Site Rengi

DOLAR 34,5424
EURO 36,0063
ALTIN 3.006,41
BIST 9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 1°C
Çok Bulutlu
Eskişehir
1°C
Çok Bulutlu
Paz 2°C
Pts 3°C
Sal 4°C
Çar 7°C

3 Y Nedir?

28.12.2020
A+
A-

Yolsuzluk haritamız – Hukuk ve Şeffaflığımız
Kamu yönetiminde görev yapanların şeffaf, hesap verebilir olduğunu söyleyebilir miyiz?
Söyleyemeyiz.
Sıkıysa sor.
Cevap hazır. Gırtlaklarını patlayıncaya kadar bağırırlar: Sen kimsin?

Adalet deniliyordu?
AK Parti, 3 Kasım 2002 seçimlerinden önce, bu ülkede “adaletsizlik” var diyordu.
Haksızlık var bu ülkede diyordu.
İşçi, emekli, küçük esnaf, çiftçi perişan…
Gırtlağa kadar borç içinde…
Fakir enflasyonun altında eziliyor diyordu.
Ülkede yolsuzluklar ayyuka çıkmıştı, yoksulluk diz boyu idi. Yasaklar da öyle. 

3 Y ile mücadele programı ile seçimlere girmişti.
AK Parti bu sosyal ve ekonomik şartlarda seçimlere girdi. 3 KASIM seçimlerini kazandı.
Vaadi belliydi. Yasaklar kalkacak, yoksulluk gidecek, yolsuzluk olmayacaktı.
Şimdi, uluslararası yayımlanan Türkiye raporunda yolsuzluk algısında ve endeksinde üst sıralara yükseliyoruz.
Neren biliyoruz?
Raporlardan…
Lütfen at gözlüklerini çıkartarak okuyunuz!
1995 yılına dönüş.

Tek başına iktidar…
Kesintisiz, tek başına 18 yıllık bir AK Parti iktidarı. Geldiğimiz noktaya bakın. Mutfakta yangın var…
Yok mu yoksa?
TÜİK kasım ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Kimse bu rakamlara artık inanmıyor. Halkın mutfak enflasyonu % 35’ler de.
AK Parti günden güne itibar kaybediyor, farkında değil…
Berat Albayrak’ın yönetimindeki ekonomide geldiğimiz son durum buydu.
Uçuşa geçtik. Tarihi bir rekor. AK Partinin somut başarısızlığı.
O da “burası çok önemli” diye başlardı söze…
Sonuçta Instagram ile istifasını vermek zorunda kalmadı mı?
Peki, açlık sınırı ile yoksulluk sınırı ne oldu?
Dört kişilik ailenin, yoksulluk sınırını söylemeye gerek var mı? Matematiksel olarak gerçekleri yazsan ne olacak?
Tok, açın halinden anlar mı?
Zaten askıda ekmek kampanyası bunun delili değil mi?

Çay-simit muhabbeti çoktan unutuldu
Bu konularda, kapitalist-küreselci AK Parti’nin sözcülerinden hiç ses çıkmıyor.
Bunu anladık…
Peki, hiç kimse: Sayın Cumhurbaşkanım siz bir zamanlar çay-simit hesabı yapıyordunuz. Şimdiki asgari ücret bu hesabın bile gerisinde diyemiyor. Emir büyük yerden. Talimat böyle. O zaman şu sorunun sorulması gerekmez mi? Şimdiye kadar bu bakanlar, milletvekilleri ne yapmış?
Niye hesap verilmemiş?
Neden olacak; kıyak emeklilik, üç beş yerden ballı kaymaklı maaşlar. Kayıtsız, şartsız itaat…
Peki,  TOBB bu konuda ne yapıyor? Bu ticaret odaları, esnaf odaları başkanları esnaf ve ticaret erbabı raflardaki etiketleri sürekli değiştirirken ne yapıyorlar? Armut mu topluyorlar?
Hiç sesleri, solukları çıkmıyor.
Efendim bu soytarılar bazen “Âhîlik” geleneği adı altında şov yapmıyorlar mı?
Etiketleri değiştirirken hiç vicdanları da sızlamıyor mu? Siyasal iktidar ne yapıyor?
Ne yapacak, oy tabanının önemli bir bölümü bu kesimden geliyor.
Neden fiyat denetimi yapsın ki? Ticaret bakanlığı yetkili değil mi yoksa? Tavşana kaç, tazıya tut politikası.
Peki, bu zamlardan en çok kimler etkileniyor?
İşsiz, asgari ücretli, ev kadınları, gençler, yaşlılar, düşük emekli aylığı alanlar…
Bunlar sürünen kesimler.
Haksızlıklara uğrayıp, hak arayanları kim copluyor, biber gazı sıkıyor?
Polisler…
Peki, onlarda bu bozuk düzenden etkilenmiyor mu; etkileniyor!
Peki, hak arayanlara neden biber gazı sıkıyor? Onlar da bilmiyor.
AK Parti’nin 18 yıllık zirvesinde bunlar var!
Peki, neden bu hale geldik? Efendim bunlar mali saldırılarmış, spekülatif ataklarmış… Ne diyelim ki?
Öyleyse öyledir. Aksini mi söyleyelim. Doğruları yazsak ne oluyor? İçeriye mi tıksınlar bizi bu yaşta… Sen! Nasıl böyle yazdın diye!
Yanlış yönetim, denetlenmeyen kamu harcamaları ve kamudaki israf.
Geldiğimiz dip dalgada sonuç belli.
Bunlarda geçer demekle bu işler olmuyor. Vatandaşın mutfağında yangın başladı. Kimse, ejder meyvesi ile, bal börek yemiyor ki?
Tarikatlar hariç. Belki onlardan yiyen olabilir. Bir söz vardır “bal tutan parmağını” yalar..

İBRAHİM BİN ETHEM’DEN NASİHATLER
Kemale erenler, ancak” midelerine” gireni kontrol etmekle kemale erdiler. Kemale ermediğimize göre!
Midelerimize bir bakalım!

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.