Aç mıyız, Oruç muyuz?
Galiba ibadeti hal durumundan ayrıştıran yegane tanım bu.
Oysa ramazan şifa, ramazan ibadet, ramazan kulluğun adeta resetlenmesi, ramazan teslimiyet ve ne büyük şifa…
Deniz kenarına gidince kıyıda hep şöyle düşünüyorum,
İşte en son buraya kadar geliyor su.
Mevla istese alır yürür.
Vuku bulmuşluğu da çoktur..
İşte sofra başında ezanı beklerken de aynı şeyi düşünürüm hep,
İnsan nefsine yeniler ezan mi bekler,
Rabbime teslim olmasa, kul olduğunu, aciz olduğunun şuurunda olmasa o sofranın başında ezan mi bekler.
Ne büyük nimettir ramazan..
Kardeşliğin, yardımlaşmanın, İslami esasların farkındalığının yanında, merhametin ve el vermenin de bayramıdır bir manada..
Aile büyüklerimiz bizlere bu şuuru aşılarken, orucun güzelllerini anlatırken bizleri bu muazzam teslimiyetle taçlandırırken, “iftarlik” diye bize dair lezzetler hazırlarlardı.Çikolata, meyve suyu vb gibi.
Ama onu bile harika bir noktada değerlendirerek örnek olurlardı.
Akşama kadar öç iftarda çikolata.
Her Ramazan oruç, iftarı cennette diyerek..
Eskiye özlem diyoruz ama aslında en kolay güzellikleri bile yitirmiş olmak ne acı..
Sahurun davulcuları, manileri, bahşişleri, hatta geldiğimiz noktada davulcudan istenen istek şarkıları😀
Değişti ama kaybolmayan güzellikler de var hala elhamdülillah..
Öyle garip geliyor ki bana, aslında ibadetin her biri o kadar makbul ki,
Namaz.kılın demiyorlar da, yoga yapın diyorlar,
Diyet yaptirabilmek için de aralıklı oruç tutun diyorlar…
Garip dünyanın garip halleri..Kulluğa vurulan balta gibi..
Aslında aymak uyanmak lazım gaflet uykusundan..
Bugün sahurda ölsek inanın yarın iftara varmadan kabirdeyiz..
Bunu bildiğimiz halde kalbimizden ötelemek bizi kurtarmıyor..
Şu mübarek ayın arinanlarindan kazananlarından olurken diğer onbir ay da da inşallah insan olmanın hakkını, müslüman yaratılmış olmanın lütfunun farkında olmayı nasip etsin rabbim..
Dua eder dua bekleriz..
İftar sofralarinız bereketli olsun, ibadetleriniz kabul ve tüm hayırlarinız makbul olsun inşallah..
Hayırlı ramazanlar dostlar..