Cumhurbaşkanı Erdoğan: ‘Venezuela’da 2 FETÖ Okulu Maarif Vakfı’na Devredildi’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada (FETÖ bünyesinde Venezuela'da faaliyet gösteren) iki tane okul kapatılarak Maarif Vakfımıza devredildi." dedi.

Recep Tayyip Erdoğan, "Sayın Maduro İsrail'in Kudüs'e ve Filistinli kardeşlerimize yönelik saldırıları karşısında İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak düzenlediğimiz zirvelere Bağlantısızlar Dönem Başkanı olarak katılmış ve orada bizim de düşüncelerimizi aynen paylaşmıştır. Venezuela'nın bu asil tavrının belli ülkeleri, işgal ve sömürüden beslenen çevreleri rahatsız ettiğini de çok iyi biliyorum." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, gerçekleştirdikleri baş başa görüşmelerinin ardından Miraflores Sarayı'nda ortak basın toplantısı düzenledi. 

Konuşmasına tüm katılımcıları selamlayarak başlayan Erdoğan, Türkiye'den Venezuela'ya Cumhurbaşkanı düzeyinde ilk ziyareti gerçekleştirmekten duyduğu memnuniyeti ifade etti. Erdoğan, "Sömürgecilere karşı verdiği mücadele ile adı tarihe ve gönüllere kazınan Simon Bolivar'ın memleketinde olmaktan duyduğum mutluluğu ayrıca belirtmek isterim. Şahsıma ve heyetime gösterilen hüsnükabul için teşekkür ediyorum." diye konuştu. 

Maduro ile baş başa görüşmelerinde özellikle Türkiye ve Venezuela arasında şu ana kadar atılan adımlar ve bundan sonra neler yapılabileceğini hem ikili hem de bölgesel anlamda değerlendirme fırsatını bulduklarını ifade eden Erdoğan, ikili ilişkilerde son dönemlerde yakalanan ivmeyi çeşitli düzeylerde tesis ettikleri diyalog mekanizmalarına borçlu olduklarını söyledi. Karşılıklı üst düzey ziyaretlerin artarak devam etmesini arzu etiklerini belirten Erdoğan, 4 Ağustos'ta Maduro'ya yönelik düzenlenen suikast girişimi nedeniyle bir kez daha geçmiş olsun dileklerini ifade ettiğini bildirdi. 

"Artık yeni bir safhaya geçtiğimize inanıyorum"

Venezuela'yı Latin Amerika açılım politikalarında önemli bir konumda değerlendirdiklerine işaret eden Erdoğan, "İlişkilerimizde son iki yılda yakalanan büyük ivmeyi muhafaza etmekte ve ilişkilerimizi daha da ileriye taşımakta kararlıyız. Gerek siyasi, gerek askeri, gerek ekonomik, ticari, kültürel her alanda bu ilişkilerimizi geliştirmenin kararlılığı içerisindeyiz. Bugünkü ziyaretimle birlikte artık yeni bir safhaya geçtiğimize inanıyorum." diye konuştu.

Ticari ve ekonomik ilişkilerin son dönemde büyük bir gelişme kaydettiğine dikkati çeken Erdoğan, "2017'de 154 milyon dolar civarında olan ikili ticaret hacmimiz 2018'in daha ilk 9 ayında 1 milyar doları aşmış vaziyette. Ekonomilerimiz birbirleriyle yarışmıyor tam tersine birbirlerini tamamlıyor. Birbirimizle rekabet etmememiz yeni işbirliği imkanları ve ortak yatırım potansiyeli sağlıyor." dedi.

Görüşmelerinde "kazan-kazan" ilkesi üzerine inşa ettikleri ilişkileri çok daha ileriye taşıyacak siyasi iradenin mevcut olduğunu gördüklerini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"17 Mayıs'ta Sayın Maduro ile gerçekleştirdiğimiz video konferans sırasında Ticaret Bakanlarımız tarafından Ticaretin Geliştirilmesi Anlaşması imzalanmıştı. Keza bugünkü ziyaretim vesilesiyle bu alanda imzaya hazır getirilen ve bir kısmı da daha sonra imzalanmak üzere müzakerelerinde ilerleme sağlanan anlaşmalarımız oldu. İnşallah bu anlaşmalar sayesinde ticari ve ekonomik ilişkilerimizi daha sağlam temellere oturtacağız." 

