‘Mehmet Akif’te Eğitim ve Erdem’
Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Osman Sezgin, Mehmet Akif’in vefatının yıl dönümü münasebetiyle ‘’Mehmet Akif’te Eğitim ve Erdem’’ konulu bir konferans düzenledi.
Eskişehir Türk Ocağı tarafından düzenlenen konferans, Osmangazi Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi salonunda yapıldı. Kalabalık bir öğretim üyesi ve öğrenci topluluğu tarafından dinlenen konferansta Osman Sezgin, özelikle; Mehmet Akif’in yeni nesillerin yetiştirilmesi, yeni nesilleri yetiştiren öğretmenler de bulunması gereken vasıflar ve geleceğin inşaası üzerinde durdu. Akif’in şahsiyetinden örnekler veren Sezgin, “Milletlerin tarihlerinde rol model alınabilecek şahıslar vardır. Bunlar özellikle yetişmekte olan gençlik için çok önemlidir. Rol model şahıslar entellektüel, duygu ve irade bakımından müstesna kimselerdir. Rol model olma veya alma hadisesi bir yönü ile içsel yani emik bakış açısı ile kültürel psikoloji, dışsal yani etik bakış açısı ile kültürler arası psikolojinin konusunu teşkil etmektedir. Bu anlayışın yani psikolojinin kültürü gündemine alınması yaklaşık 1970'li yıllardan sonra dikkate alınmaya başlanmış günümüze kadar gittikçe önemini artırarak varlığını devam ettirmektedir. Bu bağlamda Âkif’in aldığı eğitim, Âkif’in kendi eğitim anlayışı ve Âkif’in yaşadığı dönemin eğitim anlayışı incelenebilir ve doğru bir analiz sentez yapılabilirse geleceğe çok büyük bir rol model olduğu görülecektir. Âkif bed-i besmele töreni ile eğitime başlamıştır Âmin alayı 4 yaş 4 ay ve 4 günlük iken başlar ve kendine has kültürel ritüelleri olan bir törendir. Bu törenle çocuk bilgi ile ilişkisini pekiştirmiş, kendine verilen değeri görmüş ve geleceğe ümitle bakmayı öğrenmiş olmaktadır. 4 yaş 4 ay ve 4 günlük iken eğitime başlamak erken diye düşünenlere Elizaeth Spelke, Oliver Hude ve Jak Mahle’in bu konudaki araştırmalarını tavsiye ederiz. Âkif, babası İpekçi Tahir efendiden Arapça ve Farsça lisan öğrenmenin yanı sıra diğer dersleri de öğrenmeye devam etmiştir. Bu lisanların yanı sıra Almanca, Fransızca da bilmektedir. Akif’in entelektüel tarafının yanı sıra şairliği de çok tanınan tarafıdır. Âkif aynı zamanda iyi bir yüzücü, iyi bir güreşçi, iyi bir gülle atıcı ve iyi bir binicidir. Âkif’e göre öğretmende dört nitelik mutlaka bulunmalıdır. Bunlar iman, edep, liyakat ve vicdandır. Akif eğitimin milletin kültürüne ters düşmemesi gerektiğini de Konya’da bir isyanı bastırmak için gittiğinde bir nahiyenin hocayı kovmaları münasebeti ile safahatında anlatır’’ dedi.
Soru ve cevaplardan sonra İlâhiyat Fakültesi Dekanlığına yeni atanmış olan Prof. Dr. Mustafa Yıldırım tarafından Osman Sezgin’e bir buket çiçek, Türk Ocağı Gençlik Kolları Başkanı Murat Can Dağlı tarafından da bir şükran beratı takdim edildi.