Site Rengi

DOLAR 34,5470
EURO 36,1854
ALTIN 2.956,63
BIST 9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 18°C
Parçalı Bulutlu
Eskişehir
18°C
Parçalı Bulutlu
Cum 17°C
Cts 0°C
Paz 2°C
Pts 3°C

Taşa toprağa gerek yok yer gösterin ben dikilirim!😁

19.02.2024
A+
A-

“Demir nasıl şekil alır bilirsiniz değil mi?Çokk yüksek ısıya hatta kor kuyularda defalarca saatlerce bekletilip bekletilip balyozla yüzlerce kez vurula vurula… İnsanlara karşıdan baktığınızda “ne kadar güçlü” kanaati işte o ateşte ve balyoz etkileri ile şekil almış demiri görürsünüz. Şahsım ile alakalı kanaat bildiren 9999.99999….. kişinin de söylediği bu… Kırk beş yaşındayım ve benim imtihan ateşim en az birkaç kişiye yetecek kadar harlıydı.

Başıma ve yüreğime vurulan balyoz ise o acıyı kaldırmaya yetecek kadar olsa da inanın bir başkasını öldürmeye yetecek kadar ağırdı. Ben az insan tanımadım bu kırk beş senede.. Beş ayrı şehirde her milletten, her memleketten birer numune vardı hayatımda…  Elhamdülillah.

Bunun ne büyük bir zenginlik olduğunu anlatamam. Bugünkü edebiyatçı kimliğim hem çok insan tanımış, çok ateşlerde yanmış, hem de çok fazla manevi balyoz darbelerine maruz kalmış ya da maruz kalanlara denk gelmiş olmamdan olabilir. Hayat bana karşıdan bakınca kızılötesi görmeyi öğetirken, okuyup geçmeyi değil,

Okuyup düşünmeyi öğretti ve arkasından yazmak geldi. Haricen de ilkeli ve prensip sahibi olmak ve tavizsiz olmanın elzemliğini getirdi.Bir çiçeğe çok yakından baktığınızda sadece tam ortasındaki tomurcuğunu görürsünüz ve kokusunu duyarsınız. Ama endamını güzelliğini, dalını ve o eşsiz güzellikteki yapraklarını biraz daha geri çekilince görürsünüz. Dolayısı ile insanları veya birçok şeyi tahlil edebilmek çok yaklaşmak ile değil, asgari mesafede mümkündür.

Hep söylerim,

insanın dili konuşmaz sadece… Hele ki benim.. 🙂

Bakışım dilimden daha çok şey anlatır mesela. Tavrım, ses tonum, kıvırdığım burnum… Hiç bu konuda mütevazi olamayacağım. Müthiş iyi kullanırım tavır dilimi.. :)) Genel seçimler itibari ile siyasete değil, siyasi arenaya hakim olmak yaptığımız işimizin bir parçası oldu.Partidekilerin içindeki birçok insandan daha net yapabildiğimiz tahliller de işte bu asgari mesafeden… Birkaç adım geriden resim ve özneler daha net.. Siyasi ukalalardan nefret ediyorum. 🙂 Ama onları izlemek de bazen çok keyifli.

Üç beş sene aktif siyasette bulunup kendilerini şehrin alamet-i farikası gibi anlatmazlar mı?

Sonuç ?

Resme bakınca ne görüyoruz sayın siyasi profesörler?

O kadar harikaydınız da niye bugün bu halde bu şehir?

Ha bu arada,

Siyasetçiler ile program yapıyorum diye, politikaya merak sardığımı zannedenlere,

siyasete bulaşacak gaflete düşeceğimi zannedenlere yine 999.999 kez de ben söyleyeyim,

Kıymetli dostlar, güzel insanlar,

İsmimin önüne lutfedilmiş ve benim hakkını verme gayretiyle gece gündüz çalıştığım gazetecilik ve yazarlık benim ölsem de çürüsem de yok olsam da kaybolmayacak bir meziyet. Eski yazar, eski gazeteci olmaz. Herkes her şeyi beceremez.

Herkesin meziyetleri kabiliyetleri ayrı olur.

Ama bugünün anlayışı ve kimsesizliğinde herkesten siyasetçi oluyor.Bence ben hariç herkes denesin. Biraz önce kıymetli bir arkadaşım telefonda harika bir cümle kurdu, “Pilavı yapan her şeyi güzel yapar. ” dedi. Ben kelimelerin, ifade etmenin çeşit çeşit pilavını yapıp önünüze servis ediyorum. Gerisini siz hesap edin. 🙂

İstersem daha neler yaparım. 🙂 Ama işte istemem.

Dolayısı ile yersiz kaygılara kapılmayın.

Siyasetin dışında da değiliz, içinde de..

Harında da değiliz, Balyozun altında da..

Tam da olmamız gereken yerde, durmamız gereken yerdeyiz.Bir okurum mesaj atmış,

Hocam heykelinizi dikmeleri lazım diye,

Cevaben,

“Taşa toprağa gerek yok,

Yer göstersinler ben dikilirim” demiştim

Naçizane fikrim,

herkes uzmanlık alanında devam etsin.

Herbo*log olmaya gerek yok.

Ben de bir ara mütevazi olurum. Ama yeri gelince..😁

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.