Alkol, Modern Yaşam tarzının Aracı Değildir

Alkol tüketmek bir yaşam tarzı veya aydınlanmanın ve modernizmin şartı değildir.Sadece alkol tüketmeyerek dindar olamayacağımız gibi alkol tüketerek de modern olamıyoruz.Modernizmi din olarak görenler için Avrupa kutsal mabeddir.Avrupa Birliği delegasyonundan çıkan her kararda o dinin kutsal metinlerini oluşturur.Alkol ile modernizmi eşitleyenlere kutsal kabul ettikleri metinlerlerden “Alkolün modernizmin düşmanı”olduğu için Avrupa’nın “Alkol ve alkolizme” karşı açtığı savaşın belgelerini sunuyorum.

13 – 17 Eylül 1999 tarihlerinde, İtalya‟nınFloransa şehrinde düzenlenen Dünya Sağlık Örgütünün Avrupa Bölge Komitesinin 49. oturumunda onaylanan Avrupa Alkol Eylem Planında alınan karara göre “Alkolün verebileceği zararın azaltılması, DSÖ Avrupa Bölgesinin karşı karşıya olduğu en büyük halk sağlığı sorun ve zorluklarından biridir. Avrupa Alkol Eylem Planı, alkolün verebileceği zararı azaltmak ve Bölge genelinde sağlığı ve refahı teşvik edip desteklemek maksadıyla bir Avrupa hareketi oluşturmaktadır.”

“Eylem Planı, alkolün sebep olduğu zararı azaltmayı amaçlamaktadır. Bununlabirlikte, bireylerin ve toplumdaki alkol kullanımı diğer faktörlerden ve özellikle debaşka psikoaktif maddelerin kullanımından ayrı tutulamaz ve tutulmamalıdır.

Avrupa herkes için sağlık (HFS) politikasının 17 numaralı hedefi:“Tütün, alkol ve psikoaktif maddeler gibi bağımlılık yapıcı maddelerin sağlığa zarar verici şekildeki tüketimi, bütün üye devletlerde önemlioranda azaltılmış olmalıdır. Hedefinin başarılması için zaruri olan gereksinim; Alkol tüketiminin bilinmesi ve “Alkol Tüketimine” ciddi bir sağlık problemi olarak yaklaşılmasıdır.

Yukarıda ki pasajlar “Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu” Uzmanı Sebahhattin KUŞ’un kitaplaştırdığı “ALKOL KONTROLÜ STRATEJİLERİ” isimli 2012 yılında basılan kitaptandan.Kitap arzı kısıtlama tedbirleri (alkollü araç kullanma politikaları ve karşı tedbirleri, alkol pazarlama politikaları, alkol vergileri, satış noktası yoğunluğu ve satış gün ve saatleri üzerindeki sınırlamalar, asgari satın alma yaşı) ve talebi azaltma tedbirleri (sağlıkhizmetlerinde ve işyerinde erken tespit ve kısa müdahaleler, tedavi ve rehabilitasyon programları) olarak tanımlanan alkol kontrolü stratejilerini ve alkole bağlı zararların nasıl azaltılacağı hususunda çözüm önerilerini ortaya koyuyor.(Önsöz sayfa 8)

Kitabın içeriği Avrupa Alkol Eylem Planı,çocuk ve gençlere yönelik konsey kararları ve bildirgeler, alkolün zararı ile ilgili topluluk stratejileri,DSÖ’nün alkolün zararlarını azaltma stratejileri ile ilgili konferans kararlarını içeriyor.

Kamu sağlığı perspektifi üzerinden geliştirilen “Avrupa Alkol Eylem Planı” hükümetler,siyasiler, sivil toplum örgütleri,sağlık teşkilatı,okullar,belediyeler ile birlikte kompakt bir mücadele sunuyor.

Bize dönelim.Sağlık Bakanlığı ve kitabı yayınlayan kurumun koordinasyonunda Ulusal Alkol Kontrol Programı ve Eylem Planı yürütülüyor.

