Site Rengi

DOLAR 34,5424
EURO 36,0063
ALTIN 3.006,41
BIST 9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 1°C
Çok Bulutlu
Eskişehir
1°C
Çok Bulutlu
Paz 2°C
Pts 3°C
Sal 4°C
Çar 7°C

‘İslam’da Adalet İmandan Önce Gelir’

15.08.2019
A+
A-

Eskişehir Türk Ocağı tarafından 31 senedir yapılagelen geleneksel “Ramazan Konferanslarının” sonuncusunda; ESOGÜ Öğr. Üyesi Doç. Dr. Kâmil Sarıtaş “ İslâm Düşüncesinde Adalet” konusunda konuştu. Sarıtaş büyük bir dikkatle takip edilen konuşmasında, özetle;
"İslam’da adalet, ehliyet ve liyakat imandan önce gelir. İslâm, barış, huzur, mutluluk ve benzeri anlamlara gelir. İslâm, kelime ve muhteva itibariyle ahlâkı önceleyen, hayati gören bir dindir. İslam Dini dört rükün üzerine teşekkül etmiştir; tevhid, nübüvvet, adalet ve ahiret. Bu temeller bir anlamda İslam kardeşliğinin de hangi unsurlar üzerine kurulması gerektiğini göstermektedir. 
İslam’dan zuhur eden düşünce yapısında adalet çok önemli bir ahlâki erdemdir. Adalet hukukun alanına hapsedilemeyecek bir erdemdir. Kanuni olana değil doğru olana adalet denir. Ahlâk gibi adalet de doğuştan gelen fıtri bir özelliktir. Adalet çok geniş bir kavramdır. Sözde adalet, inançta adalet, amelde adalet ve hukukta adalet gibi kısımlara ayrılır. 
İslam’ın evrenselliği de buradan gelmektedir. Peygamber Efendimizin uygulamaları da hep bu minval üzere olmuştur. 
Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de adaletli olmamızı emretmiştir. Kur’an çerçevesinde adalet namaz, oruç, zekât gibi farz bir ibadettir. Adaleti engelleyen hususlar boş arzu ve heves, kendimiz, ana-baba ve akraba kayırmacılığı, öfke ve kindir. Kur’an dini, dili, ırkı ve ideolojiyi adaletin önüne geçirmemiştir. 
Yusuf Has Hacib devletin devamlılığını adalet şartına bağlamıştır. Ona göre adalete dayanan kanun, bu göğün direğidir. Kanun bozulursa gök yerinde duramaz. Kanun su gibidir, zulüm ise ateş. Ateş her şeyi mahveder. Bugünkü yaşadığımız sıkıntılarda da adaleti su gibi ihtiyacımız içerisine alamamaktan kaynaklanmaktadır. Maturidi’ye göre adalet körü körüne eşitlik değil, herkese hak ettiğini vermektir. Adaleti akıl belirler, ancak yaptırım gücü vahye bağlıdır. Zulmün sebebi vahiyden uzaklaşmaktır. Görüldüğü üzere Türk-İslam düşüncesinde adalet olmazsa olmaz bir erdem olarak ortaya konulmuştur.
Adaleti engelleyen hususlar şunlardır:
1-Cehalet. Müslümanların bugünkü durumundan kurtulabilmelerinin acil iki şartı var: ilim ve adalet (ahlak). İlmin ve adaletin nitelikli hale gelebilmesi için gerekli adımlar atılmadığı zaman yeni bir düşünce ve medeniyetin inşası mümkün değildir. 
2-Tarafgirlik, yandaşlık, yobazlığa varan bizden sizden anlayışı. Peygamberimizin hiç sevmediği bir düşünce tarzıdır. 
3-Menfaatçılık, çıkarcılık, faydacılık. İster maddi isterse manevi olsun adalet çıkarcılık üzerine kurulmamalıdır. İslam medeniyeti adaleti tesis ettiğinde yücelmiş, tesis edemeyip kişiler ve kurumlar çıkar aracı haline getirdiğinde dibe vurmuştur. 
4-İdeolojik körlük. İnsanların ideolojileri olabilir ancak adalet ve değer bütün ideolojilerden üstün tutulmadığı zaman, toplumsal ayrışmalar başlar, devletin ve ümmetin birliği yara alır.
5-Algı ve dürtüler. 
Müslüman ülkelerin emperyalist ülkeler karşısında yeniden sahneye çıkabilmesi adaletin diriliş yolu olarak görülmesine bağlıdır" dedi.
Program sonunda Şube Başkanı Prof. Dr. Nedim Ünal tarafından Doç. Dr. Kamil Sarıtaş’a şükran beratı ve hediyeler takdim edildi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.