,84
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 27°C
Az Bulutlu
Eskişehir
27°C
Az Bulutlu
Per 22°C
Cum 24°C
Cts 22°C
Paz 21°C

Uyanık Ol Torun…!!!

24.02.2022
A+
A-

                                                

Ülkemizin içinden geçtiği zor süreçler dikkate alındığında yakın gelecekte, bizlerden  sonraki kuşakları daha da zor ve sıkıntılı günlerin beklediğini düşünmemek, görmemek en iyimser düşünce ile gaflet diye adlandırabiliriz.

Neden bu düşünceye kapıldınız diye düşünebilirsiniz. Yaşı elli  ve üzeri olanlar daha rahat hatırlayabilir.1990’lı yıllara kadar çift kutuplu bir dünya vardı, bir tarafta  SSCB diğer tarafta ise ABD.

Ülke olarak çok da hazırlıklı olmadığımız bir dönemde, SSCB birden bire dağılıverdi, bu dağılmadan sonra belki birçoğumuzun adlarını dahi duymadığı, duysa bile Türk Devleti olduğunu bilmediği Türk Devletleri de bağımsızlıklarını ilan etti, bu gün itibarıyla yaklaşık üç yüzmilyon nüfusa sahip Türkçe’nin farklı  lehçelerini konuşan dev bir Milletler topluluğu.

Peki biz hazırlıklımıydık böyle bir olguya, ya da  bekleniyormuydu böyle bir hadisenin yaşanacağı, Rahmetli Süleyman DEMİREL’in ifadesiyle Adriyatik’ten Çin Seddine kadar üç yüz milyonluk Türk dünyasına.

SSCB’nin dağılmasıyla birlikte uzun bir süre tek kutuplu bir dünyada ABD, tek  başına yayılmacılık politikasını izledi.Nato vasıtasıyla SSCB’nin güdümü ve yönetimi altında bulunan ülkelere teker teker girmeye başladı, Putin ile birlikte Rusya bir toparlanma sürecine girdi,Rus milliyetçiliği ruhunu canlandırmaya çalıştı ve oldukça da başarılı oldu. Belirli bir plan ve proje ile kaybettiği yerlerde gücünü ispatlama yoluna girdi.

Hasılı kelam bütün bu yaşananlardan sonra torun, ülkemizin batısında ABD sınırlarımıza asker yığdı, kuzeyimizde Natovasıtasıyla gücünü göstermeye başladı, güneyimizde Lübnan’ın, Irak’ın büyük bir kısmını, Mısır’ın, Suudi Arabistan’ın, Güney Kıbrıs’ın direkt olarak kendi bayrağını dalgalandırdı, sonuç olarak bir şekilde sınır komşumuz oldu,Rusya boş durdu mu? Hayır tabii ki, o da Kırım’ı bir şekilde tekrar ilhak etti, Çin ile yakın işbirliği kurmaya başladı. Türk Birliği Teşkilatı’nın kuruluşundan sonra Kazakistan’da güç gösterisi yaptı.

Türk Birliği Teşkilatı, yaklaşık üç yüz milyonluk bir potansiyele sahip Torun, Rusya’nın ise nüfusu iki yüzmilyonun altında.

Ne kadar büyük bir güce sahip olduğumuzu anlayasın diye bu sayıları veriyorum Torun. Coğrafi haritayı önüne koy ve ABD ile Rusya’nın hakim olduğu bölgelere bu iki ülkenin bayraklarının bir örneğini yapıştırırsan ülkemizin etrafının bu iki ülke tarafından nasıl sarıldığını göreceksin.

Kendi gücümüzün farkına geç vardık Torun. Bizim kuşağımız hizipleşme ile ömrünü tamamladı, üzgünüm size iyi bir miras bırakamadık, çok iyi okuyamadık olanı biteni.

Ey Torun; annenin babanın kuşağını bilemem ama sizin kuşağınızın çok uyanık olması  lazım. Bizim kuşağın hatalarına düşmeyin.

Bir olmazsak , birlik olmazsak üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili o güzel cennet vatanın üzerinde yabancı bayrakları görülmesi işten bile olamaz. Biz kendi gücümüzün farkına varalım, etrafımızdaki dış kaleler birer birer düşmüş durumda, ancak Türk Birliği Teşkilatı, birliğimiz için çok güzel bir örnek. Uyanık olun Torun, Bir olun, iri olun.

 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.