Türk Hava Yolları'nın 2016 yılından bu yana İstanbul-Havana-Karakas-İstanbul güzergahında haftada 3 sefer düzenlediğini dile getiren Erdoğan, yüksek doluluk oranlarıyla yapılan bu seferlerden büyük memnuniyet duyduklarını vurguladı. 

"Caracas'ta cami inşa etmeyi planlıyoruz"

Türkiye Venezuela arasındaki beşeri ve ticari münasebetlerin bu seferlerin de katkısıyla daha da güçleneceğine inandığını söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:

"Altyapı, inşaat, sivil havacılık, savunma sanayi, enerji, madencilik, sağlık, tarım ve turizm gibi pek çok alanda bilgi ve tecrübelerimizi paylaşabiliriz. Venezuela'nın talebi üzerine Caracas'ta iki ülke dostluğuna yaraşır bir cami inşa etmeyi planlıyoruz ve kendilerinden yer talebinde bulundum ve kendileri de buna olumlu bir yaklaşım göstermek suretiyle gerçekten milletimin de memnuniyetini böylece ifade etmiş olayım." 

İlgili görevlilerin tahsis edilmesi öngörülen alanları inceleyerek gerekli fizibilite çalışmalarını tamamlayacaklarını anlatan Erdoğan, Venezuela Bolivarcı Üniversitesinde Mustafa Kemal Atatürk kürsüsü, Ankara Üniversitesinde de Simon Bolivar kürsüsü kurulması kararından da ayrıca memnuniyet duyduklarını ifade etti. 

Venezuela'nın sadece kendi toprakları içinde değil dünya genelinde Bolivarcı geleneği el üstünde tuttuğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Başkan Chavez'in başlattığı dünyadaki mazlum ve mağdurlarla dayanışma politikası kıymetli dostum Maduro tarafından sürdürülmektedir. Bugün Venezuela Filistin davasının en güçlü destekçileri arasındadır. Sayın Maduro İsrail'in Kudüs'e ve Filistinli kardeşlerimize yönelik saldırıları karşısında İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak düzenlediğimiz zirvelere Bağlantısızlar Dönem Başkanı olarak katılmış ve orada bizim de düşüncelerimizi aynen paylaşmıştır. Venezuela'nın bu asil tavrının belli ülkeleri işgal ve sömürüden beslenen çevreleri rahatsız ettiğini de çok iyi biliyorum. Bu çevrelerin son dönemde işi Sayın Maduro'nun canına kastetmeye kadar vardırmalarının sebeplerinden birisi de budur. Ancak hiçbir baskı, hiçbir kalleş eylemi, hiçbir tehdit ve şantaj Venezuela halkının iradesini pranga vurmak suretiyle kontrolü altına alamayacaktır. Simon Bolivar'ın iki asır önce bu topraklarda yaktığı özgürlük ateşini de söndüremeyecektir." 

Venezuela'nın en yüksek şeref nişanı olan El Libertador nişanının şahsına verilmesini de son derece anlamlı bulduğuna vurgu yapan Erdoğan, "Bu nişanın Türkiye ile Venezuela arasındaki dostluğun timsalı olacağına inanıyorum. Önümüzdeki dönemde ilişkilerimizi daha da geliştirmek maksadıyla çalışmalarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu.

Maduro'ya ziyareti sırasında kendilerine gösterdikleri ilgi ve misafirperverlikten ötürü teşekkürlerini ileten Erdoğan, "Türkiye Venezuela işbirliğinin her alanda güçlenerek devam etmesi konusundaki ortak kararlılığımızı vurgulamak istiyorum." dedi. 

"İki FETÖ okulu Maarif Vakfı'na devredildi"

Karakas'taki iki FETÖ okulunun kapatılmasına yönelik bir soru üzerine Erdoğan, "Bu terör örgütü FETÖ'nün 160 ülkede faaliyeti var. Bu ülkelerden bir tanesi de Venezuela'ydı. Ben, bunu değerli dostuma bildirdikten sonra geçenlerde burada iki tane okul kapatılarak Maarif Vakfımıza devredildi. Bunun dışında bazı adımları kendileriyle paylaştık. Bu bizim dayanışmamızın, dostluğumuzun en güzel nişanesidir. Bunun yayılarak genişleyeceğine inanıyorum." diye konuştu. 

Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığının, Venezuela İstihbarat Başkanlığına son durumlara ait bütün bilgileri aktardığını belirten Erdoğan, bu dayanışmanın bu şekilde devam edeceğine inandığını kaydetti.

Simon Bolivar'ın kabrini ziyareti sırasında çocuk ve gençlerden oluşan büyük bir konser ekibi gördüğünü anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Sordum, dedim ki kaç kişi? Bana bilgi veren arkadaşımız şunu söyledi: '1 milyon 48 bin Venezuela genelinde bu şekilde yetiştirmekte olduğumuz çocuklarımız var.' Bu hakikaten sosyal devlet anlayışında çok muhteşem bir tablo. Çünkü nüfus ve buna baktığımız zaman 32'de bir gibi bir orana tekabül ediyor. Böyle bir adımı atmak, her devlette rastlanan bir şey değil. Bu çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan çekerek müzikle, sanatla iç içe olmasını sağlaması bakımından büyük önem arz ediyor. Sayın Başkan'ı da bundan dolayı ayrıca tebrik ettim. Darısı başımıza…" 

"Böyle bir girişimde bulunmak hıyanettir"

Bir başka soru üzerine Erdoğan, "Demokrasiye inanmış bir insan olarak, tüm siyasi hayatımı demokrasi mücadelesine vermiş bir insan olarak halkların iradesinin üzerinde insan planında başka irade görmüyorum, göremiyorum." dedi. Erdoğan, 14 seçime girdiğini, referandumlarla beraber bunun 16 olduğunu belirterek bütün seçimleri kazanan bir partinin genel başkanı olduğunu hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Ama buna rağmen bize ülkemizde de Batı'da da her yerde hala diktatör derler. Bazen de sultan derler. Ortak yanlarımız var. Biz bunlara hiç kafamızı takmıyoruz. Biz şuna inanıyoruz, halkımız eğer bizi işin başına getirdiyse biz güçlüyüz. Ama birileri iş başına getirmedi. Dolayısıyla da şu anda haklın iradesiyle iş başına gelmiş olan dostum Maduro'yu bana düşen tebrik etmek, alkışlamaktır. Bugüne kadar da onu yaptım. Kendisine yapılan suikast girişimini de lanetliyorum. Çünkü halkının iradesiyle iş başına gelmiş olan bir devlet başkanına karşı böyle bir girişimde bulunmak çok ciddi bir hıyanettir, ihanettir, alçaklıktır. Onu alkışlayanlarda ona öyle bakanlar da aynı konumdadır. Bunları 15 Temmuz 2016'da ülkemizde yaşadık. Bize aynı şekilde suikast girişiminde bulundular. FETÖ denilen o çete bunu yaptı. Bizim maalesef 251 vatandaşımız şehit oldu, 2 bin 193 vatandaşımız yaralandı. Bunları biz yaşadık. Bunlara karşı da ciddi operasyonlar yaptık yapıyoruz. Temenni ederim aynı şeyler Venezuela'nın başına gelmesin. Biz yaşadık başkaları bunu yaşamasın."

"Halkımız onayını verirse yola devam ederiz"

İki ülke arasında yapılan anlaşmalarla bölgeye nasıl bir mesaj verilmek istendiğine ilişkin soruyu yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Biz kiminle dostluk kuracağımızı, kiminle ticari ilişkilerde bulunacağımızı bir yerlerden izin alarak mı yapacağız? Eğer biz bağımsız bir ülkeysek, halkının iradesiyle hareket eden bir ülkeysek… Benim nüfusum 81 milyon, halkımın iradesiyle iş başına gelmişiz, biz birilerinden icazet alarak, izin alarak faaliyette bulunmadık bugüne kadar, bundan sonra da bulunmayız. Bizim izin alacağımız tek merci vardır, o da halkımızdır. Ne zaman alırız? Seçimden seçime halkımızın karşısına gideriz, halkımız onayını verirse yola devam ederiz. Onay vermezse yola devam edemezsin, çekilirsin bir köşeye."

