Avrupa ikincisi olarak bıraktığı sporda yeni şampiyonlar yetiştirmek istiyor
Eskişehir’de yaşayan milli sporcu Şamil Ömer Çalhan, muaythaide kazandığı Avrupa ikinciliğinin ardından dövüşmeyi bırakarak, kendisini yeni şampiyonlar yetiştirmeye adadı.
Milli muaythai sporcusu Şamil Ömer Çalhan, kötü alışkanlıklardan uzak durmak için başladığı bu sporda çeşitli Türkiye şampiyonlukları, Avrupa ve dünya çapındaki müsabakalarda dereceler elde etti. Geçtiğimiz yıl Türkiye şampiyonluğu ile Muaythai Süper Ligi’nde şampiyonluk sevinci yaşayan Çalhan, Avrupa Muaythai Şampiyonası’nda ikinci olarak, gümüş madalyanın sahibi oldu.
Şamil Ömer Çalhan, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine yaptığı açıklamada, artık dövüşmeyi bıraktığını ve yeni şampiyonlar yetiştirmek için milli takım adına antrenörlük yaptığını dile getirerek, “Gönül isterdi şampiyon olarak bırakayım ama nasip değilmiş” dedi.
Yüksel Çotuk: “Ömer bizi onurlandırdı”
Şamil Ömer Çalhan’ın uzun yıllardır antrenörlüğünü üstlenen ve yaklaşık 40 yıldır antrenörlük yapan Yüksel Çotuk, Çalhan’ın örnek bir sporcu olduğunu söyledi. 8 farklı branşta dövüş antrenörlüğü yaptığını ifade eden Çotuk, öğrencisinin yeni öğrenciler yetiştirecek olmasından mutluluk duyduğunu ifade ederek, “Ömer geçen sene hem Türkiye şampiyonu hem de Muaythai Süper Ligi şampiyonu oldu. Böylece milli takıma girmeye hak kazandı. Milli takımla Avrupa Şampiyonası’na gidip, gümüş madalya ile bizi onurlandırdı. Sporcumuzla çok fazla düzenli antrenmanlar yaptık. Antrenmanlarımızda zorlu koşullarda çalıştık sonuçta muaythai zorlu bir spor ve burada başarı almak da gayet zor. Ömer’le burada sabah akşam antrenmanları, beslenmesi, kondisyon antrenmanları yaptıktan sonra bir sürece girdik. Avrupa’ya gittik orada da sıkı rakipleri vardı, sıkı rakiplerle mücadele etti sonunda da gümüş madalya ile döndük” diye konuştu.
Şamil Ömer Çalhan: “Benden daha yetenekli sporcular çıkarmak istiyorum”
Katıldığı muaythai dünya turnuvalarında sıkletinde derece yapan ilk Türk sporcu olduğunu ifade eden Şamil Ömer Çalhan, yeni sporcular yetiştirmek için dövüşmeyi bıraktığını söyleyerek, “Hem okul hem antrenmanlar benim için zorlu bir süreçti. Daha önceden dünya ve Avrupa finalistiydim, bir de dünya üçüncülüğüm vardı. Bunlara bir de Avrupa ikinciliğim eklendi. Artık dövüşmeyi bıraktım, gönül isterdi ki şampiyonlukla bırakmak ama nasip değilmiş. Kendi sıkletimde dünyada derece yapan ilk Türk sporcuyum. Şimdi benden daha yetenekli sporcular çıkarmak için milli takımda antrenörlük yapmaktayım” şeklinde konuştu.