Bu ‘Kilya’ tipi figür tüm tarihi değiştirecek

Bilecik’te 2019-2023 yılları arasında Gedikkaya Mağarası’nda yapılan kazılarda arkeoloji tarihi için önemli ipuçlarına ulaşıldı. Mağaradan çıkan ve tarihi Göbeklitepe’den daha eski olduğu belirlenen Kalkolitik Çağ’a ait mermerden yapılan ‘Kilya’ tipi figürün tüm tarihi değiştireceği belirtildi.

Bilecik’in İnhisar ilçesindeki Gedikkaya Mağarası’nda Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Deniz Sarı’nın bilimsel danışmanlığında yürütülen kazılarda arkeoloji tarihi için önemli ipuçlarına ulaşıldı. Mağaradan çıkan ve tarihi Göbeklitepe’den daha eski olduğu belirlenen Kalkolitik Çağ’a ait mermerden yapılan ‘Kilya’ tipi figürün tüm tarihi değiştireceği belirtilerek, objeler Bilecik Müzesi’nde sergilenmeye başladı.

“Mağarada bulduğumuz ‘Kilya’ figürü ‘Yıldız Bekçisi’ olarak biliniyor”

Doç. Dr. Deniz Sarı, 180 metre derinlikteki Gedikkaya Mağarası’nda binlerce yıl öncesinden kalma taş ve kemik objelerin yanı sıra Kalkolitik Çağ’a ait mermerden yapılan ‘Kilya’ tipi figürün gün ışığına çıkarıldığını belirtti. Sarı, “İnhisar’da yer alan Gedikkaya Mağarası’nda 2019-2023 yılları arasında Bilecik Müzesi Başkanlığında ve benim de bilimsel danışmanlığımda kurtarma kazıları gerçekleştirdik. Bu kazılar sonucunda çok sayıda ve çok farklı tabakadan örneğini mutlak tarihlendirme yöntemiyle yaş analizi yaptırabildik. Mağarada en erken iskanın Epipoleoliitik dediğimiz yani ilk taş toplayıcılarını temsil eden süreçte milattan önce 16 bin 500’de olduğunu ve en son da Kalkolitik dönem dediğimiz milattan önce 4 bin 500’lerde olduğunu belirledik. Mağarada bulduğumuz uluslararası basında ‘Yıldız Bekçisi’ olarak yer alan ‘Kilya’ figürü, mermerden, sadece gözleri ve burun kısmı betimlenmiş Ege dünyasına has bir figürdür. Bu kadar doğuda bulunması aslında bunu önemli bir hale getiriyor. Ege dünyasıyla ilişkileri dolayısıyla Kalkolitik dönem başlangıcında yani milattan önce 6 binlerde bu figürü tarihlendiriyoruz. Ege dünyası kökenli, büyük ihtimalle o bölgeden yani Güneybatı Anadolu’dan sahil kesiminden gelen bir grubun yanlarında figürleri de getirerek bir süre Gedikkaya’da konakladığını ortaya koymuş oluyor” dedi.