Tambova’dan ‘Seçim Barajı’ Açıklaması
Demokratik Sol Parti Genel Başkan Yardımcısı Dilara Tambova, seçim barajı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Tambova açıklamalarında: “Ülkemizde; demokrasi adına yaşanan olumsuzlukların asli nedeni, temsilde adaletin bir türlü sağlanamaması ve seçmen iradesinin meclise hakkaniyetli bir şekilde yansıtılmamasıyüzündendir. Gelişmiş demokrasilerde asla olmaması gereken seçim barajının, ülkemizde; demokrasinin önündeki en büyük engellerden biri olduğu ve seçim barajının yüzde ondan yüzde yediye indirilmesinin de gerçekte, bu anti demokratik uygulamadan vazgeçilmeyeceğinin açık bir göstergesidir.
Bizzat Sayın Cumhurbaşkanın ifadesiyle, tabela partisi diyeitibarsızlaştırılmaya çalışılan partilerin, aslında; kanunen seçime girebilme koşullarını yerine getirerek, ülkemizin pek çok il ve ilçesinde örgütlenmiş oldukları düşünülürse eğer, o partilere gönül vermiş vatandaşlarımıza da haksızlık içeren, talihsiz bir açıklamadır. Ve aslında, demokrasiyi de amaç değil, hâlâ bir araç olarak gördüğünün de ispatı niteliğindedir.
Eğer ki demokrasiye inanıyor ve temsilde adaleti sağlamayı düşünüyorsanız, seçim barajı diye bir garabeti, Türk demokrasisinden tamamen arındırmanız en makulü olurdu. Oysa bu kanun, mutlak surette seçilmenizi garanti edecek nitelikte ve daha çok hakim partileri gözeten bir düşüncenin ürünüdür.
Yüzde yedi seçim barajıyla; millet iradesi, meclise olması gerektiği gibi yansımayacak ve vatandaşlarımızda yine, oyum boşa gidecek endişesi hâsıl olacaktır. Bu seçimde de aslında; düşündüğü değil de düşüncesine en yakın partiye, kerhen oy vermek durumunda kalacaklardır. Lakin bu seçimler; anketlere bakıldığında, yüzde yirmileri aşan bir karasız seçmen olduğunu göstermektedir. Hatta en önemli vatandaşlık göreviolan; oy kullanma hakkını bile yerine getirmeyerek, sandığa gitmeyeceğini beyan eden vatandaşlarımızın da hiç azımsanmayacak sayıda olması; baraj yüzdesini aşacakpartiler açısından, ciddi anlamda öz eleştiri yapılacak bir konudur.
Demokratik Sol Parti olarak, bu iktidarın; ülkemizde yarattığı demokratik ve ekonomik tahribatın giderilmesi adına, daha kararlı adımların atılması gerektiğini düşünmekteyiz. Muhalefet bloğunun; aday konusu başta olmak üzere, hâlâ net bir yol haritası çizemiyor olması, seçmendeki umutsuzluğu giderek artırmakta ve vatandaşları sandığa küstürmektedir. Bu seçim barajıyla; alternatif ve umut olabileceği düşünülen partilerin önünü kesmek hedeflenmiş ve yıllardır, millet iradesi lafını ezber yapmış AK Parti’nin, yüzde kaç olursa olsun; milletin iradesini görmezden geldiği de açıkça ortadadır.
Koşulları ne derece zorlaştırsalar da mutlak surette; seçmenimizin alternatiflerini çoğaltmak ve güçlünün değil, herkesin demokrasisini tesis etmek zorundayız. Bu nedenle ittifak ya da dayanışma bloğunu artırmak da bizlerin, tarihimize ve milletimize olan bir borcudur.”