Erdoğan'a "El Libertador" nişanı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a basın toplantısı öncesinde "El Libertador" nişanı ve Simon Bolivar'ın kılıcının replikası Maduro tarafından takdim edildi. 

Erdoğan, "Gerek bu devlet nişanı gerekse Simon Bolivera'nın bu kılıcının replikası şahsım ve milletim olarak bizlerde unutulmaz bir hatıra olarak kalacaktır. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerek orijinal gerekse replika olarak şöyle 50'ye yakın kılıç var, bir tanesi de Simon Bolivar'ın kılıcı olacaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önce konuşan Venezuela Devlet Başkanı Maduro ise: "Bizim, yani Bolivarcılar hakkında konuşulduğunda, soylu, asi, yardımsever, çalışkan hem de çok çalışkan diye konuşulmalıdır. Venezuela halkı kardeşlik için kollarını açtığında, onu gerçekten açar ve biz uzun bir zaman önce kardeşlik için kollarımızı ve gönlümüzü asil bir tarihe sahip olan, savaşçı, birçok savaş kazanmış, galip Türk halkı için açmaya karar verdik." dedi.

Venezuela ile Türk halkının yakınlığına vurgu yapan Maduro, "Türk halkına büyük hayranlık duyuyor ve Venezuela'da gösterilen harika dizi Ertuğrul'u çok seviyoruz. Bu şekilde Türk halkına gönlümüzü açıyor ve bu resmi ziyaretten ötürü teşekkür ediyoruz." diye konuştu.

Maduro, Erdoğan ile görüşmenin olumlu geçtiğine işaret ederek: "Ekonomik, iş, iktisadi, askeri, madencilik, eğitim ve kültürel alanda gelişmeye devam etmek için anlaşmalar imzaladık. Gelişmiştik ve daha da gelişeceğiz. Buradan çıkan her şey hakkında 2019, 2020, 2021 ve 2022 yılları için Cumhurbaşkanı Erdoğan ile konuştum. Karşılıklı yatırımcıların, güçlü ekonomik temelinin, iki ülke arasındaki ilişkilerin 2025, 2030 ve daha ilerisine dayandığını gördük." değerlendirmesini yaptı.

İmzalanan anlaşmaların kağıt üzerinde kalmayacağını aktaran Maduro, "Hem benim hem de Venezuela halkı adına Türk halkına bütün desteğimizi, sevgimizi, hayranlığımızı iletin lütfen." dedi.

Türkiye tarafından Venezuela'ya ilk defa devlet başkanlığı düzeyinde ziyaret olduğunu hatırlatan Maduro, "Türkiye ve Venezuela olarak inşa etmemiz gereken büyük ve muhteşem bir geleceğe sahibiz. Bu ziyaret, 21'inci yüzyılın kalanı için Türkiye ile Venezuela arasındaki ilişkilerde yeni bir safhaya geçilmesine imza attı." değerlendirmesinde bulundu.

"Türk şirketleri Venezuela'da çok güzel inşaatlar yaptı"

Maduro, Türkleri ülkesine yatırım yapmaya teşvik ederek "Venezuela, her alanında Türk yatırımcıya açıktır, bunu böyle imzaladık, böyle anlaştık ve böyle duyuruyoruz. Türk yatırımcılar, petrol üretiminde, rafinesinde, altın üretmek için petrokimyada, elmasta, koltanda, demirde, alüminyumda ve turizmin ilerlemesinde ticareti geliştirmeye ve güçlendirmeye devam edecekler." açıklamasında bulundu.

Ülkesindeki çalışmalara değinen Maduro, şöyle devam etti:

"Bizim, bütün halkımızın eğitimini güvence altına alan sosyal programlarımız ve sosyal sorumluluklarımız var. Venezuela bir mucize gösterdi, eğitimde devrim yaptı. Eğitim ve kültür alanında işbirliği için bir anlaşma imzaladık. Venezuela konut meselesinde bir mucize daha gösterdi, bu yıl halkımıza teslim edilmek üzere 250 bin ev hedefine ulaşacağız. Türk inşaat şirketleri Venezuela'da çok güzel inşaatlar yaptı. Havalimanına inerken Türk şirketinin yaptığı inşaatları görebilirsiniz. Ankara'dakilere benziyor."

