DP İl Başkanı Özcan Haftalık Basın Açıklamasında Konuştu
Demokrat Parti Eskişehir İl Başkanı Hüseyin Özcan, partisinin haftalık toplantısında konuştu. Özcan toplantıda yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “
DP HAFTALIK BASIN AÇIKLAMASI
Şüphesiz en önemli gündemimiz korona virüs salgını. Salgınıngeldiği nokta kadar, salgını kontrol altına almakla mükellef birsiyasi kadronun deneme yanılmaları, gerçekleri sümen altı ettikleribir süreci de geride bıraktık. Elbette bütün bunların maliyetini yinemilletçe ödedik ve ödemeye de devam ediyoruz.
Hastalığın geldiği noktanın vahameti bir yana, iktidarınoynadığı sayılar, hastalığın ciddiyetini hayli artıran bir rehavetesebep oldu. Nitekim sonuçta gerçek sayıları açıklamak zorundakaldılar.
“İki haftadır aldıkları tedbirler göstermelik!”
Bunca zaman “bu sayılar gerçek değil” diyenleri ihanetlesuçlayanlara sormak lazım; kim ihanet etti? Düşük gösterdiğinizsayılarla, “iyi noktadayız” sözleri ile ve tedbir almak yerine telkinetmeyi seçmeniz sebebiyle bakın ne hale geldik?
Ülkenin çeşitli yerlerinden gelen vefat sayıları çok ürkütücüancak bundan daha da ürkütücü olan şey; sizlerin sorumluluğuhalen vatandaşa yıkıyor olmanız, her zamanki gibi başarısızlığıkabul etmiyor oluşunuz. “Çalışanlar çocuklarını nereyebırakacaklar”
Milletimizin kafası yasaklar konusunda da çok karışık. Kim ne zaman sokağa çıkabiliyor, kim haftanın hangi günleri hangisaatlerde sokağa çıkabilir, kim çalışacak, kim evde kalacak. Evdekalanlar ne ile geçinecek, ne yiyip ne içecek? Sadece kamuçalışanlarına mı sahip çıkacak bu iktidar, özel sektörde ve özellikleasgari ücretle geçinmek zorunda kalan vatandaş ne yapacak?Olağanüstü çabayla peş peşe vardiyalarla çalışan sağlık çalışanlarıçocuklarını dahi bırakacak bakımevi/kreş bulamayacak mı? Kreşlerde uzaktan bakım mı yapacak? Bütün bu sorular öylesine çılgınsorular ki adeta çok bilinmeyenli denklem.. İnanınız, üniversitesınavı soruları bunun yanında çocuk oyuncağı kalır.
“Bilim Kurulu Üyelerini günah keçisi ilan edecekler”
Son iki haftadır “yasak savma kabilinden” yasaklarlagöstermelik bir tedbir dönemine girdik. İşin uzmanlarınınönerilerine uymak yerine, yine kulak tıkladıklarını gördük. Dahası, “sorumluluk bilim kurulunun” derlerken kendileri için kadim biranlayış olan “günah keçisi” ilan etme gayretlerine bir kez dahatanık olduk. Ve bir kez daha kani olduk ki, iktidar sahipleriuslanmazlar, akıllanmazlar. Kabul etsinler artık; beceremediler, beceremiyorlar, beceremeyecekler.
“Milletten yana değil, sermayeden yanalar”
Salgınla ilgili aldıkları tedbirlerin yeterli olmadığını görmekiçin son iki haftada ortaya çıkan sonuca bakmak yeterli gelir. Bakınsonuca; ülkemizde yoğun bakımlar kırmızı alarm veriyor. Dahasıkı tedbirler alamayacak olmalarının sebebinin ise milletten değilsermayeden yana olduklarından kaynaklandığı da artık alenenbilinen bir gerçektir.
