Bu Göz Yummanın Bir Adı Var: Görevi Kötüye Kullanmak

2018 yılında,Tepebaşı Belediyesi’ne ait Billboard ve CLP’ler ile tüm reklam alanları ihale yolu ile Eskişehir Spor Eğitim Vakfına geçmiş;Haber Ötesinin ortaya çıkardığı belgelere göre vakıfta aynı gün tüm haklarını ADARGA isimli firmaya devrettiği açığa çıkmıştı. Sayıştay Müfettişleri tarafından söz konusu ihalede usulsüzlük yapıldığının tespit edilmesi üzerine ;kiralama ihalesi 2024 yılında iptal edilmek zorunda kalmıştı. Tepebaşı Belediyesi, aradan geçen 5 ay sonra,5 Mayıs 2025 tarihinde “Reklam Alanları” kiralamak için tekrar ihaleye çıktı.
Fakat Tepebaşı Belediyesi’ne ait tüm Reklam Alanlarının “İhale Şartnamesine” getirilen özel kısıtlamalarla kamuoyu tarafından bilinen bir şirkete adrese teslim şekilde verileceği iddiaları büyük tepki çekmişti. Kanun, ihalenin şeffaf, açık ve herkesin katılımına uygun olmasını emrederken.Şartnamede yapılan kısıtlamaların,kamu malını ihale kılıfı altında belli bir firmaya aktarmak olduğu da iddialar arasındaydı.

Tepkiler ve iddialar üzerine Tepebaşı Belediyesinin 5 Mayıs 2025 tarihinde yapılacak “Reklam Alanları”ihalesini iptal etmek zorunda kaldığı iddia ediliyor.
Bu süreçte,Eskişehirspor’un tüm haklarını alan ADARGA isimli firmanın kendisine teslim edilen TepebaşıBelediyesi’ne ait Bilboard ve CLP’leri kullanarak ticari kazanç sağlamaya devam etmesine rağmen;firmaya Tepebaşı Belediyesi tarafından hukuki yaptırımların uygulanmadığı iddia ediliyor.
Bu kanuda bilgilerine başvurduğumuz hukukçular ve Kamu İhale Uzmanlarına göre açık suç işlenmektedir.“Devletin malı, keyfî kullanım için değildir. 2886 sayılı Kanun çok açık: Kira süresi dolan taşınmaz derhal tahliye edilir ve kamuya iade edilir. İdare, tahliye için mülki amire başvurmak zorundadır. Bunu yapmayan bir belediye, sadece görevini ihmal etmiş olmaz; aynı zamanda kamu zararına neden olur, yasal sorumluluk doğar. Tahliye etmeyip özel bir firmaya gelir sağlamaya göz yummak, açıkça suçtur. Bu bir tercih değil, görevidir.
Ecrimisil ise bu hukuksuzluğun bahanesi olamaz. Çünkü ecrimisil, işgalin cezasıdır; sözleşmenin devamı değildir. Süresi bitmiş ihaleyi uzatmadan, tahliye sürecini işletmeden göz yuman bir idare, kamu kaynaklarını birilerine peşkeş çekmiş olur. Bu da yalnızca siyasi bir sorun değil, aynı zamanda ceza hukuku ve kamu zararları açısından soruşturulması gereken ciddi bir konudur.
Belediye’ye ait reklam alanlarının süresi dolmuş, ihale iptal edilmiş ama firma hâlâ kullanmaya devam ediyor.
Yani belediyenin malı, başkasının kasasına çalışıyor. Üstelik belediye de buna ses çıkarmıyor. Ne tahliye istiyor, ne dava açıyor. Halkın malı özel bir firmaya adeta altın tepsiyle sunuluyor. Bu, kamu malının göz göre göre birilerine bırakılmasıdır. Adı nettir: görevi kötüye kullanmak, kamu zararına yol açmak, halkın hakkını hiçe saymaktır.
Hukuk ve vesayet denetim mekanizmalarının harekete geçmesi gerekmektedir.