Maduro, sağlık alanında yapılan yeniliklere dikkati çekerek "Her topluluğa bir aile doktoru sağlayarak sağlık alanında bir devrim gerçekleştirdik." ifadesini kullandı.

"Kimse bizim ticari ve ekonomik faaliyetlerimize karışmasın"

Venezuela hakkında söylenenlerin gerçeği yansıtmadığını belirten Maduro, "Venezuela hakkında kötü konuşuyorlar. Sadece kötü konuştukları için birçok kişi bunlara gerçek sanarak inanma eğilimi gösteriyor. Ben sadece şunu söylüyorum: Onurlu, adil, yüksek seviyeli, ayakta duran, asi ve 21. yüzyılda ilerlemeyi sürdürecek bir halk görmek için Venezuela'ya gidin. Bu yolda Türkiye ile karşılaştığımız için artık daha fazla güçle, daha fazla azimle çalışan bir halk göreceksiniz." şeklinde konuştu.

Maduro, ikili ilişkilerin iki ülkeye de faydalı olduğunu anlatarak "Biz şundan eminiz, bütün Türk yatırımcılar iki ülkenin çıkarı için olanı yapacaklar. Türkiye ve Venezuela'nın zenginlik oluşturma yolunda ekonomik gelişimi ve her iki ülke arasında her defasında iki bölgeye daha çok yakınlaşacağız, Latin Amerika ve Türkiye'nin hayati rol oynadığı Avrasya bölgesi." dedi.

Venezuela ve Türkiye'nin başarılı ilişkilere sahip olduğunun altını çizen Maduro, şunları söyledi:

"Venezuela ve Türkiye olarak şeffaf, başarılı her seferinde daha başarılı ve bağımsız ekonomik ilişkilere sahibiz. Altın, bizim ilişkilerimizin bir parçası. Ticari faaliyetleri sürdürmeye, şeffaflık ve yasal olarak altın satmaya devam edeceğiz. Kimse buna karışmak zorunda değil. Biz, ABD ve diğer ülkelerin yaptığı ticarete karışmıyoruz, kimse de bizim ticari ve ekonomik faaliyetlerimize karışmasın. Venezuela'nın ürettiği şeyi dünyaya satmaya hakkı vardır. Maden üretimini artırmak için hala ilerleme aşamasında olan bir plan oluşturduk. Gelecek yıl bir rekor kıracağız ve altın üretimini üçe katlayacağız ve dünyanın en büyük ikinci altın rezervine sahip olduğumuzu tasdik edeceğiz. Bu bizi çok gururlandırmalıdır çünkü bunlar petrolden gelen geliri dengeleyecek ve Venezuelalıların sahip olduğu kaynağı çeşitlendirecek yeni zenginlik kaynaklarıdır. 'Bu servet nereye gidiyor, Maduro'nun cebine mi?' Siz çok iyi biliyorsunuz ki bu zenginlik eve, eğitime dönüşüyor. Bu zenginlik müziğe, kültüre, sağlığa, iş istihdamına, sosyal güvenceye, mutluluğa ve halkın yaşamına dönüşüyor."

"Türkiye, Avrasya bölgesinde çok önemli bir liderliğe sahip"

Maduro, Venezuela'nın bağımsızlığına vurgu yaparak "Venezuela'nın altın üretip dünyaya satmasını yasadışı bir yaptırımla engellemeye çalışmak çok bencilcedir. Venezuela'nın gelişmeye hakkı yok mu? Evet var. Venezuela işte bu yüzden asidir çünkü Venezuela 'Haklıyım ve onu elde edeceğim.' diyor. Bu şekilde bütün dünyayla ilişkimizi geliştirerek devam edeceğiz." dedi.