“Hazinede 1 Lira kalmadı”
Dahası iki haftalık tam bir kapanmaya karar veremeyecekolmalarının arkasında yatan neden ise 1 Lira bırakmadıklarıhazinedir. Milletin elinde, avucunda ne varsa onlar da zamlarlaeridi, enflasyona yenildi. Salgının etkisi ile millet daha da zoragirdi.
“Milleti hem malından hem canından ettiler”
Bakın salgın sürecinde icra davalarının dosya sayısı 26 milyon154 bine ulaştı. 486 bin 286 kişi bankalara borcunu ödeyemediğiiçin kara listeye alındı. Kötü ekonomi yönetimi ile önce milletimalından ettiler. Salgını yönetemeyerek ise milleti canından ettiler.
“İktidara gelirken simitle hesap yapanlar, iktidara geldiktensonra simidin tadını unuttular”
Bu hafta asgari ücret tespit komisyonu toplanacak. İktidaragelirken simitle hesap yapan, geldikten sonra simidin tadını unutan, milletten yana olmayı bir türlü başaramayan iktidar yine işçinin, çalışanın taleplerini duymayacak. Çarşı, manav, bakkalı yalnızyüzlerce araçlık konvoyları ile geçerken göz ucuyla görenlerinhayat pahalılığını bilmelerini elbette beklemiyoruz, lakin en azından havuz medyası dışında başka bir kanalın haberlerinebakmalarının bile yeterli olacağını düşünüyoruz. Bir de istirhamediyoruz; patronları küstürmemek için milleti kıvrandırmaktanvazgeçin.
“Ülkeyi anonim şirket gibi yönetiyorlar”
Tabi biz bunları söylerken, bu sırada bir de geçtiğimiz hafta, Katarlı eşe dosta yine onlarca kıymetimizi, ihalesiz, şartsız sattılar. Ülkeyi anonim şirket gibi yönettiklerini söylemişlerdi ya, tam daona uygun davrandılar, keyiflerince, babalarının malı gibi sattılar.
“18 yılda, 90 yıllık birikimimizi sattılar”
Hesap soracak kimse olmadığını bildikleri, denetlemeyekimsenin cesaret edemeyeceğinden emin oldukları, “Dur!” diyecekbir yargı kurumunun kalmadığını sağladıkları için, kafalarına göresattılar. Bunlar 18 yılda, 90 yıllık birikimimizi sattılar; geçmişimizisattılar, bugünümüzü çaldılar, geleceğimize ipotek koydurdular.
“Bir kişinin hazırladığı bütçe Genel Kurula gelecek”
Yetmiyor bunlara, yetmedi de. Malum, milletimizin adınaMeclisimizin kullandığı bütçe hakkını da almışlardı. Dünümüzüsatmaları yetmeyince, bugün kazandığımızın nereye harcanacağınada kendileri karar vermek istediler. Nihayetinde ise 16 Nisan Referandumu ile Bütçe hakkını gasp ettiler. Meclisin en önemliumdesini, vazifesini budadılar. İki haftadır Plan Ve BütçeKomisyonu’nda tek bir kişinin yaptığı bütçe görüşülüyor. Dahadoğrusu o bir kişinin yaptığı bütçenin tanıtımına tanık oluyoruz.Önümüzdeki hafta da Genel Kurula gelmesini bekliyoruz.
Buradan milletimize bir çağrımız var:
Meclis televizyonunu izleyin. Bakın; paranız, vergileriniznerelere gidiyor. Meclisin elinden bütçe yetkisi alındı belki amaasıl yetkinin sizde olduğunu hatırlayın. Takip edin, gerçeklerigörün ve hesabını meşru zeminlerde, sandıkta sorun. Sorunbakalım, millet 2300 TL ile geçinmeye çalışırken kimler neden 123 bin TL maaş alıyor, sorun bakalım millet kirasını ödeyemezken, misafir ağırlamaya milyonlar harcayan hangi kurumlar bütçesinezam üstüne zam alıyor.“