Toplumda Otizm Farkındalığı Artıyor

Anadolu Üniversitesi'nde 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü sebebiyle 'Otizm ve Özel Yetenek' isimli etkinlik gerçekleştirildi. 
Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü tarafından Öğrenci Merkezi Salon 2009’da düzenlenen etkinliğe, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, Anadolu Üniversitesi Özel Eğitim Bölümü Zihin Engelliler Eğitimi Anabilim Dalı Bşk. Prof. Dr. Atilla Cavkaytar, Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Meral Güven, çok sayıda öğrenci ve aile katıldı. Etkinliğin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Naci Gündoğan, bu tarz etkinliklerin toplumsal bilincin oluşturulmasında çok önemli olduğunu aktardı.

Gündoğan, "Eğitim Fakültemiz, Özel Eğitim Bölümü ile eğitim-öğretim faaliyeti yürütüyoruz. Onun dışında Engelliler Araştırma Enstitüsü gibi, Konuşma Bozuklukları Merkezi gibi bir takım uygulama birimlerimizle de hem araştırmalar yapıyoruz hem de uygulamalar yapıyoruz. Topluma hizmet sunma gayretinde oluyoruz. Bunun yanında sadece eğitim-öğretim araştırma uygulama değil, bir de toplumda bilinçlenmenin sağlanması, bir farkındalığın oluşması gerekiyor. Biliyorsunuz 2008 yılından bu yana yaklaşık 10 yıldır Birleşmiş Milletler (BM) tarafından Nisan ayı Otizm Farkındalık ayı olarak, 2 Nisan ise günü olarak idrak ediliyor. Bu aslında önemli bir husus. Otizm konusunu sokakta vatandaşa sorduğunuz zaman acaba bundan 5-10 yıl önce kaç kişi otizmin ne demek olduğunu biliyordu? Ancak bu sorundan muzdarip aileler belki bunun ne anlama geldiğini biliyorlardı. Fakat bu farkındalığın oluşturulması ile otizm konusu artık toplumda herkesin yavaş yavaş farkına vardığı bir konu haline gelemeye başladı. Dolaysıyla bunun gibi etkinliklerde toplumsal bilincin oluşturulmasında otizmli bireylere karşı toplumun, bireylerin, üniversitenin sorumluluğunun ortaya konulması anlamında gerçekten önemli faaliyetler olarak görüyorum. Otizm aslında bir eksiklik değil, farklılık. Tabi ne yapabiliriz bu farklı bireylerimize, evlatlarımıza, yavrularımıza, aslında öncelikle ayrımcılıktan uzak hatta tam tersine pozitif ayrımcılık uygulayarak onların daha fazla ve sürekli eğitim almalarını sağlayabiliriz. Bu tür etkinlikler vasıtasıyla da bunun toplumda daha da benimsenmesini, yaygınlaşmasını sağlayabiliriz" dedi. 

"Otizm bir eksiklik değil farkındalık" 
Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Meral Güven ise, her 68 çocuktan bir tanesinin otizmli olarak dünyaya geldiğini söyleyerek, "20 dakikada bir çocuk otizm ile dünyaya gelmekte. Otizmin görüldüğü günümüzde hızla da doğum oranları artmakta. 1985 yılında her 2 bin 500 çocuktan bir tanesi otizmli olarak dünyaya gelirken, 2001 yılında bu sayı 250'ye, 2013 yılında ise 88 çocuktan birine, günümüzde ise 68 çocuktan birine kadar da düşmüş durumdadır. Bu durumda da özellikle Dünya Birleşmiş Milletler Örgütü bir farkındalık oluşturmanın, bir bilinç oluşturmanın, bilinirliğinin artması nedeniyle 2 Nisan 2008'den beri bu günü kutlamaya başladı. Yaklaşık 10 yıldır bilimsel etkinlikler, araştırmalar, çalışmalar dünyada bu otizmin giderek tanınması açısından yapılan etkinlikler artmakta. Ancak bir gerçek var ki otizm bir eksiklik değil, bir farklılık" ifadelerini kullandı. 
Konuşmaların sonrasında otizmli bir çocuğun öğretmeni eşliğinde çaldığı piyano, katılımcılar tarafından ilgiyle dinlendi.