Haydar Urfalı’dan Cumhuriyet Bayramı Mesajı
Türkiye Kamu-Sen Eskişehir İl Temsilcisi Haydar Urfalı Cumhuriyet Bayramımızın 98. Yılı dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Urfalı mesajında:
Binlerce yıllık devlet tecrübemizden yola çıkarak kültürel birikimimizi de üstüne ekleyerek şekillendirdiğimiz Cumhuriyet rejimi, yüksek ahlaki değer ve niteliklere bağlı, millet egemenliğine dayalı, bireyi kuldan yurttaş konumuna yükselten aydınlanmayı esas alan en ideal yönetim biçimidir.
Acımasız bir işgale karşı destansı bir mücadele ile kahramanca savaşarak milli birliğimizi tesis eden ve bizlere özgürlüğümüzü kazandıran Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki ecdadımızın büyük fedakarlıklarla kurup gelecek nesillere emanet ettiği Cumhuriyetimizi korumak ve yaşatmak, bu topraklar üzerinde yaşayan her bireyin en öncelikli görevidir.
Büyük Atatürk’ün en büyük emaneti olan Cumhuriyeti, bu uğurda ödenen bedelleri de yanımıza katık yaparak ebediyete taşımak çok önemlidir. Cumhuriyetin temeline harç olan ruh; bağımsızlıktır, dirayettir, inançtır, yılmaz usanmaz kuvvettir. Cumhuriyet değerlerine mihmandarlık yapmak, son nefesimize kadar sahip çıkmak var oluşumuzun en önemli parçasıdır. Elbette Cumhuriyetin kurulmasının ardından aceleye getirildiğini savunan, direnç gösteren, memnun olmayan bir kesim oldu. Ancak hiçbir saldırı Cumhuriyeti yerle yeksan edemedi, aksine Cumhuriyetin toplumun tüm kesimleri tarafından kucaklanmasını ve özümsenmesini sağladı. Milli şuur, Kargaşadan, kokuşmuşluktan, kirli heves ve hırlardan beslenenlere inat, Cumhuriyet kemikleşmiş iradesi ile Türk yurdunun üzerinde güneş gibi durdu.
İçinden geçmekte olduğumuz bu zor günlerde devletini ve vatanını kaybetmenin ne denli acı sonuçlar doğurduğuna bizzat şahit oluyor; “Canları pahasına vatanımızı kurtaran, Cumhuriyetimizi kuran ve koruyan ecdadımızla ve vatan evlatlarımızla ne kadar gurur duysak azdır.” diyoruz.
Tıpkı kuruluş yıllarında olduğu gibi bugün de Cumhuriyeti çökertmeye gayret eden ihanet şebekeleri bulunmaktadır. Hatırlanacağı üzere ilan edildiği dönemlerde Cumhuriyete karşı direnç gösterenler hâsıl olmuştur. Hatta Atatürk Nutuk’ta bunu “Cumhuriyetin ilanından ulusun duyduğu genel ve içten sevince duraksama ve endişe gösterenler” başlığı altında yer vermiştir. Atatürk’ün, Özellikle Cumhuriyetin ilanını eleştiren yazarlara tepki gösteren Atatürk, “En hafif bir rüzgârdan bile korunması gereken yeni doğmuş yavrunun, onu beslediğini söyleyenler tarafından bu şekilde hırpalanması doğru muydu?” diye sormuştur.
O günden bugüne elbette Cumhuriyet bir bebek gibi itinayla büyütüldü ve sarsılmaz köklerle devletimize kılavuzluk yapıyor. Ancak ne yazık ki bazı mahfillerdeki hazımsızlık hala devam ediyor. Oyuncular değişiyor, roller değişmiyor ve kurnazlıkla Cumhuriyetin altı oyulmaya çalışılıyor. Ama bu cenah bilmiyor ki; Türkün kökleri kuvvetli, bu kökü koparıp atmak ise mümkün değil. Değerleri ile beslenen ve bu değerleri ışığında varlığını sürdüren Türk milleti, mevcudiyetini borçlu olduğu Cumhuriyete ve Cumhuriyetin kurucusu büyük Atatürk’e zarar gelmesine asla müsaade etmeyecektir.
Öte yandan son günlerde Anayasa’nın ilk dört maddesi üzerinden tartışmalar başlamıştır. Anayasanın ilk dört maddesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kimliğini, niteliğini ve kuruluş felsefesini ifade eder. Sormak istiyoruz gafillere, siz ilk dört maddesinin nesinden rahatsızsınız? Türkiye Cumhuriyeti Devletinin cumhuriyet olmasına mı alerji duyuyorsunuz yoksa demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olmasına mı? Dilimizin Türkçe, bayrağımızın ay yıldızlı al bayrak, marşımızın İstiklal Marşı olması mı sizi çileden çıkarıyor? Her kim ki Anayasanın ilk dört maddesini tartışmaya açarak, cumhuriyeti, Atatürk’ü, Türk milletini millet yapan değerleri silmeye çalışır işte o zaman karşısında bizi bulur. Biz Türk eğitimcileri olarak Anayasa’nın ilk dört maddesinin kırmızıçizgimiz olduğunu ilan ediyor, bu ilkelere dokundurtmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Anayasanın 4. Maddesini bir kez de yüksek sesle okuyoruz: Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 ncimaddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez. Bu böyle bilinmelidir!
Bu vesileyle nadide bir miras olan cumhuriyetimiz 100’üncü yılına doğru emin adımlarla ilerlerken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu büyük Atatürk’e ve onun yol arkadaşlarına minnet borçlu olduğumuzu bir kez daha hatırlatmak isteriz.
Cumhuriyetimizin 98’inci yılını coşkuyla kutluyor; bize bu cennet vatanı armağan eden kahraman ve aziz şehitlerimizi şükran ve dualarla anıyoruz.
Ne mutlu Türküm Diyene!
Ne mutlu Cumhuriyetin mirasçılarına…