Dünyadaki değişen güç dengelerine dikkati çeken Maduro, "Neyse ki, çok kutuplu bir dünyadayız. Artık tek bir ses, tek bir egemenlik tarafından yönetilen bir dünya yok. Güç dengeleri çeşitlendirilmiş bir dünya var. Venezuela, bu çok kutuplu ve çok merkezli dünyanın kurulmasında bir strateji oluşturmaktadır. Bu, Güney Amerika'daki halklar olarak nefes alabildiğimiz ve mutlu bir şekilde yaşayabildiğimiz bir dünya. Bu şekilde, şeffaf, başarılı ve yasal ilişkilerle gelişmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

Maduro, dünyaya çok açık bir mesaj verdiğini belirterek "Bu mesajı jeopolitik bakış açısından veriyoruz. Türkiye Avrasya bölgesinde çok önemli bir liderliğe sahip. Aynı zamanda İslam İşbirliği Teşkilatı Başkanlığını da yürütüyor. Venezuela, bizim bölgemiz olan Karibe bölgesinde önemli bir lider. Biz Bağlantısızlar Hareketi'nin başkanlarıyız. Medeniyetler, kültürler ve siyasal diyalog kavramlarını geliştiriyoruz. Dünya artık ezici üstünlüğe sahip eski imparatorluklardan çok daha ötesindedir." değerlendirmesini yaptı.

Dünyanın farklı güç kutuplara dağıldığına dikkati çeken Devlet Başkanı Maduro, şu görüşleri dile getirdi:

"Bugün 3 Aralık Pazartesi, geçen cuma İran'dan gelen bir delegasyonu karşıladım ve işbirliği planlarından bahsettiğimiz iki saat süren önemli bir toplantıydı. Cumartesi günü ben Meksika'daydım, yeni Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador'un sıra dışı başkanlığı devralma törenine katıldım. Farklı bir konuşma, farklı bir sohbetti. Orada karşılaştığımız şey ise Meksika halkının sokaklarda 'Venezuela, Venezuela, Maduro, Maduro' diye bağırmasıydı. Pazar günü, Yahudi halkının lideri Haham beni ziyaret etti. Benimle konuştuktan sonra çok etkilendi, bizim için dua etti. Buraya, Haham İsaac Cohen, ülkede haham olarak görev yaptığı 40. yılı kutlamaya gelmişti. Sıra dışı, ruhani bir toplantı oldu, televizyondan canlı yayınlamak isterdim."

"Türkiye, son bin yılda dünya üzerinde çok önemli bir rol oynadı"

Devlet Başkanı Maduro, Türkiye'nin uzun bir tarihe sahip olduğunu hatırlatarak "Bugün, büyük Türkiye'nin büyük Cumhurbaşkanı, dostum Erdoğan'ın yanındayım. Türkiye, son bin yılda dünya üzerinde çok önemli bir rol oynadı. Türkiye'nin Türk kültürüne, dünya kültürüne, bilimine, sanatına, siyasetine büyük katkısı oldu, bu oldukça etkileyici. Türkiye, dünyayı tekrar uyandırdı ve Türkiye bu çok kutuplu, çok merkezli yeni dünyada hayati bir rol oynayacak." dedi.

Çok kutuplu dünya vurgusu yapan Maduro, "Bu şekilde biz de çok kutuplu ve geniş diyaloğa dayalı çok merkezli bir ajandamız var. Biz bu çok kutuplu dünyaya inanıyoruz. Tek kutuplu, tek sesten yönetilen dünyaya inanmıyoruz. Bu devir, imparatorluklar devri artık kapandı." diye konuştu.

Maduro, Venezuela'nın dik duruşundan vazgeçmeyeceğine dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Artık halkların sesini yükselttiği bir devir geldi ve asi Venezuela, burada dik duran Venezuela, işte bu devre bağlıdır. Libertador Simon Bolivar da bunu düşünmüştü. Bolivar, 1810'da Venezuela'nın tam bağımsızlığını talep ettiğinde, bazı Caracaslılar hatta birçoğu, 'Hayır, Venezuela bağımsız olamaz. İspanya kolonisi olarak kalmamız lazım.' dediler. Bolivar düşündü, büyük hayaller kurdu ve sonra yapmaya başladı. Bugün başardığı şeye bakın. O dev Simon Bolivar'ın cesaretiydi. Biz bu cesaretin gücünü gösteren devin ruhunu hala taşıyoruz.

