Eskişehir’in kurtuluşunun 103. yılında tarihi mücadeleyi anlattı

Eskişehir’in 2 Eylül 1922’de kazanılan kurtuluşunun 103. yılında kentin işgal yılları ve milli mücadeledeki kritik rolü yeniden hatırlandı.
Eskişehir’in kurtuluşunun 103. yılı dolayısıyla Anadolu Üniversitesi T.C. Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Yakut, kentin işgal yıllarına ve milli mücadeleye katkılarına değindi. Eskişehir Valiliği tarafından hazırlanan videoda Yakut, Eskişehir’in hem askeri hem de stratejik açıdan taşıdığı öneme dikkat çekerek, şehrin milli mücadelede adeta bir askeri karargâh niteliği taşıdığını vurguladı.
“Eskişehir iki kez düşman işgaline maruz kalmıştır”
İngiliz ve Yunan işgallerine dikkat çeken Prof. Dr. Kemal Yakut, “Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra bir İngiliz yüzbaşısının Eskişehir’in işgal edilmesi gerektiğine dair hazırladığı raporun Londra’ya gönderildiğini biliyoruz. Nitekim kısa süre sonra 1919’da İngilizler şehre girmiş ve önemli noktaları işgal etmeye başlamıştır. Ardından 19 Temmuz 1921’de Yunan işgali başlamış, Eskişehir iki kez düşman işgaline maruz kalmıştır. Bu süreçte halkın gösterdiği direniş, milli mücadelenin temel dayanaklarından biri olmuştur” dedi.

“Eskişehir askeri mücadelenin merkezi olmuştur”
Yakut, şehrin milli mücadeledeki stratejik önemine değinerek, “Eskişehir’de 1. ve 2. İnönü savaşları yapılmış ve bu zaferler halkın inancını artırarak milli devletin temellerini güçlendirmiştir. Ankara nasıl mücadelenin siyasi merkezi olmuşsa, Eskişehir de askeri merkezi olmuştur. Mustafa Kemal Paşa defalarca Eskişehir’e gelmiş, Batı Cephesi karargâhının burada bulunması nedeniyle savaşın planlamasında kritik kararlar alınmıştır. 2 Eylül 1922’de Türk süvarilerinin şehre girişiyle büyük bir sevinç yaşanmış, halk askerlere ellerinde ne varsa ikram etmiştir” ifadelerini kullandı.
“Yunanlılar şehri ateşe verdi, Eskişehir yeniden ayağa kalktı”
Yunan işgalinin şehre verdiği zararı ve kurtuluş sonrası atılan adımları aktaran Prof. Dr. Kemal Yakut, “Yunan kuvvetleri geri çekilirken şehri büyük ölçüde ateşe vermiş, mahalleler, camiler, okullar ve işletmeler yakılmıştır. Köprübaşı, Arifiye ve pek çok bölge tamamen harap olmuştur. Ancak hemen ertesi gün yönetim devralınmış, demiryolu ve telgraf hatları onarılmış, eğitim için okullar yeniden faaliyete geçirilmiştir. Ardından dönemin belediye başkanı Hasan Basri Aytöre, şehrin yeniden kalkınması için girişimlerde bulunmuştur. Mustafa Kemal Atatürk’ün 1923’teki Eskişehir ziyaretinde halkın fedakârlığını dile getirmesi, bu mücadelenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir. Bu vesileyle tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle anıyorum” diye konuştu.