Seçimin Ardından Aklıma Takılanlar !

Eskişehir’in de yaşamaya başlayana kadar senede iki gez gelir her yeri turist gibi dolaşırdık.Zannederdim ki her yeri Büyükerşen yaptı.Dedekorkut parkını, Türk Dünyası merkezini ve daha nicelerini..

Ta ki tayinimiz buraya çıktı ve ben teekk tekk bunları araştırmaya ve öğrenmeye başladım. Odunpazarı evlerinin bir Burhan Sakallı hizmeti oldugu gerçegi hele beni sevince boğmuştu.

Bugün aklıma şu geldi;Seçim sürecinde muhabirler,Ellerimde mikrofon İstanbul’da vatandaşlara son yirmi yılda İstanbul a yapılan hizmetleri sanki İmamoğlu yapmış gibi anlatıyorlar soruyorlar. O kadar çok insan “Aaa evet İmamoğlu harika hizmet ediyor” diyor ki aklınız duru. Hıltınızdan ölürsünuz.İşte tam bu noktada teşkilatlara çevirilmeli gözler.

Teşkilatların rolü ne ?

Hatta teşkilat dışından seçmenin bile..

“Efendim selmau aleykümselam size Sayin Cumhurbaşkanimizin selamını getirdik” den ibaret bir ifade ile değil de,

Tek tek üşenmeden,

Şu şu hizmetleri sayın Cumhurbaskanimiz devletimiz yaptı, biliyorsunuz değil mi?

Nasıl buldunuz ?

Sizce daha neler yapılmalı ?

Ama icraatı satarak..

Yapmak yetmez çünkü

Af buyurun vatandaşın gözüne sokacaksınız.

Eee iktidar sizsiniz yapacaksınız tabi diyene de,

Evet efendim yirmibir sene önceki iktidarlar da neler yaptı bir gözden geçirelim diyerek paaat paat onların acziyetini de sayacaksiniz, sayacağiz..

Gazetede de yazmiştim,

Sayın Bakanimiz basın mensuplarına bir kahvaltı organize etti,

Ve son kırk gün yapılanları alakalı bir slayt eşliginde görselleri ile anlattılar..

Tam sekiz soru hazirlamistim.

Hepsi elimde kaldı.Çünkü hepsinin cevabı slayt da vardı.

Tekrar altını çizelim,

Sadece son kırk gün anlatıldı ve anlatmak bile bir saati geçti.

Çünkü hepsinin mahiyeti tek tek anlatıldı.

Yani bunları özet olarak bile vatandaşa anlatabilmek, işte o yapılan icraatleri satabilmek lazım.

Kuru kuru selam götürmek de ne demek.

Selamünaleyküm, Ee Cumhurbaşkanımızın da selamı var, hadi resim çekinelim.

Defalarca alay konusu oldu şu saha çalışmaları.

Bir marketin şarküteri görevlisi abi,

“ellerim yoğurtlu dedim ama dinletemedim illa zorla benimle resim cekindiler ama neden bu kadar gerekiyordu anlamadım” demişti.

Öyle okullarda kutlanan önemli gün ve haftalar çerçevesinde elime üç sap çiçek alıp yurtları hastaneleri gezip çiçek dağıtmanin siyasete bir şey kattiğini düşünmüyorum.

Mahalle başkanları ile irtibat halinde olup her hafta iki mahallenin üyelerini fethederek tüm bu icraatleri anlatmak lazım.

Teşkilatta bilmediğini anlatamaz neticede.

Her gelen bir kişi en az üç kişiye anlatsa o büyük ve farkında olan kitle oluşmuş olur.

Seçilmiş, oturulmuş ama varlık gösterebilen olamamış olduktan sonra netice işte böyle kaçınılmaz.olur.

Şu bir avuç #Eskişshir de 2000 in uzerinde. STK temsilciliği var

Belki daha fazla..

Bırakın #STK larin işini STK lar dernekler yapsın

Hiçbir siyasi parti artık bütünüyle yardım derneği gibi çalışmasın.

Ya da bunu sadece tek bir birim yapsın.

Ve mutlaka iki lafı bir araya getirebilen, hitabeti kuvvetli, özgüvenli, her kesime hitab edebilen nitelikte, tecrübeli ve kriz yönetebilen, ehil insanlar yapsın bunu.

#Sosyal işler geniş bir kavramdır.

İçinde bir tek yardım çeki dağıtmayı barındırmaz.

Hele ki seçim döneminde tek bir adam akıllı çalışma gorülmeyen ilçeler gördük ama bunu özellikle ayrı işleyeceğim.

#Sosyal işlere zerre kadar sosyal olmadiği gibi ehil olmadığı gibi, farklı zaafiyetler içerisinde debelenen, ama sırf siyaset dışı sosyal hayatın içindeki samimiyet nedeni ile getirilen birim başkanlarinın ardını toplayan başkanları ayrı işleyeceğiz.

Oysa arkadaşlık başka, hatır gönül başka,siyaset bambaşka bir durum.

İşte böyle aşağıya çekerler sizi.

Neyse bu konu uzun..

Şimdiiii,

Sandık baslarında gördük ki ve gelen bilgiler yapılan istişareler neticesinde genel görüntü heepp yaşlılar.

Hele bir arkadaşım resim attı.

Bizim partiden bir teyze sandık başında,

Yüzünde maske, upuzun saçlar, gözünde maskeden dolayı bugulanmış gözlükler, ve buğudan gözükmeyen ama yazmak zorunda not almak zorunda olduğu evraklar.

Kendimden de örnek vereyim,

Avukat Şahap ilköğretim okulunda oy kullandım.

1326 nolu sandıkta.

Tam ben kabine giriyorum. Ak parti müseahidi amca sandık başkanına dönerek,

“Ben sigara içmeye çıkabilir miyim?” dedi

Ondan cesaret ile diğeri de.

Kan beynime sıçradı.

Hay iç de *Eber dedim içimden.

Yahu cehenneme git ama yerini birine bırak da git.

Hemen il baskanimiza haber verdim ve ivedi hepsi uyarildilar.

Güler misiniz, ağlar mısınız?

Bence oturup ağlayalayım.

♦️Yine bir arkadaşımız sosyal medyada paylasmişti

Bir okulda, sadece bir okulda sekiz tane müşeahit ihtiyacı vardı.

Diğerinde beş.

Hani bunlar yedekliydi.

♦️Seçim günü öğlen olmuş, ilçe baskanliklari mesaj atiyor,

Gönüllü müşeahhit olmak isterseniz okul sorumlularına ulaşın.

Eyvallah ama bu seçim günü olmaz.

En az iki gün önce olur.

Çunku bunu bilmeyen biri oyunu erkenden kullanıp,

Tüpünü mangalıni alıp ormana gidip çoktan oturmuş oluyor.

⚠️⚠️⚠️⚠️Olmazzz⚠️⚠️⚠️⚠️

Daha dikkatli, daha titiz , daha ehil, daha çok bu işin ehemmiyetine yanarak..

Kimdi o yaaa,

Yazmayın gidin uyarın diyen,

Bizim işimiz yazmak,

Sorsunlar anlatırız da yazmaya gerek kalmaz.

Ama şimdilik yapabildiğimiz tek şey bu..

Basını muhatap almak henüz hayata gerilebilmiş bir durum değil