10. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu ESOGÜ’de Başladı
10. Uluslararası Dünya Dili Sempozyumu, Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde (ESOGÜ)'de gerçekleşen açılış töreni ile başladı.
ESOGÜ Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER)'in düzenlediği '10. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu' açılış töreni, ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleşti. Bugün gerçekleşen açılış törenine; Vali Yardımcısı Aslan Avşarbey, ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak, Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin, NESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf, Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Ferruh Ağaca, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Üç gün sürecek olan sempozyumda ilk olarak konuşan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Ağaca, dünya dili tabirini hak eden belli başlı dillerden bir tanesinin Türk dili olduğunu ifade etti.
Daha sonra konuşan UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Oğuz; 'dünyanın 5'ten büyük' olduğunu, 'dünyada uluslararası dillerin 6'dan fazla' olduğunu, 'dillerden 7.sinin muhakkak ki hak eden dilin Türkçe' olduğunu söyledi.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf ise, açılış konuşmalarında Türkçe'nin gerektiği yere gelmesi için katkı vereceklerini aktardı.
"Milyonlarca kişi Türkçe öğreniyor"
TDK Başkanı Prof. Dr. Gülsevin ise sempozyumun açılış konuşmasında, son yıllarda milyonlarca kişinin Türkçe öğrendiğini belirterek, "Türkçe’nin dünya dili olması en eski dönemlerden beri çok geniş bir coğrafyada, Avrasya’da, yani eski dünyada her ne kadar kıtalar ve insanlar varsa da eski dünya Avrasya idi. Sonra Avrasyalılar başka yerlere gittiler. Bütün bu coğrafyada konuşuluyor olması eskiden beri 11-12 milyon metrekare. Konuşurlarının sayısı 250 milyona yakın. Ürettiği eserler tarihten beri bugün kültür dili diyebildiğimiz Almancadır, Fransızcadır müstakil bir dil olmadığı dönemlerde zamanında yazılan Orhun Anıtları gibi edebi eserlere sahip bir dil. Bunların hepsi dünya dili olmak için başlangıç ölçüleri. Son 3-5 sene içerisinde anası, babası Türk olmayan, dili Türk olmayan acaba kaç kişi Türkçe öğrendi? Ben biliyorum cevabı milyonlarca kişi. Türkiye’ye son birkaç yılda gelenleri düşünün. Milyonlarca kişi Türkçe öğreniyor. Sibirya’dan Bosna’ya kadar dağıttığımız kelimelerle Türk dili gerçekten bir dünya dili” dedi.
"Dil, kültür taşıyıcısı ve medeniyet oluşturucusudur"
TDK Başkanının arından konuşan Rektör Prof. Dr. Şenoacak ise, dilin sadece insanların anlaşmasını değil bir kültür ve medeniyet oluşturucusu olduğunu aktardı. Prof. Dr. Şenocak, “Dünyadaki bütün tecrübeler dilini kaybeden kavimlerin ardından kimliklerini kaybettiklerini ve sonrada yok olup gittiklerini göstermiştir. Bu bakımdan dil sadece insanlar arasında anlaşmayı sağlayan bir vasıta değil aynı zamanda bir kültür taşıyıcısı ve medeniyet oluşturucusudur. Bu çerçevede dünyadaki bütün topluluklar edebiyatlarını, yazılı ve görsel sanat eserlerini, tarihlerini kısacası kültürlerini dil ile icra edip gelecek nesillere aktarırlar. Türk milleti bu anlamda dünyanın en şanslı milletlerindendir. Türk milletinin tarihin derinliklerinden bu güne işlene işlene taşıdıkları büyük bir dili vardır" şeklinde konuştu.
Son olarak konuşan Vali Yardımcısı Avşar ise, Türk dilinin ne kadar önemli olduğundan bahsetti.
Konuşmaların ardından katılımcılara plaket takdim edildi ve sempozyum kapsamında düzenlenen panele geçildi.