TÜDAM Bir İlke İmza Attı!

Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜDAM)’nde, 30.09.2021 tarihinde bir kültür-sanat etkinliği düzenlendi.
Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜDAM) personeli bir kültür-sanat etkinliği düzenledi.

TÜDAM müdürü Prof.Dr. Kemal Polat tarafından bizzat organize edilen ve Serhan Kansız’ın hazırladığı ekinlikte şiirler okundu, ilahiler, türkü ve şarkılar söylendi, halaylar çekildi, zeybek oynandı. Bendir, kanun, bağlama, tambur çalındı, ney üflendi. Tüm personelin sanatıyla ve yeteneğiyle katıldığı etkinlik, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’ın ve TÜDAM Müdürü Prof. Dr. Kemal Polat’ın açılış konuşmalarıyla başladı.

TÜDAM Müdürü Prof. Dr. Kemal Polat: “Bu farklı bir program… Çünkü konuk da ev sahibi de Bizim personelimiz…”
Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜDAM) Müdürü Prof. Dr. Kemal Polat, etkinliğin öncesinde etkinlikle ilgili bazı bilgiler verdi. Polat konuşmasında:
“Bu farklı bir program… Çünkü şimdiye kadar ki programlarda biz hep hocalarımızı, sanatçılarımızı, bilim insanlarımızı konuk ettik. Bu sefer konuk ettiğimiz kişiler, kendi personelimiz… Bu kadar güzel programlar dinlerken bu sanata, etkinliklere bir de personel olarak katkımız olsun istedik. Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜDAM) personeli olarak, böyle bir programla karşınıza çıktık. Biz ilk günkü kadar heyecanlıyız. Arkadaşlarımızın güzel bir performans sergilediğini düşünüyoruz. Dolayısıyla bu programa başlarken sayın rektörümüze bu programlarda bizlere verdiği desteklerden dolayı kurumumuz, personelimiz ve şahsım adına çok teşekkür ediyoum.” ifadelerini kullanarak açılış konuşmasını yapmak üzere sözü Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’a bıraktı.

