Düzen Değiştirecek Zengin Eş Başkanlar

‘Asgari ücret 5.500 lira olarak açıklandı, milyonlarca vatandaşımız açlığa terk edildi!

Bu yüksek enflasyon döneminde her şeyin fiyatı uçup giderken, asgari ücretin açlık sınırı altında kalması kabul edilemez! Bu zulümdür, emek hırsızlığıdır.

Bu düzen değişecek!’

Köşklerde oturan eş başkanlar!

Bu paylaşım AUDİ ve Mercedese binen, vali konağından daha gösterişli köşklerde oturan Odunpazarı Belediyesi’ni yöneten saygıdeğer eş başkanların ortak görüşü… Paylaşım resmi başkan Kazım Kurt’un hesabından yapılmış.

Zor ve ağır günlerden geçiyoruz. Zor şartlarda yaşayan herkesin şikayet hakkı mutlaktır. Herkes yaşadığını bilir. Fakat yaşadığımız zor ve ağır günlerde emek ve işci hakları konusunda en son konuşacak kişi çakma solcu Kazım Kurt”tur. Çünkü kendisinin söylemleri ve eylemleri tutarsızdır. Politik tavrı manipülasyon ve provake üzerinedir. Kendisinin ve yoldaşlarının politik ve yönetimsel sisteminde etik fren mekanizması yoktur. Onlar için her yol mübahtır!

5.500 TL olarak ilan edilen yeni asgari ücreti ‘kabul edilemez, zulüm ve emek hırsızı’ olarak kabul eden Kazım Kurt ve çakma sosyalist yoldaşlarının yönettiği Odunpazarı Belediyesi’nin emekçilere yaptığı zulüm ve haksızlığı tekrar hatırlatayım. Size popülizm ve makyevalizmin resmini çizeyim

Utanmamak nedir? 
Utanmamak, işcisinin %8 hakkını vermemektir. Utanmamak, emekçisine 5.200 TL maaş verip, servisini ve yemeğini kesmektir. Utanmamak, işcinin günlük yarım saat olan dinlenme süresini çalışma saatinden kabul etmeyerek onları haftada altı gün çalıştırmaktır. Utanmamak, emekçisine 5200 TL verirken zarar eden belediye şirketindeki yandaşlarına yılda 800 bin lira vermektir. Utanmamak, çay ocağına 330 bin dolarlık fatura keserken işcisine %8’i çok görmektir. Utanmamak, işcisine vermediği parayı ADARGA’ya reklam parası olarak aktarmaktır. Utanmamak, otelden çiçek almaktır. Utanmamak, devletin sahip çıktığı şehidinin üstünden ‘lahmacun, pide ayran aldım’ diye fatura kesmektir.

Utanmamak, her rezalet sonrası ‘her yerde yaşanıyor’ demektir. Utanmamak, kapının önünde oturan yoldaşının hiç gelip, köşk sahibi olduğunda hesap sormamaktır. Utanmamak, özel kalem müdürünün 10 bin liralık gömlekle poz verirken ‘3 patetes 15 lira oldu’ diye manipülasyon yapmaktır. Utanmamak işcine, emekçine 5.200 lira verirken çakma sosyalist yoldaşlarına 12.500 lira vermektir. Utanmamak 5.200 lira verdiğin gariban işciyi ‘hakkını aradı’ diye tehdit etmektir. Utanmamak, kendi çocukları özel okulda okurken gençleri sokağa davet etmektir. Utanmamak atlet, don, çorap geldiği belediyede bugün nasıl oturduğun meçhul olan köşkünde, iki metrelik mezarda yatan Ali İsmail Korkmaz üzerinden provakasyon yapmaktır.
Odunpazarı Belediyesi’nin zengin ve çakma sosyalist eş başkanları düzeni değiştireceklermiş. Keşke bu düzen değişse… Atlet, don, çorap geldiğiniz belediyede servetinizi nasıl yaptığınızın, devletin malının hokus-pokusla yandaşlarınıza peşkeş çekmenizin hesabı sorulsa… Keşke düzen değişse de ekmek peşindeki emekçilere yaptıklarınız burnunuzdan getirilse…

Kim kime öz eleştiri veriyor?
İş hesap sorulmaktan açıldığı için hep merak etmişimdir. Odunpazarı Belediyesi’nin çoğu paylaşımında kullanılan dilin içerik ve jargonuna hâkimiz. Sadece hiyerarşik sıralama konusunda tereddüdüm var. Odunpazarı Belediyesi’nin seçilmiş eş başkanı TSİP (Türkiye Sosyalist İşci Partisi) geleneğinden gelir. Diğer eş başkanlar nereden gelirlerse gelsinler hiçbir geleneğe sahip olamayacak kadar cahildirler. Sosyalistciklik oynayan bu yapılar, mensuplarından sık sık öz eleştiri alırlar, anlaşılır şekilde hesap sorarlar. Odunpazarı Belediyesi’nde de sosyalistcilik oynayan bu eş başkanlar arasında kim, kimden özeleştiri alıyor, hiyerarşik sıralama nasıl oluşuyor acaba. HPD’nin Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’den bir temizlik işcisinin öz eleştiri alması hafızamdan çıkmaz.
Odunpazarı Belediyesi’nde kim kimden özeleştiri alıyor, hesap soruyor?
En son bizim siteye sansür uygulayan AK Parti içerisindeki AKP’li fırıldaklar!
Üstünüzdeki 3 beden küçük pantolon, cekete benzemeyiz. Size çok bol geliriz. Boyunuzdan, kilonuzdan büyük işlere karışmayın. Siz işinizi doğru, dürüst yapamadığınız için biz yapıyoruz. Bu işi yapmamızın nedeni sizlere ön açmak ve para kazandırmak olmadığını tekrar hatırlatıyorum.