Kolsuz Yaşar Söyleşileri (Yaşar Arda) – Üçsaraylılar Derneği Başkanı Ali Can ile Söyleşi
Üçsaraylılar Kültür ve Dayanışma Derneği’ndeyiz. Başkanım, isminiz nedir, sizi tanıyabilir miyiz? Hayırlı uğurlu olsun. Her derneğin kurulmakta bir amacı var. Peki Üçsaraylılar Derneği’nin kurulma amaç neydi? Emekli olunca böyle oluyor değil mi? Hele öğretmen olunca, kültür açısından… Ama güzel bir şey… Yani diğer insanlar kültürsüz demek istemiyorum ama sizin öğretmen olmanız avantaj… İnşallah. Kaç üyeniz var? Zaten köylerde pek kalmadı değil mi nüfusunuz? Üçsaray’da nüfus ne kadar şu ânda? Ama şehirden köye otobüs kalkıyor, değil mi? Siz Üçsaraylılar olarak, o yönde Seyitgazi’den şanslısınız… Karacalık tarafından mı gidiyor? Pekâlâ; şimdi de sizin köydeki kültürel faaliyetlerden bahsedelim biraz da… Cenazeleri vs muhakkak biliyoruz. Şimdi konu madem cenazeden açıldı. Eskiden bir cenaze olduğu zaman konu komşu 15 gün o cenaze sahibine yemek taşırdı. Şimdi hâl böyle olunca bu zaman içinde değişti. Şimdi cenaze sahipleri camilerde ya da evde insanlara pide, ayran dağıtıyor. Böyle sektör gibi bir şey oluştu. Sizde de var mı bu? Ama çok yanlış… Onda başlamıyor, ondan sonra, ondan sonra… Yani diyor ki: ‘Bana geldiği zaman niye böyle oluyor? Madem onda pide dağıtıldı, bende de dağıtılsın’ diyor. İşte yanlış olan bu! Ama sizinki ne güzel. En azından siz pide parasını karşılıyorsunuz ama diğerlerinde böyle bir şey yok. Adam geliyor, benim de anam, babam öldü; rahmetliler, nur içimde yatsınlar. 16 yaşında da oğlumu kaybettim 1999’da. Şimdi ben, Allah kimseye vermesin, çok büyük acı yaşadım. O ara pide yapılmamış, dağıtılmamış… Tabii bizim de böyle biraz takıntılarımız var. Evet, kaldırılması gerekiyor değil mi? Başkan olarak sizin düşünceniz de kaldırılmasından yana… Son zamanlarda Eskişehir basınında, Türkiye’de böyle bir kampanya var. Basında çok eleştiri var. Çünkü Allah göstermesin, son zamanlarda olduğu gibi şehit olmuş diyelim… Şehit geliyor, bu artık bir alışkanlık hâline gelmesi çok kötü… Başkanım bir de sizin Üçsaray’da her yıl yaptığınız bir şenlik var galiba. Biraz da ondan bahseder misiniz? Her yıl yapılıyor mu, ben öyle sanıyorum. Sponsor olarak size yardımcı olurlar mı? Tabii finans anlamında iş adamları vardır… Ama köyde herkesin arabası var değil mi? (…) Üçsarayspor olarak mı? Çamı, meşeyi bırakamıyoruz değil mi? İllâki bir çam kokusu olmalı… Oynayacak topçu bulabiliyor musunuz? Bulamazsanız futbolcu transfer edersiniz. (Gülüyorlar) Başka neler yaptınız? Sizin burada 30’a yakın Alevi Dernekleri var herhâlde? 33 tane dernekle sürekli bir alışveriş hâlindesiniz. Hasan Kalın bu konuda destekliyor herhâlde… Çok güzel. Zâten 2-3 ay önce Yenikent’in yukarısındaki bir spor salonunda Seyitgazili tüm derneklerin katılımı ile bir program oldu. Ben de oradaydım. Başkanım, ben bu söyleşi için çok teşekkür ediyorum. Ekleyeceğiniz bir şey var mı? Estağfurullah, asıl biz teşekkür ederiz. Diğer dernek yöneticileri: — Ben, Ali Kale. Emekli öğretmenim. Asıl başkan yardımcısı arkadaşım il dışında. Başkanım her şeyi özetledi. Ekleyecek bir şeyimiz yok. Biz yıllarca il dışında çalıştık. Buraya gelince de derneğe, arkadaşlarımıza faydalı olmak için bu ekibe katıldık. Elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. — Ben İsmail Özkara. Bu sene arkadaşlarla beraber yönetime geldik. Daha önceki başkan ile de çalışmış idik. 8-10 yıldır dernek faâliyetlerini sürdürüyoruz. Başkanım size ve arkadaşlara tekrardan teşekkür ederim.
