Ayarlar Bozuldu
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, CHP’nin Sedat Peker’in iddialarıyla ilgili Meclis’te araştırma komisyonu kurulması çağrısına, “Biz bu oyunlara gelmeyeceğiz! Demişti.
Sonra Meclis’te komisyon kurulma teklifi ret edilmişti.
Soru sormayın, bilmeyin, öğrenmeyin!. Neden korkuluyor ki? Görünmeyen bir el sanki, zakkum çiçekleri gibi AK Partiyi sarmış durumda.
ESKİDEN BÜROKRATİK OLİGARŞİ VARDI?
Şimdi çetelerin oligarşisi var. Bakın güçlerine? TBMM’ sinde soruşturma komisyonları bile kurulmuyor..
AK Parti + MHP’nin oyları ile RET ediliyor..
Neredeyse sonsuz yetkiyle dokunulmazlık “zırhı” kazananlar, kendilerine, “jammer” tahsis ediliyorsa ve polis koruması veriliyorsa elbette bu yapılanlar sorulacaktır.
Hiçbir politik kimliği olmamasına rağmen, kırmızı bültenle aranana bu zat kırmızı bültenle arayanların siyasi mitinglerinde müstakil mitingler düzenleyen gayri resmi görevli olarak son derece onurlu vatansever olarak gösterilen adamdı.
Peker’e “özel destek mitingler” yaptırılıyorsa, konuşmalarının hepsinin ceza hukukuna göre “suç” teşkil ediliyorsa ve hakkında en ufak bir soruşturma açılmıyorsa neden açılmadığı elbette sorulacaktır?
Abidik, kubidik numaralarla nobranlık, şantajlık günlük kriminal vaka olarak görülüyorsa, ülkede önemli bir sosyal-siyasal sorun var demektir.
Bu tespit yanlış mı?
Değil.
O zaman biz neden 3 Kasımda 2002 ‘de milletimize “3 Y” ile mücadelede söz verdik.
Neden verdik?
Çünkü ülke soyuluyordu, soyduruluyordu.
Her yerden yolsuzluk patlıyordu..
Vatandaşı aptal yerine koymayın. Tutunacak bir iman dalımız kalmıştı. Maşallah onu da “entübe” ettiniz!.
Ülke yönetiminden kim sorumludur?
Elbette 20 yıllık AK PARTİ iktidarı. Çünkü yönetme yetkisi ona aittir.
Yazık!..
Bir Sedat Peker çıkıyor, muhalefetin 20 yılda yapamadığını 20 günde yapıveriyor.
Neredeyse, politika yapıcıların bilirkişisi oluverdi.
Muhalefet onu kurtarıcı olarak görüyor. İçlerinden Oh! Diyor. Olan Türkiye’ye oluyor farkında değil misiniz?
Hatta, fenomen oldu..
VTR leri, izlenme rekorları kırdı.
Söylediklerini önemsemeye bilirisiniz..
Sedat Peker, Türkiye düzeninin MR’ ını çekti. Bize ayna tuttu.
Biz yansımalarını izliyoruz. Onlar, bu düzenin vatan, millet, din, iman, Sakarya’nın hamasi nutukların sosyal kahramanları..
“Dindar” nesil diye, diye yerine bakın nasıl bir nesil yetiştirmişiz. Pudra şekerli.
Neye kızıyorsunuz ki!..
Politika yapıcılar ve ya rozeti takanlar bu durumdan utanıyorlardır herhalde.
Erzak paketleri hazırlayıp Ramazanda fakirlere gönderiyor.
Hayır, duaları alıyor.
Bazen hak için çöküyor.
Çöktüklerinin ellerinden ne varsa alıyorlar.
Hadi kardeşlerin, çocuklarının evliliklerinde binlerce liralık hediyeler gönderiyor.
Teşekkürler alıyor. Ona hayırsever iş adamı dediler.
Onur ödülleri verildi..
Baba adam deniyor.
Jargonu, “eyvallah, pirim eyvallah”!..
Ne kadar süslenseler de, bir yerden sırıtıyor zavallılıkları.
Milli, manevi muhafazakar alemin BABASI..
AK Parti İktidarı bunları görmezden gelirse büyük hata yapar!