Rektör Prof. Dr. Fuat Erdal: “Türkiye’de örnek olacak çok özel bir program”
“Üniversitemizin ve TÜDAM’ın çok kıymetli çalışanları, kıymetli izleyiciler; ben de böylesine farklı bir etkinlikte sizlerle birlikte olmaktan ve açılış konuşmasını yapmaktan büyük onur duyuyorum. Hakikaten Sayın müdürümüz Kemal hocamızın söylediği gibi; her zaman bilim adamlarımızı, hocalarımızı konuk ediyorduk, şu anda çok farklı bir etkinlikle beraberiz. Etkinliğin güzelliği hem Türk dünyasından sesi, sazı, folklorunu sunan bir etkinlik olması ve bunun tamamının TÜDAM personelimiz tarafından hazırlanması, hakikaten çok özel bir program olmuş. Bu programı gördüğümde ben de çok heyecanlandım, tabii izlerken çok daha büyük heyecan ve keyif alacağız. Belki de Türkiye’de çok özel bir örnek olacak. Bir merkezin, nispeten ufak bir birimin kendi çalışanlarıyla böyle bir renkli bir ürün ortaya çıkarması, sesi, sazı, folklorüyle, şiiriyle, dinletisiyle böyle renkli bir tablo, bir performans ortaya çıkarması hakikaten görülesi bir şey… Böylelikle Kemal hocam, yeni yetenekler de keşfetmiş. Onları ilmek ilmek işlemiş, böyle güzel bir performans ortaya çıkmış.” diyerek TÜDAM Müdürü Prof. Dr. Kemal Polat’a ve tüm TÜDAM çalışanlarına ve emektarlarına teşekkür etti.
TÜDAM Müdürü Polat ise Rektör Erdal’a teşekkür ederek etkinlikle alâkalı duygu ve düşüncelerini şöyle ifade etti:
“Biz amatör bir ruhla profesyonel bir iş yapmaya yeltendik. Gördük ki biz Anadolu insanına, Anadolu Üniversitesi ailesine, personeline güvenirsek birlikte çok daha güzel işler yapabiliriz diye düşünüyoruz. Bir kurumda kurum aidiyeti çok çok önemli… Personelin kurumuna aidiyeti yüksek olursa başarı da ona göre gelişir. Biz istedik ki kaynaşma olsun, birlik-beraberlik ruhu daha da gelişsin. Bir söz vardır: “Bir insanı tanımak için ortak bir iş yapın, yolculuk yapın ve borç verin…” Biz de evet aynı kuruma giriyoruz ama farklı odalarda çalışıyoruz. Bu etkinlik vesilesiyle personelimiz birlikte çok güzel bir iş yaptılar. Bu etkinlikte türküler söyledik, şiirler okuduk, halaylar çektik, arkadaşlarımız enstrüman çaldılar, Erzurum barından Eskişehir zeybeğine kadar… Kırgızca şarkılardan ilahilere, Anadolu’nun tüm renklerini kendi personelimizin imkânlarıyla sergilemeye çalıştık. Bu programın en büyük değeri kaynaşma oldu. Personelimiz bu sayede birbirini tanıdı. Özgüvenleri gelişti, potansiyelleri olduğuna kanaat getirdiler. Başarı, ekip işidir. Biz ne yaptıysak birlikte yaptık. Müdüründen hizmetli arkadaşımıza kadar hep beraber yaptık. Programların çekiminde herkes birbirine şef oldu, birbirine alkış tuttu, destek verdi, yardımcı oldu. Atalarımız ne güzel demiş: “Bir elin ne’si var, iki elin sesi var” Biz hep beraber yüreğimizi ortaya koyarak güzel bir program hazırladık ve sizlerin beğenisine sunuyoruz. Makamlar, mevkiler geçicidir. Kalıcı olan ‘hoş bir seda bırakmak…’ Değerlerimiz, insanlığımız, dostluğumuzdur. TÜDAM personeli olarak kurumumuza, Eskişehir’imize, ülkemize ve dünyaya hoş bir seda bırakmak istedik. Bütün personelimiz çok aşkla, şevkle çalıştılar. Ben fark gözetmeksizin bütün personelimize teşekkür ediyorum ama öncelikle koordinatörümüz Yusuf Uygan Bey’in çok emekleri oldu. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz. Serhan Kansız Bey, bu etkinlikte mutfağın başında o vardı. Adeta bir şef edasıyla çalıştı, hazırlandı. Bütün arkadaşlarımız bu programda hem şef hem icracı oldu. Artık söz personelimizin…”