Ben Ali Can. Emekli öğretmenim. Geçen senenin ocak ayında yönetim kurulu seçimimizde başkanlığa seçildim. O günden bugüne, bir yılı geçkin bir süredir görevimize devam ediyoruz.
Çok sağ olun. Köylülerimiz arasında birlik, beraberlik dayanışma sağlamak; cenazede, düğünde, ölümde, dirimde birlikte olmak için bizden önceki arkadaşlar tarafından kurulmuş; bugüne kadar da çalışmalar devam etmiş. Biz de 3 öğretmen arkadaş ve İsmail Abimiz ve esnafımızla birlikte buradayız. Bize dediler ki: Siz köyümüzün ilk okuyan gönüllülerisiniz. Emekli oldunuz; gelin bu göreve talip olun dediler. Biz de göreve talip olduk.
İşte biz de bilgilerimizi, deneyimlerimizi aktarıyoruz. Ben 30 yıl idarecilik yaptım. Dolayısıyla birçok resmî işlemlerden kapı açmayı bildiğimiz için inşallah bir şeyler yapmaya çalışıyoruz.
Şu anda kayıtlı 298 üyemiz var ama kayıtlı olmayan arkadaşlarımız da var veya bazı nedenlerle ayrılmış olanlar var. Eskişehir’de kalabalık bir nüfusa sahibiz.
Maâlesef… 30-40 hane, 100-120 civarında kişi yaşıyor.
Evet; o yönde büyükşehir belediyesinin bize büyük bir hizmeti oldu. O civardaki köylerimizin insanları, günde 3 sefer şehre, köye gidip gelme şansına sahip…
Evet, diğer köylere göre daha şanslıyız. Yol güzergâhındaki tüm köylere uğrayarak bizim köyümüze de hizmet veriyor.
Evet, Karacalık tarafından gidiyor. Karapazar, Kuyucak, Musalar, Karacalık, Üçsaray…
Tabii… Cenazede ilgili bizim köyümüzde çok güzel bir birliktelik var. Köyümüzde bir cenaze olduğu zaman hemen hemen herkes cenazeye katılır. Güzel de bir âdetimiz var. Cenaze olduğu zaman herkes kendi arasında bir miktar para toplar. Bunun için gönüllü iki kişi çıkar. Bir defterimiz olur, o deftere kaydeder. Düğünlerde de o şekilde bir yardımlaşmamız olur. Herkes cenazenin yakınlığına göre gönlünden ne kopuyorsa bir miktar yardımda bulunur. Bu paralar toplanıp cenaze sahibine teslim edilir. O gün için darda olan, ihtiyacı olan cenaze sahibi, hiç başkasından borç para istemeden o toplanan paralarla ihtiyaçlarını görebilir.
Bizde hâlâ var. Aslında onu kaldırmak için tam bir gayret içine girmedik ama girildiği zaman da herkes, ‘benim cenazem bir geçiversin, ondan sonra kaldır’ diyor. O ara da soğuyunca, yeni bir cenaze olduğu zaman girişimler fayda etmedi şimdiye kadar. Yani ‘vatandaş bende başlamasın, bundan sonrakinde olsun’ diyor.
Allah rahmet eylesin…
Eş, dost ilgileniyor ama o arada cenazesinin acısına mı yansın yoksa eksiksiz, kusursuz bir hizmet mi yapsın?!
Biz şu âna kadar dernek olarak resmî bir girişimde bulunmadık ama kaldırılması için çalışmalar başlatmayı düşünüyoruz.
Geçen yıl yaptık, bundan sonra da her yıl yapmaya devam edeceğiz. Hava şartları, üniversite sınavları gibi sebeplerle arada bir, yapılmayan yıllar oldu. Ama her ne kadar yapacağımız günü belirlemediysek de bu sene baharda ya da haziran ayının başlarında yapacağız. Tüm köylülerimizin, çevre köylerimizin iştirâk ettiği, tüm canlarımızın birbiriyle kaynaştığı, eğlendiği, piknik havasında, dernek faaliyetimiz bünyesinde bir şenlik yapıyoruz.
