Site Rengi

DOLAR 34,5182
EURO 36,1651
ALTIN 2.965,78
BIST 9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 18°C
Parçalı Bulutlu
Eskişehir
18°C
Parçalı Bulutlu
Cum 17°C
Cts 0°C
Paz 2°C
Pts 3°C

Türk Eğitim Sisteminde Dijitalleşme Süreci

Türk Eğitim Sisteminde Dijitalleşme Süreci
30.11.2021
A+
A-

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Zeynep Yurtseven Avcı Türk eğitim sistemindeki dijitalleşme sürecini ESOGÜ Haber’e anlattı. Çocuklarımıza dijital beceriler kazandırırken, onların dijital bağımlılara dönüşmemelerinin sağlanması son derece önemlidir” diye konuştu.

Doç. Dr. Avcı dijitalleşmenin somut etkilerinin giderek daha yaygın olarak görüldüğü eğitim-öğretim alanında 1980’li yıllardan başlayarak, eğitimde bilgisayar kullanımı, bilgisayar-destekli eğitimin yaygınlaştırılması, okullarda bilgisayar laboratuvarı sayısının artırılması gibi amaçlarla pek çok girişim ve proje gerçekleştirildiğini belirtti. Ülkemizde gerçekleştirilen en kapsamlı ve en büyük bütçeli projenin FATİH Projesi (Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi) olduğunu, bu projeyle okullarımızdaki teknolojiyi iyileştirmek ve bilişim teknolojileri araçlarının derslerde etkin kullanımının amaçlandığını söyledi.Proje kapsamında içerik ayağı olarak oluşturulan EBA (Eğitim Bilişim Ağı), Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çevrimiçi bir sosyal eğitim platformu olarak ortaya çıkmıştır. Halen sınıf seviyelerine uygun, güvenilir e-içerikler sunmak amacıyla gelişimi devam eden EBA, pandemi sürecinde de eğitim-öğretimin devamlılığında ülkemiz için çok önemli bir rol üstlenmiştir” diye konuşan Doç. Dr. Avcı, eğitim teknolojilerinin artırılmış gerçeklikten oyunlaştırmaya, Web 2.0 araçlarından yapay zekaya kadar çok geniş bir çerçevede ele alındığını söyledi. Branşa yönelik uygun teknolojik araçların ve öğretim yöntemleri seçiminin, her bir teknolojinin kullanım amacının, kullanım şeklinin, süresinin, alana özgü ihtiyaçlara göre farklı şekillendiğini belirtti.

Dijital dönüşümde/dijitalleşmede başka bir boyutun son yıllarda önemi gittikçe artan yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesi olduğunu belirten Doç. Dr. Avcı/ “Eğitim sektöründe de bu anlamda belirli oranlarda gelişim sağlanmış, çeşitli amaçlarla geliştirilen yazılımlar kullanılmaya başlanmıştır. Geliştirme çalışmalarının devam edeceği kuşkusuzdur. Dijitalleşmenin doğal etkisi olarak ortaya çıkan siber güvenlik kavramı ile bu alanda yetkin personel yetiştirilmesi ile yapılacak bilimsel araştırmalar ve bu çalışmaların desteklenmesi büyük önem arz etmektedir. Bu bağlamda yakın zamanda Yükseköğretimde Dijital Dönüşüm Projesi kapsamında yer alan çeşitli üniversitelerden akademisyenlere, Yüksek Öğretim Kurulu ve Cisco iş birliği ile ‘siber güvenlik’ ve ‘ağ yönetimi’ konularında eğitimler verilmiş ve verilmeye de devam edilmektedir dedi.

Dijitalleşme sürecinin temel hedefinin çocuklarımızı yarının dünyasına hazırlamak olduğunu söyleyen Doç. Dr. Avcı şöyle devam etti: “Ülkemizin dünyadaki gelişmeleri takibi, dışa bağımlı olmadan kendi teknolojilerini üretebilmesi, küresel alanda rekabet edebilecek donanımda bireyler yetiştirilmesi önem taşımaktadır. Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) verilerine göre 2019’da 5 üzerinden 2,94 olan Türkiye’nin dijitalleşme notunun 2020’de 3,06’ya yükselmesi; çocukların dijital dünyada kendilerine yer bulabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilmeleri açısından önem taşımaktadır. Değişen dünyaya ayak uydurmak sadece teknik becerileri değil, dil becerilerini, İngilizce dışında da diller öğrenmeyi, iletişim ve iş birliği, birlikte çalışma ve dijital okuryazarlık becerilerinin geliştirilmesini de içermektedir. Günümüz öğrencileri eskiye göre çok daha fazla değişkenin olduğu, pek çok alanda kendilerini geliştirmeye çalıştıkları bir platformda kendilerini yetiştirme ve ifade etme çabası içindedir. Öğretim programlarına baktığımızda bu becerileri hedefleyen pek çok dersin yer aldığı görülmektedir. Diğer taraftan dijital dünyanın getirdiği yeni tehlike alanları da mevcuttur. Siber zorbalık, sosyal medya platformları üzerinden çocukları ve gençleri hedef alan saldırı vb. tehdit türleri de son yıllarda insanlığın baş etmeye çalıştığı durumlardandır. Bu nedenle çocuklarımıza dijital beceriler kazandırırken, dijital bağımlılara dönüşmemelerinin sağlanması son derece önemlidir. Geleceğin dünyasına hazırladığımız bireyler, teknolojik anlamda kendilerini geliştirmiş oldukları kadar, insani ve kültürel değerleri benimsemiş, dijital becerilerini bu değerler çerçevesinde kullanan, dijital dünyada etik değerlerin farkında olan bireyler olarak yetişmelidirler.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.