Açılış konuşmalarından sonra sanat tarihçisi Habibe Çalışkan tarafından TÜDAM Kültür Merkezi’nin tanıtılmasıyla etkinlik başladı. Çalışkan:
“Burası Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Bilim, Kültür, Sanat Merkezi… Büyük bir kubbenin içerisindeyiz. Bu kubbede dört farklı mimarî var. Büyük Selçuklu Devleti’nin medreseleri, Anadolu Selçuklu Devleti’nin medreseleri, Osmanlı mimarisi ve hemen arkasında Anadolu halkının yaşadığı sivil evler… Bu evlerin içerisinde 40 tane Türk-İslam düşünürü var. Burada, bu 40 İslam düşünürünün bilim tarihinde ve tarihsel bellekte neler yaptıklarından bahsediyoruz. Baktığımızda İran’dan, Irak’tan, Özbekistan’dan, Buhara’dan, Urfa’dan ve İstanbul gibi farklı şehirlerden bir araya gelen unsurları görüyoruz. Buraya gelen misafirlerimize genel bir anlatım yapıyoruz ve buradaki 8.yüzyıldan 20.yüzyıla kadar Türk-İslâm kültüründe yaşamış bilim insanlarını daha yakından tanıyabilmeleri için oda oda gezdiriyoruz. Rehberlik hizmetiyle, gelen misafirlerin Türk- İslam kültürünü, Türk-İslam bilim tarihini daha yakından tanınması sağlanıyor. Alt katta seramik atölyeleri, matematik atölyeleri, resim atölyeleri var. Zaman zaman hat, ebru atölyeleri gibi belleği besleyen sanat faaliyetleri yapılıyor. Burada Hacivat-Karagöz gösterileri, tiyatro gösterileri gibi gösterileri sergilediğimiz 300 kişilik bir amfi bulunuyor. Yaklaşık 10.000 kitaptan oluşan ‘Hüseyin Su Kütüphanesi’ var. 250’ye yakın enstrümanın olduğu Musiki Tarih Salonumuz var. Şaman davulundan bağlamaya kadar Türk-İslam kültüründe kullanılan musiki aletlerinin tanıtıldığı müze var. Yani 20.000 metrekare içerisinde, büyük bir kubbenin altında farklı birimler ile Selçuklu medreseleri, Anadolu halkının yaşadığı evler hakkında çok rahatlıkla bilgi edinilebilir ve bu evlerde yaşayan bilim insanları tanınabilir. Gök kubbemizin sadâsı bol olsun!”

Çalışkan’ın tanıtımının ardından halk oyunları gösterisi icra edildi.

Tahir Ceyhun Yıldız, Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Sakarya Türküsü’ şiirini okudu.

Şiir dinletisinden sonra TÜDAM Müdürü Prof. Dr. Kemal Polat, Erzurum Dağları ve Çanakkale Türküsü türkülerini seslendirdi.

Tasavvuf Müziği Topluluğu ‘Gel Gör Beni Aşk Neyledi, Sordum Sarı Çiçeğe, Ömrün Bitirmiş Virane miyem’ ilahilerini söyleyerek etkinlikte seyircilere güzel anlar yaşattılar. Tasavvuf Müziği Topluluğu’na bendiriyle Serhan Kansız, kanunuyla Yıldan Derin, tamburuyla Yusuf Daşkın, neyiyle Deniz Aladağ eşlik etti.

Tasavvuf Müziği Topluluğu’ndan sonra Nursel Saygı Yunus Emre’nin ‘İlim İlim Bilmektir’ şirini ve Yusuf Nadi Yüksel ise İsmail Gaspralı’nın ‘Kırım’ şiirini okudu.

Kanunzen Yıldan Derin, etkinlikte seyircilere kanun resitali sundu. Nurgül Kutlu, Kırgızca şarkıyla Kırgız sesi ile geceye renk kattı.

Kırgızca şarkı icrasından sonra Serhan Kansız’ın şefliğinde Türk Halk Müziği Topluluğu, Eskişehir’e has türkülerden ‘Karadır Kaşların ve Halkalı Şeker’ türkülerini seslendirdiler. Türk Halk Müziği Topluluğu’na kanunda Yıldan Derin, bağlamada Yusuf Daşkın, neyde Deniz Aladağ ve klavyede Ali Bayram eşlik etti.

Daha sonra etkinliğin hazırlayıcısı ve şefi Serhan Kansız ‘Gönül Dağı, Yazın Yağar Kar Başıma, Mağusa Limanı’ türkülerini seslendirdi.

Kansız’ın eserlerini seslendirmesine kanunuyla Yıldan Derin, klavyesiyle Ali Bayram da ortak oldu. Türk Halk Müziği resitalinden sonra etkinlik, Erzurum Halayı ve Mustafa Topçu’nun oynadığı Eskişehir Kırka Zeybeği ile sona erdi.

TÜDAM Kültür Sanat Etkinliğine dileyen herkes youtube.com/anadoluuniv adresinden erişim sağlayabilir.