Site Rengi

DOLAR 32,3744
EURO 34,9769
ALTIN 2.326,12
BIST 9.067,45
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 26°C
Az Bulutlu
Eskişehir
26°C
Az Bulutlu
Cts 26°C
Paz 26°C
Pts 28°C
Sal 21°C

ESOGÜ Hastanesi Diyetisyeni Uygur, Koronavirüs ile Mücadelede Sağlıklı ve Dengeli Beslenmenin Önemini Anlattı

ESOGÜ Hastanesi Diyetisyeni Uygur, Koronavirüs ile Mücadelede Sağlıklı ve Dengeli Beslenmenin Önemini Anlattı
17.11.2020
A+
A-

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Diyetisyeni Anıl Çiğdem Uygur, mevsim değişimine dikkat çekerek Koronavirüs ve solunum yolu hastalıklarına karşı koruyucu olduğu düşünülen bazı besin öğeleri ve zengin oldukları besinlerle ilgili tavsiyelerde bulundu.

Hangi vitamin hangi besinde bulunmakta?

Diyetisyen Uygur: “A vitamini bağışıklık yanıtını artırmaktadır. Turuncu ve kırmızı sebze ve meyveler, koyu yeşil yapraklı sebzeler, havuç, balkabağı, ıspanak beta-karotenden zengindir. Karaciğer, süt, tereyağı, peynir, yumurta A vitamininden zengindir. D vitamini bağışıklık hücrelerinin üretiminde görevlidir. Eksikliği solunum yolu hastalıkları için risktir. Düşük D vitamini düzeylerine sahip toplumlar, Covid-19 açısından daha riskli bulunmuştur. Yağlı balıklar (somon, sardalya gibi), yumurta sarısı, karaciğer yüksek bulunduğu besinlerdir. Alımı konusunda besinlere bağımlı olmadığımız D vitamini, güneş ışığı sayesinde vücutta sentezlenir. Güneş görmeyen kişilerde ve yaşlılarda eksiklik görülmektedir. Somon, ton balığı, zeytinyağı, bitkisel yağlar, badem, ceviz, ay çekirdeği, brokoli, ıspanak, kivi E vitamininden zengindir. C vitamini antioksidan bir vitamindir. Koruyucu olduğu düşünülerek yüksek doz almak yerine, her öğünde taze sebze ve meyveler tüketilmelidir. Portakal, mandalina, limon gibi sitrus meyveler, dağ çileği, kivi, nar, yeşil biber, domates, yeşil yapraklı sebzelerde C vitamini içeriği yüksektir. Enfeksiyon sırasında vücutta C vitamini ihtiyacı artmaktadır.

Mineral yönünden zengin beslenilmeli

Çinkonun viral enfeksiyonlara karşı bağışıklıkta kritik derecede önemli olduğu, çeşitli çalışmalarla gösterilmiştir. Çinko eksikliği olan toplumlarda, bazı viral enfeksiyonlar daha sık görülmektedir. Önemli bir antioksidan olan bu mineral; et, yumurta, karaciğer, kabuklu deniz ürünleri, hindi eti, tam tahıllar, kabak çekirdeği, ceviz, badem, kakao, bitter çikolatada yüksektir. Diş, kas, kemik ve protein yapımı için elzem olan magnezyum tahıllar, kurubaklagiller, sert kabuklu yemişler, kabak çekirdeği, yeşil sebzelerde bulunur. Antioksidan ve anti-inflamatuvar bir eser element olan selenyum,  solunum yolu sağlığını korumada önemlidir. Covid-19’u geçiren hastaların selenyum düzeylerinin yüksek olmasının, sağ kalımda etkili olduğu yapılan bir çalışmada gösterilmiştir. Sert kabuklu yemişler, yumurta sarısı, balık, kırmızı et, muz, mantar, karabuğday, tam tahıl, kurubaklagiller, kinoa, ay çekirdeği selenyumdan zengindir.İnsan organizması için önemli olan Omega-3 yağ asitleri haftada 1-2 kez yağlı deniz balığı tüketilerek vücuda alınabilir. Glutatyon, vücudumuzdaki en güçlü hücre içi antioksidandır. Turpgiller (roka, turp, şalgam, lahana, karnabahar, kale, Brüksel lahanası), ıspanak, avokado, kuşkonmaz, bamyada yüksek miktarda glutatyon bulunmaktadır. Antioksidan kapasiteyi destekleyen ve akciğer dokularını koruyucu etkisi bulunan kuersetin üzüm, yeşil yapraklı sebzeler, biberler, dereotu, elma, mor soğan, rezene yaprağı, kekik, siyah ve yeşil çayda yüksek miktarda bulunmaktadır” dedi.

Probiyotikler/ Prebiyotikler

Bağırsakların sağlıklı olmasının bağışıklık sistemini desteklediğini belirten Diyetisyen Uygur şöyle devam etti: “Bağırsak ve akciğer mikrobiyataları arasında ilişki bulunmuştur. Birçok çalışmada, bağırsak florasında oluşan değişikliğin, akciğerleri etkilediği gösterilmiştir. Bağırsaklarda yararlı bakterilerin kaybı (disbiyozis) özellikle yaşlı bireylerde sık görülmektedir. Bağırsak sağlığını korumada, beslenme önemlidir. Kötü beslenme tarzı, sebze ve meyveyi az tüketmek, az su içmek bağırsak sağlığını olumsuz etkilemektedir. Yoğurt, ayran, kefir, yeşil yapraklı sebzeler, kurubaklagil, yağlı tohumlar, sebze ve meyveler ile tam tahıldan zengin beslenmek ise, prebiyotik alımını artırarak bağırsaktaki yararlı bakterilerin sayısını artırmaktadır. Bu besinlerin, astım ve kistik fibrozis gibi akciğer tutulumu olan hastalıklarda da olumlu etkisi vardır. Probiyotiklerin yanısıra zerdeçal, brokoli, sarımsak, ananas, yeşil çay ve siyah çay, ıhlamur, bal gibi bazı besinler de içerdikleri antibakteriyel, antiviral ve antioksidan bileşiklerden dolayı önemlidir. Su dengesinin sağlanması, bağışıklık sistemimizi virüslere karşı güçlendirir. Hücrelerin oksijenlenmesini artırır. Sağlıklı yetişkinlerin, günde 2-3 litre su içmesi yeterlidir. Koronavirüse yakalanan hastalar ise, mukus membranı nemli tutmak için, bol bol su içmelidir.  Eğer susama duygusu hissetmiyorlarsa, çorba, ayran, ıhlamur, açık çay, evde hazırlanmış meyve suyu, komposto, limonata içerek vücutlarını susuz kalmaktan korumalıdır.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.