Katılanlar oluyor… Burada pişen yemeğe katkıda bulunuyorlar. Kimisi şunu alıyor, kimisi başka bir şeyi alıyor… Köy şenliği olduğu için belediyelerimizin destekleri oluyor. Şenliğe gitmek isteyip de arabası olmayan vatandaşlarımıza araba noktasında yardımcı oluyorlar.
Köyde arabası olanlar var da olmayanlar da var tabii… Onlar da topluca belediyenin verdiği otobüslerle tören alanına gidiyorlar. Orada günübirlik güzel bir eğlence oluyor. Köylülerde görüşemeyenler orada görüşüyor, tanışamayanlar orada tanışıyor. Değişik illerde olanlar duydukları zaman, onlar da katılıyor.
Gençlik kolları çalışmalarında da gelmek isteriz.
Gençlerimiz bu konularda istikrârsız. O konuda çalışma başlattık. Bir, iki haftadır gençlerimiz arasında spor yarışmaları başladı. Belediyeden, değişik kurumlardan ricâ ettik, forma verdiler. Formamız var.
Çamspor olarak devam ediyoruz. Daha önce köyümüzde ormanın kenarında olan bir çam vardı.
İşte onu devam ettirelim dedik ama vazgeçtiler gençler.
Var, gençlerde oynayanlar var ama zaman bulma noktasında sıkıntı yaşandı.
Kadınlarla ilgili çalışmalarınız var mı?
Kadınlarla ilgili çalışmalarımız var. Biz ilk seçildiğimizde bir vâ’dimiz vardı. Ayda iki gün, salı günleri kadınlarımıza dernek lokalini tahsis edelim; gelsinler, konuşsunlar, sohbet etsinler. Bizim nefeslerimizden, deyişlerimizden söylesinler. 1-2 hafta oldu ama o da devam etmedi. Şu anda sadece erkek arkadaşlar devam ediyor.
Turistik geziler yaptık. Bolu Abant’a, Çanakkale’ye, Antalya Abdal Musa’ya, Anıtkabir’e gittik. Nevşehir Hacı Bektaş-ı Velî’ye, İstanbul’a gittik. Nisan ayında da Ankara’da bir toplantı var. Bizim köyün, yukarı mahallenin kökünü araştıran bir yazarımız var; Coşkun Köknel. Tunceli Üniversitesi’nde öğretim üyesi. Geçen bir TV kanalında röportaj yaptı. 7 ciltlik bir eser yazmış. Eserin sergilemesini de Eskişehir’de yapacak. Çeşitli kaynaklardan Üryan Baba’nın adı da var. Onunşa ilgili belgeler var. O belgeleri Eskişehir’de sergileyecekler. Nisanda da törenler var. Bu törenlere katılacağız. Hacı Bektaş-ı Veli Derneği Vakfı ve diğer Alevi dernekleri de katılıyor.
33 tane…
Evet hepsiyle istişâremiz var. Bir de bunlara ilâveten Seyitgazililer olarak Seyitgazi belediye başkanımız Hasan Kalın’ın önderliğinde tüm Seyitgazi dernekleri olarak ayda bir toplanıyoruz. Bu toplantıda herkes, köyü ile ilgili, isteklerini vs başkana iletiyor.
Bu dernek faâliyetleri, Eskişehir İlçeleri Sivil Toplum Kuruluşları (ESİP)’in dışında. Sadece Seyitgazi köylüleri dernekleri. Her ay başka bir derneğimizde toplantı yapılıyor. 3 kez yaptık. Bu ay da Seyitgazi Vakfı’nda yapılacak.
Hasan Kalın, gerçekten çok güzel, destekliyor bizi. Eskişehir’de tüm derneklerin bir arada faâliyet yapabileceği ya da ortak kullanımda bulunabileceği merkezî bir yerde bina tahsis edilmesi, satın alınması, kiralanması görüşülüyor.
Evet orada tüm derneklerin katılımıyla Seyitgazililer programı yaptık. Biz de katıldık, faâliyet yaptık. Köyümüzden çeşitli ürünler getirdik. Yemekler, kıyafetler vardı. Kültürel, sosyal anlamda tanıtımlar yapıldı. Bunu bu yıl, 2 güne yapmayı planlıyoruz. 2 günde köylerde sesine güvenen varsa söyleyecek, oyun oynayan varsa oyun oynayacak.
Biz dernek faaliyetlerimize devam edeceğiz. Benim ekleyeceğim bir şey yok, belki arkadaşlarımın olabilir. Bize konuşma fırsatı verdiğiniz için, bize vakit ayırdığınız için teşekkür ediyoruz.
Biz teşekkür ederiz.