Kamuoyunun beklentisi var. Şimdi eski iç işleri bakanı Mehmet Ağar’ın, Korkut Eken’in Alaattin Çakıcı’nın demeçleri sürekli dolaşıma sokuluyor. Yahu bir susun.
Konuştukça batıyorlar.
ARAŞTIRMALAR NE DİYOR..
Yapılan araştırmalar var. Kamuoyu Sedat Peker’in iddiaları soruşturulmalı mı? Sorusuna, “ Evet soruşturulmalı” cevabını veriyor.
AK Partiye oy veren seçmen de, bu iddiaların araştırılmasını istiyor. Hatta, TBMM’ sinde neden araştırma komisyonların kurulamasın AK partili VEKİLLERİN neden “ret oyu” kullandıklarını anlayabilmiş değiller.
Anlaşılan hem siyasi irade hem de yargı, “harekete geçmemek” için direnebildiği kadar direnecek.
Sedat Peker’i sıradan insanlar bile, büyük bir ilgiyle takip ediyor!
İktidara bağlı araştırmacılar veya merdiven altı çakma araştırıcılar değil de, kurumsal kimliği olan bağımsız araştırma kurumlarının çok geniş saha çalışmalarından çok ama çok çarpıcı sonuçlar çıkıyor.
“ 3 Y” ile, iktidara gelen AK parti İktidarı bunları görmezden gelemez, gelirse de büyük hata yapar.
KILIÇDAROĞLU ADALET İÇİN YÜRÜMÜŞTÜ DEĞİL Mİ?
Hani Kılıçdaroğlu Gandi rolü ile Ankara’dan –İstanbul’a ADALET için yürümüştü..
Yürüdüğü aslında, ADALET değil, Enis Berberoğlu içindi.
Şimdi herkes “adaleti” arar oldular.
Ama, ADALET yok!. Adaletin başında olanlar adaleti unuttular.
Herkeste ortak kanaat, ”Adalet çökmüş” durumda. Yanlış, eksik, hukuk ilkelerine uygun olmayan, delisiz yazılan iddianameler, uzun süren yargılamalar, insanın canından bezdiren gün atmalar.
Herkesin birbirleri ile davalık olduğu bir ülkede kaos olur..
Sesimizi de duyan yok.
Olsun…
Durmak yok, biz yazmaya devam edeceğiz..
“Adalet bir haktır ve yöneticiler adaletli olmak zorundadır”.
Sorun? Bakalım millete.
Anayasa mahkemesi başkanı Zühtü ARSLAN demek gelişmelerden çok rahatsız olmuş ki açıklamalarda bulunuyor.
Bakın ne diyor. “Mahkemelerin adalet arayışına cevap veremediği, bağımsız ve tarafsız yargılama ilkelerine uygun bir şekilde uyuşmazlıklara çözüm üretemediği bir yerde hukuk dışı arayışların ortaya çıkması kaçınılmazdır
Unutmayalım ki, fikri ve vicdanı hür olmayandan hâkim olmaz. Aklını ve vicdanını başkalarına kiralayan veya iradesine ipotek konmasına izin veren kişiden hâkim olamaz. Hukuk devletinde, uzaktan kumandalı yargı da, yargıç da düşünülemez”.
Daha ne desin?
Neden İlahi adalete sığınıyoruz? Çünkü İSRA suresinin 16. ayetinde Yüce ALLAH mealen insanoğluna diyor ki; Bir ülkeyi helâk etmek istediğimizde, oranın şımarmış yöneticilerine (iyiye yönlendirici) emirler veririz; onlar ise orada günah işlemeye devam ederler, sonuçta o ülke helâke müstahak olur, biz de oranın altını üstüne getiririz.”!
Hani gazel gibi kuranı okuyanlara ithaf olunur.
Herhalde dersi anlamışsınızdır.. AK PARTİ İktidarının mütedeyyin-muhafazakâr dindar kabul edersek, haksızlık ve adaletsizlik yapanlara kayıtsız şartsız biat edenler acaba bu ayetleri yeteri kadar okuyup anlayabiliyorlar mı?
Bu durumları hazmedebiliyor mu? Ne dersiniz!