Volkan Doğan: ‘İçiniz Hiç Rahat Olmayacak Artık’

Cumhur İttifâkı Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Volkan Doğan, dün Odunpazarı'nda oyların tekrar sayılma kararı verildikten sonra YSK'nın verdiği iptal kararına yönelik bir basın açıklaması yaptı. Doğan, açıklamasında:
“Seçim süreci başladığında, bu seçimin Türkiye siyasi tarihine geçecek olaylara sahne olacağını bilmemiz mümkün değildi. Seçimin üzerinden tam bir hafta geçti ve bizler hâlâ sandıkları, sayımı, oy çalmayı, eksik saymayı, başka partinin oyunu başka partiye yazmayı, sandık görevlilerini, hırsızları, kumpasçıları konuşuyoruz maalesef. Bu seçim Eskişehir siyasi tarihine, hiçbir zaman bir araya gelmeyecek odakların, sırf bize seçim kaybettirmek için dost, ortak olmalarıyla geçecektir. Bütün bunlara rağmen, seçimi kazanabilirdik ya da kaybedebilirdik. Bunu artık hiçbir zaman bilemeyeceğiz.

Biz, hâlâ seçimi kazandığımızı düşünüyor, buna inanıyoruz… Vatan düşmanları ile sadece cebini düşünen zihniyeti sandıkta yenmemiz mümkündü. Nitekim yendik de. Bunun kanıtı, seçimden sonra yaşananlarla ortaya çıkmıştır. Şer odakları sinsice plan yapmış, oylarımız çalınmıştır. Biliyoruz ki, güzel Odunpazarı’mızı yönetmek, onlar için belediyeyi ele geçirmektir, ancak yine söylüyorum bizim için amaç, Odunpazarı’mıza hizmet etmektir. Oyları çaldılar, milli iradenin tecelli etmesini engellediler, tarihin kara sayfalarına geçtiler, ancak ben ve binlerce yol arkadaşımın Odunpazarı’mıza hizmet etmemizi engelleyemeyecekler. Sizlere, kurulan kumpasları, çalınan oyları, son ana kadar, kanaviçe işler gibi düzenlenen kurguları tek tek anlatacak, hiç yorulmadan hırsızlıklarını yüzlerine vurmayı sürdüreceğim.

Bizler, devletine ve yargıya saygı duyan, en azından saygı duymak zorunda olduğunu bilen insanlarız. O yüzden, burada madde madde, an be an, saat saat yapılanları açıklamıyoruz. Ancak, ‘Büyük Sandık Vurgunu’nu anlatmaktan vazgeçmeyeceğiz, yılmayacağız. 

Sadece son gün yaşananlar, mevcut belediye yönetiminin nasıl bir çaresizlikle, sandıktan çıkacak gerçek sonuçlardan korktuğunu gözler önüne sermektedir. 7 bin, evet, tam yedi bin oy farkla seçim kazanan bir adayın, oyların yeniden sayılmaması için adliye koridorlarında memurların peşinde koşturtması, sayımı başlatmamak için girdiği şekil ve kumpaslar, oyların sayım kararı iptal edilince sevinç naraları atması, aslında bir “itiraf” olarak karşımızda durmaktadır ve hiçbir zaman gözümüzün önünden gitmeyecektir. Neden korktular, insan zaten kazandığını düşündüğü bir seçimde kullanılan oyların yeniden sayılmasından neden korkar? Sadece bu durum bile, bu seçimin vicdanlarda eksik kaldığını, vicdan sahibi olmayan kişilerin, hemşerilerimin oyunu, iradesini çaldığını göstermektedir. Bu konu tartışmasız hafızalara kazınmıştır. Hepimiz oyların yeniden sayılmasını istedik. Çünkü büyük çoğunluğumuz seçimi ‘aslında’ kazandığımızı biliyordu, bazı arkadaşlarımız ise ‘kazanamasak bile gerçek sonuçları görmeliyiz’ düşüncesindeydi. Şimdi artık herkes biliyor ki açıklanan oy sayıları gerçekleri yansıtmıyor ve bizler seçimin gerçek kazananlarıyız. Biz, AK Parti’nin bugüne kadar Odunpazarı’nda aldığı rekor oy ve oy oranına sevinemiyoruz bile… Çünkü aslında seçimi kazandığımızı biliyor ve Odunpazarı’nda yaşayan, bir kenara atıldığını düşündüğümüz yüz binlerce hemşerimizin geleceği ile oynandığını görüyoruz. Oyları çalanların vicdanı olmadığını biliyoruz. Vicdan sahibi yüz binlerce hemşerimizin de her şeyin farkında olduğunu görüyoruz. Hukuki olarak değil, ancak yasal olarak Odunpazarı Belediyesi’nin bütçesini 5 yıl boyunca yönetecek, yine har vurup harman savuracak, yine nereye gittiği belli olmayan aktarımlar yapacak ve Odunpazarı’mızın kaynaklarını vatan hainlerinin emellerine alet edeceğinizi biliyoruz.

Bütün bunlara rağmen, oyların yeniden sayımını engellemek için gösterdiğiniz gayreti, hırsızlıklarınızı örtmek için gösteremeyeceğinizi biliyoruz. Her gittiğiniz yerde, gerçekleri bilen, aslında kaybettiğinizi gören insanlarla karşılaşacaksınız.

Huzur içinde uyuyamayacak, sürekli şüphe içinde yaşayacak, bir türlü rahatlayamayacaksınız. Biz hiç yaşamadık, ama suçluluk psikolojisinin insanları hangi ruh haline sokacağını, okuyarak öğrenmiş insanlarız. Dostoyevski’nin “Suç ve Ceza” romanındaki Raskolnikov gibisiniz. Siz, kazandığınızı zannetseniz de, suçluluk psikolojisi ile yaşamanın eziyeti ile karşı karşıyasınız. Bütün bunlardan sonra net olarak söylüyorum ki: Ben ve binlerce yol arkadaşım, biz, kazandık. Bizler, Odunpazarı’nın sizin yönetiminde kaybettiklerini telefi etmek için çalışacak ve bir gün başaracağız…

Odunpazarı’nın içi rahat değil artık…
Sizin de içiniz hiçbir zaman rahat olmayacak ve için için kendinizi kemireceksiniz…
Kaybettiniz.
Bununla yaşamaya mahkûmsunuz… Bizler, “Her zalimin güç aldığı bir şer vardır, Allah sabredenlerle beraber. Şerden hayır, sabırla gelir” diyenlerdeniz, inşallah…

Odunpazarı için çok çalıştık, çok mücadele ettik, zaferle çıktık ve fakat bu yaşananlar bize gösterdi ki, sadece insanca çalışmak yetmiyor, bir araya gelen şer odaklarının, hain ve iğrenç taktikleriyle baş edebilecek kararlılıkta da olmak gerekiyor. Bundan sonra, çalışmak ve sabrın yanına bu kararlılığı da eklemek görevlerimiz arasındadır. Yola çıktığımız günden bu yana, büyüdük, kocaman bir aile olduk. Bundan sonra da Odunpazarı’mız için çalışmaya devam edecek ve hırsızlarla, şer odaklarıyla mücadele etmeyi de öğreneceğiz…

Çünkü, Odunpazarı her zaman daha iyisini hak ediyor…
Odunpazarı, er ya da geç, hak ettiğine kavuşacaktır…”