HPV Aşısı ile Kanserden Korunmak Mümkün
Eskişehir Özel Ümit Vişnelik Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Emine Elmas Etiz, rahim ağzı yaraları ile PAP smear ve human papilloma virus (HPV) hakkında önemli bilgiler verdi.
Rahim ağzı yaralarının belirtilerini anlatan Op. Dr. Etiz: “Birçok kadında bulunan vajinal akıntı bazı durumlarda rahim ağzı yaralarının belirtisi olabilir. Kadınlarda adet sonrası normal akıntılar olabilir. Akıntının yanı sıra kaşıntı ve özellikle vajende yanma ve akıntıda koku var ise bu bir enfeksiyondur. Bunlar bakteriyel, mantar veya paraziter denilen cinsel yolla bulaşan akıntılar olabilir. Bu kirli bir tuvaletten gelebilir. Mantar gibi enfeksiyonlar daha çok vajen florasının bozulması ile ilişkilendirilebilir. Antibiyotik kullanımı sonrası olabilir, şeker hastalarında çıkabilir, doğum kontrol hapı kullananlarda ortaya çıkabilir. Sentetik iç çamaşırlar, vajina temizliğinde kullanılan temizleyiciler de vajinanın florasını bozabiliyor” dedi.
”Testleri yaptırmak çok kolay”
Bu tür hastalıklarda tanının nasıl konduğu ve uygulanan tarama testleri hakkında bilgi veren Dr. Etiz, şunları söyledi:
“Aslında bu yaralar klinik problem oluşturmamakla birlikte tesadüfen hasta klinik muayenedeyken tanı konuluyor. Pek çok kadın bu tür bir hastalığa sahip olduğunu fark etmiyor. Fazla akıntı sorunu yaşayan kadınlarda, ilişki sonrası kanama ile gelen hastalarda muayene sırasında tanı konuyor. Yaralar ilk görüldüğünde rahim ağzı kanser öncüsü lezyonları ile görüntü olarak karıştırılabilir. Bu yüzden kanser öncesi tarama testleri olarak bilinen PAP smear testleri yapılır. PAP smear testleri kadınların rutin olarak yaptırdıkları testlerdir. 21 yaşından sonra yılda bir kez yaptırılmasını önerdiğimiz bu testler özellikle ilk cinsel aktiviteye başladıktan sonra ilk 3 yıl içerisinde yapılması gerekir. 20-29 yaş arasında senede bir kez bu testler yapılmalıdır. 30 yaşından sonra eklenilen başka testlerle birlikte bu testlere beş senede bir devam ediliyor. Bu testler herhangi bir anestezi gerektirmeden rahim ağzı kanalından fırça ile sürüntü alınması ile yapılıyor. Patolojiden gelen değerlendirmelerde eğer normal hücreler çıkarsa rutin takibe devam edilir fakat anormal hücrelerde protokol değişir.”
“Pek çok kanserin nedeni HPV”
Tespit edilen bu yaralarda nasıl bir tedavi şekli uygulandığını da anlatan Op. Dr. Emine Elmas Etiz, “Smear testinden çıkan sonuca göre tedavi uygulanır. Örneğin vajinit tablosu çıktıysa vajinite yönelik antibiyotik veya parazite, mantara yönelik bir tedavi uygulanır. Eğer sonuçta anormal hücreler çıktıysa kolposkopi uygulayarak örnek alınıp biyopsiye gönderilir. Çıkan sonuca göre tedavi uygulanır” ifadelerini kullandı.
HPV aşısı hakkında da bilgi veren Op. Dr. Etiz, “Aşı kız çocuklarına uygulanan onaylı bir aşıdır. 11-12 yaşında başlanır, 18 yaşına kadar rutin bir aşılama programı içinde yapılır. Aşı zorunlu değildir ama biz kız çocuklarına öneriyoruz. Çünkü HPV, rahim ağzı kanserinin tek nedenidir. HPV’nin çok çeşitli tipleri vardır, aşı kansere yol açan HPV türlerine karşı koruyuculuk sağlar” diye konuştu.
“HPV aşısının bir zararı var mıdır?” sorusunu da yanıtlayan Dr. Etiz, şunları kaydetti:
“Bu aşı son 8-9 yıldır tüm dünyada yapılan bir aşıdır. Bazı ülkelerde erkek çocuklarında da etkili olmuştur. Pek çok kanserden HPV’nin sorumlu olduğu biliniyor. HPV cinsel yolla bulaşan virüslerden biridir. Erkeklerde de 11-12 yaşından sonra aşı yapılabilir. Aşının bir zararı yoktur. Aşıdan sonra rutin testlere devam edilmelidir. 46 yaşına kadar kişinin rızası ile bu aşı yapılabilir. Aşının en etkili olduğu dönem cinsel aktiviteden önceki dönemdir. HPV’den korunmak için prezervatif kullanmak, HPV aşısı olmak önemlidir. Vajinal yaralardan korunmak için deodorantlardan, kokulu tampon kullanımından kaçınılmalıdır.”