Sağlık Bakanlığının Eskişehir de ki yöneticilerinin “ALKOL KONTROLÜ STRATEJİLERİ” tanımını ilk defa duyduklarını rahatlıkla iddia edebilirim.

Alkol ile mücadele eden sivil toplum kuruluşlarının “Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu”nun böyle bir kitap bastığından dahi habersiz olduklarını da iddia edebilirim.

AAEP’de Çocuk ve gençleri korumak için alınan konsey kararlarında ısrarla okullarda “Alkolün zararları”ile ilgili eğitim verilmesi ve materyaller üretilmesi tavsiye ediliyor.Eskişehir de şimdiye kadar “Alkol ve psikoaktif maddelerin”zararları ile alakalı yapılan agresif hiç bir eğitim görmedim,duymadım.Eskişehirde ki Milli Eğitim yöneticileri içerisinde bir kişinin bile “ALKOL KONTROLÜ STRATEJİLERİ”nin ne olduğunu bırakın AAEP’nin açılımını dahi bilmediğini iddia edebilirim.

Milli Eğitimi yöneten bürokratlar siyaset değil iş üretecek.İşi “Okullardaki sağlık destek programlarını geliştirmek ve uygulamak, mevcut deneyimleri, örneğin sağlığı destekleyen okul kavramı yanında alkol konusunu uygun şekilde kapsamak için çabaları güçlendirmek ve desteklemek.

Siyaset felsefesini ve siyaseti onu oraya oturtan irade yapacak…

Milletvekilleri Ayşen Gürcan Hoca ve Fatih Dönmez bey siyaset üretecek bilgi ve birikime sahip.Siz işinizi yapın.

AAEP ve DSÖ sağlıklı kentler için alkol ile mücadele eylem planı içerisinde yerel yönetimleri de dahil ediyor.Eskişehir de elinde bira şisesi ile “Barlar Sokağı” açılışı yapan profesör payeli,eski bir rektör olan Belediye Başkanı ile kimi cahiller “Alkol tüketimini,modern yaşam tarzının aracı” takdim ediyorlar.Odunpazarı Belediye Başkanı yeni alkol sahaları için meclisten karar çıkartıyor.

Alkol almak özgür bir tercihtir ve kimse karışamaz..Ancak bu özgür tercihin kuralları ile tüketmeyenlerin hakları ve özgürlükleri de teminat altına alınmalıdır

Yine eylem planına göre “Alkolün genç insanlar tarafından uygunsuz şekilde tüketiminden kaynaklanan sorunlara bir bütün olarak toplumun içindekilerden tamamen ayrı şekilde eğilinmelidir.”Yine eylem planına göre”Öncelikli olarak yaşı tutmayan tüketicilere yasadışı alkol satışına karşı katı yaptırım eylemine girişmek ve uygun hallerde bu tür bir eylemi desteklemek için yasa dair resmi bir kanıt kartı geliştirmek ve aktif biçimde desteklemek.” Eskişehir de 14-15 yaşında ki çocuklara mekanlarda içki servisi yapılmasını kabul edemiyorum.Lütfen çocuklarınızı alkol de satan cafe ve türevleri yerlere göndermeyin.

Anlatılanlara inanamadığım için gitme ihtiyacı gördüm. Porsuk kenarı açık hava “Barlar sokağına”dönmüş. Hiç bir Avrupa ülkesinde açık hava meyhanesi göremezsiniz.İlkokulun 10 metre ötesinde Karavan parkı oluşturmuşlar.Okulun 100 metre yakınında alkolü satamazsınız fakat 10 metre ilerisinde içebilirsiniz….

Eskişehir, akıl ve bilim dışı olarak üretilen “Alkol ,modern yaşam tarzının aracıdır” diyenlerin yaşam alanı olmaktan çıkarılmalıdır……

Alkol ve psikoaktif maddelere heba edeceğimiz tek bir çocuğumuz dahi yok……..

.