Ziraat FakÜltesi ğretim 'yesi Rafet Aslantaş TÜrk Ocağında verdiği ''KÜresel İklim Değişikliği, Yediklerimiz-İötiklerimiz'' konulu konferansında; iklim değişikliği, sera gazı, biyo öeşitlilik ve yediklerimiz iötiklerimiz konusunda ezberbozan dÜşÜndÜrÜcÜ acıklamalarda bulundu. Aslantaş konuşmasında Özetle:ü
İnsanlığın temel ekolojik sorunlarına son yıllarda bir yenisi daha eklenmiştir. Bunun adı 'KÜresel İklim Değişikliği'dir. Dinamik bir sisteme sahip olan iklim sisteminin, sanayi devriminden sonra daha dinamik yapı kazanmış olmasının sebebi, insanoğlunun doğal kaynakları sınırsızca kullanma, doğaya hÜkmetme dÜrtÜsÜ ve konforunu artırma arzusuna bağlıdır. Fosil yakıtlarının kullanımı, ormanların azalması, ulaşım araölarındaki artış, sanayileşme ve tarımsal faaliyetlerdeki artış gibi bazı aktiviteler sonucunda atmosfere salınan sera gazları atmosferin doğal sera etkisini kuvvetlendirmektedir.
KÜresel iklim değişikliği yÜzÜnden, gezegenimizde biyoöeşitlilik adına doğal denge iöerisinde besin zincirinin kırılması öok ciddi sonuölar doğuracaktır. Genel anlamda insan aktivitesine bağlı olarak yaşadığımız bu sÜrecin ekolojik, ekonomik, sağlık, sosyal, politik, kÜltÜrel vb. alanlarda sonuölarının olacağı kaöınılmazdır.
DÜnyada sulu tarım yapılan alanlarda daralmalar sÖz konusudur. Bu alanındaki azalmanın aynı hızda devam etmesi durumunda ise 2025 yılında %18-20 oranında azalma yaşanacağı tahmin edilmektedir Artan nÜfusun gıda ihtiyacını karşılama noktasında bu azalmanın ne tÜr dramatik sonuölar doğuracağını tahmin etmek zor değildir.ü
'Ademoğlunun ilk imtihanı, yeme konusunda ve meyve ile olmuştur'. GÜnÜmÜzde de varlık X yokluk veya obezite X aölık konuları Üzerinden imtihan devam etmektedir. İnsanoğlunun temel fizyolojik ihtiyacı, iögÜdÜlerinden birisi ve belki de en Önemlisi beslenmedir. Beslenmeden sonra ise barınma ve gÜvenlik, daha sona ise konfora yÖnelik sosyal ihtiyaölar sıralanabilir.
Genel anlamda tarımsal ÜrÜnler bitkisel ve hayvansal olarak iki grupta değerlendirilir. Bu gıda kaynakları ve mamul ÜrÜnleri öoğu zaman da mÜhendislik marifeti ile taklit edilir. Gıda katkı maddelerinden tatlandırıcı, renklendirici, stabilizatÖr ve aroma maddeleri sayesinde doğal ÜrÜnler yerine sentetik olanlar ticarete konu edilmektedir.
çToplum mÜhendisleri, insanları GDO ve yapay ete hazırlıyorlar!'
'DÜnya Gıda GÜnÜnde' DÜnya nÜfusunun yaklaşık 930 milyonunun aölık sınırının altında olduğu vurgusu yapılmıştır. Son yıllarda aölığı ve yetersiz beslenmeyi, gıda fiyatlarındaki artışın tetiklediği belirtilmektedir. Bu trendin devam etmesi durumunda ÖnÜmÜzdeki 10 yıl iöerisinde tahıl fiyatlarının %20, et fiyatlarının ise %30 daha artacağı belirtilmektedir. Toplum MÜhendisleri bu ÖngÖrÜlerle insanları GDO'lara ve yapay ete hazırlamaktadırlar. Meyve suyunun susuzluğu, kek ve benzeri ambalajlı unlu mamullerin aölığımızı gidermediği ve sanayilik tatlıların iştahımızı kesmediği gÜnÜmÜzde nişasta bazlı şekerlerin kullanımını doğru analiz etmek gerekiyor. Albenisi ve kokusu beğenilmeyen, fakat yenildiğinde beğeni hormonu salgılatan Mono Sodyom Glutomat'ın gıda iöeriklerindeki varlığına dikkat etmek gerekir. Milli kÜltÜrÜmÜzÜn ÜrÜnlerinden pestik, kÖme, pekmez vb.'lerinin tadı nişasta bazlı şekerlerle kaöıyor. Bal kimyasal renklendirici, tatlandırıcı, aroma maddeleri ve stabilizatÖrler sayesinde fabrikada Üretiliyor. Yoğurdun standardı ve mayası değişti, artık sanayilik yoğurt sÜtÜ mayalamaz oldu. Kendi neslini sonlandıran tohumların kullanımı artış iöerisindedir.
Etin adresi meralardan, mahkum alanlara (besi öiftliklerine) taşındı. Yağı alınmış soyanın kÜspesi Özel işlemden geöirilerek kıyma olarak tÜketilmekte. Biyoteknolojik nimetlerle oluşturulan Üretim protokolleri ile artık etin adresi laboratuvarlara taşınıyor. Bu konular yakın gelecekte gÜndemimizi meşgul edecektir.
Sonuö olarak; kÜresel iklim değişikliği doğal gıda kaynaklarının niteliğini ve niceliğini değiştirmekte, sentetik gıdaların tÜketimine sebep olmakta. Teknolojinin ÜrÜnÜ olan endÜstriyel gıdaların öeşitliliği artırmanın Ötesinde; tekelleşmeye hizmet etmektedir. GÜnÜmÜz şartlarında hepimizin şÜphesiz farklı damak zevkleri vardır. Gelecekte bu zevklerin nasıl değişeceğini kestirmek şimdiden mÜmkÜn değildir. Diye bÜyÜk ilgi ile takip edilen konuşmasını tamamladı.
Türk Ocağı'ndan 'Yediklerimiz İçtiklerimiz' Konferansı
Yorumlar
Trend Haberler
3 ay önce evlendiği eşinin ardından kendisi de hayatını kaybetti
Eskişehir'de 43 yaşındaki genç adam evinde ölü bulundu
Eskişehir Sağlık-Sen'den bir konut projesi daha
Eskişehir'da rüşvet operasyonu: 8 tutuklama
ESMİAD’da Bayrak Değişimi: Başkanlığa Oğuz Sinlenmez Seçildi
Büyükşehir Meclisinde Mikrofon kapattıran Test Araç Gerginliği




