Tarımda En Büyük Sorun Çiftçilerin Eğitim Yetersizliği
Türkiye’nin en önemli sektörlerden biri olan tarım alanında çalışan çiftçilerin genel olarak eğitim seviyelerinin düşük olması, bir çok ekonomik fırsatı kaçırmalarına ve teknolojik gelişmelerden mahrum kalmalarına sebep oluyor.
Çiftçilerin çoğunlukla eğitim seviyesinin düşük olması sebebi ile devlet ve çeşitli kurumlar tarafından sektöre sağlanan maddi desteklerin genellikle iş adamları tarafından değerlendirilmesine yol açtığı belirtildi. Tarımdaki beklenen gelişimin sağlanması için çiftçilerin bilinçli ekim ve uygulamalar yapmasının şart olduğunu vurgulanıyor.
"En büyük sıkıntı çiftçilerin eğitim sorunu"
Eskişehir Ticaret Odası (ETO) 35’inci Komite Başkanı Neşet Gürsoy, Türkiye’deki çiftçilerin çoğunun ilkokul düzeyinde bir eğitim seviyesine sahip olduğunu ve bu durumun da sektörde büyük yaralar açtığını dile getirdi. Türkiye’nin tarımdaki gelişiminin ancak çiftçilerin bilinçlenmesi ile gerçekleşebileceğini vurgulayan Gürsoy, “Eskişehir bölgesi ve Türkiye genelindeki yaptığımız görüşmelerde, çiftçi toplantılarında gördüğümüz en büyük sıkıntı çiftçilerin eğitim sorunu. Çiftçilere verilen desteklerin, onların bilinçsizce kullanmasından dolayı bu desteklerin tam yerine ulaşmadığını düşünüyorum. Çiftçiler hâlâ atalarından, babalarından gördükleri gübrelemeyi yaptıkları için ileriki yıllarda Türkiye’de ciddi ekim sıkıntıları yaşanacağını düşünüyorum. Hükümetin, Tarım Bakanlığının yapacağı çalışmalarla bu işin çözüleceğini düşünmekteyim. Şöyle ki, çiftçiler senede 2 defa 15- 20 günlük eğitimlere tabi tutularak daha sonra da bu eğitimler dahilinde sınava giren çiftçilerden başarılı olanlara destek verilmesi durumunda, gerçekten tarımda kalkınmalarına ciddi katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
"Devlet gereğinden fazla destek veriyor, lakin bu destekler bilinçsizce kullanıldığı için istenilen geri dönüş alınamıyor"
Çiftçilerin, ekim sırasında yaptığı yanlış uygulamaların, tarım konusunda Türkiye’nin gelişimine ciddi bir sekte vurduğunu dile getiren Başkan Gürsoy, şunları kaydetti:
“Çoraklaşma, bilinçsiz gübre kullanımı ve bilinçsizce yapılan ekimler, çiftçilerin gelirlerini ciddi anlamda kısıtlamaktadır. Çiftçiler, gübrelemeyi eğer doğru yaparlarsa, toprak analizlerini zamanında ve düzgün bir şekilde yaptırırlarsa, inanın Türkiye’de tarımın önüne geçilemez. Biz şuanda artan tarım ihracatımızla beraber, kendi öz gelirlerimizi arttırmış bulunuyoruz. Şuan da yapılan hesaplara göre 50-100 sene arasında tarım topraklarının yüzde 40 oranında azalacağı hesaplanmaktadır. Bu da gelecek nesle sağlıklı bir tarım bırakamamız anlamına gelir. Bunun için de biz, insanlara bilinçli tarım yapmalarını tavsiye ediyoruz. Devlet de desteklerini bu eğitimli kişilere verirse, Türkiye’de tarımın önü açılacaktır. Bana göre devlet gereğinden fazla destek veriyor lakin bu destekler bilinçsizce kullanıldığı için istenilen geri dönüş alınamıyor. Büyük baş hayvan üreticileri, tarla, gübre, mazot destekleri tam olarak yerinde kullanılmıyor. Aynı zamanda bazı projelere verilen Avrupa Birliği destekleri, Tarım Bakanlığı veya Küçük ve Orta Ölçekli Sanayiyi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığının (KOSGEB) vermiş olduğu destekler, çiftçiler tarafından değil, şehirde iş hayatı olan insanlar tarafından değerlendiriliyor. Eğer çiftçi, bu destekleri değerlendirirse zaten işi olan çiftçiliği bu projeler de desteklediği için daha kaliteli yapabilir. Bu durum da ülkemizin tarım ekonomisine ciddi anlamda katkı sağlayacaktır."