Peki siz bize burada bu ruhu kimin işlediğini biliyor musunuz? Komutan Hugo Chavez. Komutan Hugo Chavez, sizi ne kadar da tanımak isterdi. 2010 yılının Kasım ayında, bakan olduğum dönemde Venezuela'dan Türkiye'ye giden ilk bakan bendim. Türkiye'yi biz keşfettik. Kim gönderdi beni? Komutan Hugo Chavez. Daha sonra Türkiye'ye giden ilk Venezuela Devlet Başkanı oldum. Şimdi resmi ilişkilerin başladığı 68 yıldır ilk defa Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Erdoğan, Venezuela'yı ziyaret etti. Tarihi bir olay, bu şekilde kurmamız gereken büyük bir dünya var. Gücümüz var, halkımız arkamızda, tarihimiz var, her şeyimiz var. Ancak başarısız olmaya hakkımız yok, başarısız olmayacağız. Teşekkür ediyoruz Sayın Başkan, yapmış olduğunuz ziyaretten dolayı gerçekten çok etkili ve mutlu bir şekilde ayrılıyoruz. Türkiye ve Venezuela'nın birliği için çalışmaya devam edeceğiz."

İki ülke arasında 10 anlaşma imzalandı 

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Venezuela Devlet Başkanı Maduro'nun huzurunda iki ülke arasındaki anlaşmalar imzalandı. Buna göre, "Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması"na Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile Venezuela Ekonomi ve Maliye Bakanı Simon Zerpa tarafından imza atıldı. 

"Madencilik Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı" ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve Venezuela Ekolojik Madencilik Bakanı Victor Hugo Cano tarafından imzalandı. 

"Deniz Taşımacılığı Anlaşması"na ise Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ile Venezuela Dışişleri Bakanı Jorge Arreaza imza koydu. 

"Ankara Üniversitesi ile Venezuela Bolivarcı Üniversitesi Arasında Akademik İşbirliği Protokolü" Türkiye'nin Karakas Büyükelçisi Şevki Mütevellioğlu ve Venezuela Bolivarcı Üniversitesi Rektörü Cesar Trompiz tarafından imzalandı. 

"Türkiye Maarif Vakfı ile Venezuela Eğitim Bakanlığı Arasında Anlaşma" Türkiye'nin Karakas Büyükelçisi Mütevellioğlu ile Venezuela Eğitim Bakanı Aristobulo Izturiz Almeida tarafından imzalandı. 

"İstanbul Valiliği ile Miranda Eyalet Valiliği Arasında Kardeş Şehir Anlaşması"na ise Karakas Büyükelçisi Mütevellioğlu ile Miranda Eyalet Valisi Hector Rodriguez imza koydu. 

"DEİK ile Dış Ticaret ve Uluslararası Yatırımlar Bakanlığına bağlı BANCOEX arasında Ortak İş Konseyi Kurulmasına Dair Anlaşma", DEİK Başkanı Nail Olpak ve Venezuela Dış Ticaret Bankası Başkanı Yomana Koteich tarafından imzalandı. 

"TPIC ile Venezuela Petrol Şirketi PDVSA arasında Hidrokarbon Sahalarında İşbirliği Anlaşması"nı TPIC Genel Müdürü Bülent Şenol Aksoy ile Venezuela Petrol Bakanı ve PDVSA Başkanı Manuel Quevedo imzaladı.

"Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (YKTK) Anlaşmasına Dair Mutabakat Muhtırası"na ise Ticaret Bakanı Pekcan ile Dış Ticaret ve Uluslararası Yatırımlar Bakanı Koteich tarafından imza atıldı.

"Savunma Sanayii Başkanlığı ile Venezuela Savunma Bakanlığı Arasında İşbirliği Niyet Mektubu" ise Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ve Venezuela Savunma Bakan Yardımcısı Gloria Castillo tarafından imzalandı.

Anlaşmaların imzalanmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Maduro, iki ülke arasındaki ortak bildiriye imza attı.

Daha sonra Erdoğan, özel uçak "TC-TRK" ile TSİ 03.15'te başkent Caracas'tan ayrıldı.