Başbakan Yardımcısı Şimşek: "AR-GE sayesinde ihracatın değerini arttıracağız"
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, "Türkiye son 15 yılda geçmişe oranla çok güçlü bir büyüme ortaya koymuştur. Dünyanın en gelişmiş ülkeleriyle arayı kapatıyoruz. Eğer Türkiye reformlar yapıp doğru politikaları uygularsa, önümüzdeki 15 yılda Avrupa’yla kişi başına milli gelirle başa baş noktaya gelecek" dedi.
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, "2017 Yılı Ekonomik Değerlendirmesi ve 2018 Yılı Beklentileri" konulu toplantıya katıldı. Şimşek, küresel ekonomide toparlanma olduğunu ifade ederek, kriz sonrası 10 yıllık dönemde yüzde 3.4 civarında büyüdüğünü dile getirdi. Şimşek, "Ortalama büyümenin 3.7 olacağı tahmin ediliyor. Bu toparlanmanın ılımlı bir toparlanma olduğu görülüyor. Bizim açımızdan en önemli bölge Avrupa’dır. Küresel ticaret hacminde de bir iyileşme var. Kriz sonrası dönemde büyümeye paralel yaklaşık yüzde 3.9’luk bir artış ön görülüyor, bu da olumlu bir haber. Ayrıca Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere fon akışı da artıya dönmüş durumda" ifadelerinde bulundu.
"AK Parti hükümetleri döneminde 5.7’lik büyüme kaydedildi"
Şimşek, küresel ekonomiye ilişkin aşağı yönlü riskleri kısa vade ve uzun vadede olmak üzere iki başlıkta değerlendirdi, kısa vadede parasal sıkılaştırmanın, uzun vadede ise küresel ticarette korumacılık eğilimlerinin, reformlarda yavaşlamanın, durağan yatırımlar ve düşük verimliliğin, yüksek borçluluk oranları ve yaşlanan nüfusun ve gelir dağılımındaki bozulmanın aşağı yönlü riskler olduğunu kaydetti. Şimşek bu problemlerle dünyada popülizmin arttığını, korumacılık arttığını, İslamofobinin arttığını ve demokrasinin gerilediğini kaydetti.
Türkiye ekonomisinin 1924-2002 yıllarında yüzde 4,7 iken AK Parti hükümetleri döneminde ise 5.7 büyüme kaydettiğini belirten Şimşek, "Türkiye son 15 yılda geçmişe oranla çok güçlü bir büyüme ortaya koymuştur. Dünyanın en gelişmiş ülkeleriyle arayı kapatıyoruz. Eğer Türkiye reformlar yapıp doğru politikaları uygularsa, önümüzdeki 15 yılda Avrupa’yla kişi başına milli gelirle başa baş noktaya gelecek" diye konuştu.
Şimsek, sanayi üretimi, ihracat, reel sektör güven endeksi ve özel sektörün büyümeye işaret ettiğini dile getirerek, "2018’de büyüme artacak çünkü yatırımlar artacak. Bu kapsamda çok güçlü yatırım teşvikleri veriyoruz, teşvik talepleri rekor düzeyde. Özel tüketim de büyümeyi destekleyecek çünkü istihdam artıyor, asgari ücrette reel bir artış söz konusu, iç turizmde de çok ciddi bir canlanma var" şeklinde konuştu.
2018 yılında baz etkisi, yüksek kredi/mevduat oranı ve artan dış kaynak maliyetlerinin büyümeyi sınırlandırarak faktörler olduğunu belirten Şimşek, "Türkiye’nin makro alanda 3 sorunu var bunlar işsizlik, enflasyon ve TL değer kaybı" dedi.
"2018 reformları"
Enflasyonu önleyici çalışmalar kapsamında Gıda Komitesi kurduklarını aktaran Şimşek, komite ile erken uyarı sisteminin, gümrük vergisi düzenlemelerinin getirildiğini ve lojistik sürecin iyileştirilmesinin sağlandığını söyledi. Türkiye’nin şoklara ve sorunlara karşı ortaya koyacağı hamleleri aktaran Şimşek, yapılacak reformların gelecek kuşaklara bir borç bilindiğini aktararak reformları, "eğitim ve beşeri sermaye, yatırım ortamı ve rekabetçilik, AR-GE ve inovasyon, işgücü piyasası, yargı sistemi, kamu yönetimi, kamu maliyesi ve sermaye piyasaları" şeklinde sıraladı. Diğer alanlardaki reformlar ise şu şekilde:
İcra İflas Kanunu, İhtisas Mahkemelerinin yaygınlaştırılması, elektronik tebligat sisteminin geliştirilmesi, vatandaşların idare ile uyuşmazlıklarının azaltılması, atıl birikimlerin ekonomiye kazandırılması, konut hesabı, İstanbul Finans Merkezi Çerçeve Kanunu. Kamu Maliyesi alanında ise; gelir vergisi reformu, Vergi Usul Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu, kamu harcama reformu ve performans bazlı bütçeleme."
Şimşek, "AR-GE personel sayısını 4 katladık. AR-GE sayesinde ihracatın değerini arttıracağız" dedi.