DEVA’da Kazan Erken Kaynamaya Başladı
AKP’ den ayrılan birkaç milletvekili ve eski bakan falan var. Ayrılanlar Tayyip Erdoğan tarafından listelere alınıp milletvekili olmuşlar. Kamuoyundaki algı “proje “partisi olduğu konusunda yaygın bir kanaat var.
Sanki, partinin tüzel kişiliği ve mülkiyeti Babacan’a aitmiş gibi bir görüntü oluşturuluyor.
Sadullah Ergin, Nihat Ergün, İdris Şahin, Mustafa Yeneroğlu “Politbüronuntraykosu”!Diğerleri emin olun dolgu maddesi.Elbette bu ekiplerin arkasında bir “ akıl” var. Buna isterseniz komplo teorisi falan deyin. İşin fıtratında bu vardır. Bir kısmının ayakları hala AK Partidedir.
*****
DEVA kamuoyunda pompalanan bir propaganda ile biraz şişirilerek gündeme getirilmek isteniyor,fakat bir türlü arzu edilen ilgi olmuyor. Teşkilatlanamıyorlar.
Neredeyse Eskişehir’de atanan il başkanlığı üzerinden bir tam yıl geçti daha hiçbir şey yok ortada.
Aslında siyasal stratejisi şu. AK Parti ekonomik ömrünü doldurdu. Kuruluş felsefe ilkelerine unutulmuş, siyasal-sosyal-ekonomik önemli sapmaları var.
Zamanın ruhuna aykırı hareket ediyor. Yeni “Z” kuşağını hiç anlayamıyor. Beklentileri ise “Z” kuşağına sesleniyoruz. Yaklaşık sekiz milyonunüzerinde ilk defa oy kullanacak bir genç kitle var. Biz onlara çok yakın duruyoruz. İşte; biz bu boşluğu doldurmalıyız, seçenek oluşturmalıyız.
SOSYOLOJİK TABAN OLUŞTURULAMIYORLAR..
Siyasal ve sosyolojik alt yapısını oluşturamamış DEVA. Atama ile oluşturulan sözde yönetim kadrolarında yer alanlar bilmiyorlar.. Kolay kolay taban oluşturulamaz. Bu işler öyle boyacı küpü değil ki daldır çıkart..
Bizde bir söz vardır. Şaşkın ördek suya ters dalarmış.. AK Partinin durumu da böyle.. AKPartinin alt yapısı üzerine güncelleştirilmiş bir kurgu örülmeye çalışılıyor.
Sonuçta, siyasetin malzemesi insan.Dokunacaksın, koşturacaksın. Hal hatır soracaksın, derdini dinleyeceksin. Kısacası, sıkılmadık el kalmayacak.
YARIM YAMALAK YAPILAN KONGRELER, ERKEN SEÇİM OLASILIĞINA KARŞI YAPILDIĞINDAN SORUN ÜRETİYOR..
Erken seçim olasılığına karşı önlem olarak yaptıkları kongreler hiçbir işe yaramamış!
Demokratik etik değerlere de uygun değil..
Yaklaşık 2 ayda 43 il kongresini yaparak örgütlenme koşulunu sağlayan DEVA Partisi, şimdi teşkilatlarını görevden alıyor. İçten içe kaynamalar hemen her yerde su yüzüne çıkıyor.
Madem kongreler sürecini bitirdin. O da ne şurada kongre var, burada kongre var. Böyle giderlerse ne il, ne de ilçe başkanı bulabilirsin! Yönetici bulamazsın..
Demek ki yaptığı kongreler fasonmuş?
Teşkilatlanmak kolay değil elbette. Sen, Nüfusu dört yüz bini geçmiş Koskoca Tepebaşının ilçe kongresini yapamadan il kongresini yapıyorsun otel lobilerinde.
Sana bu akılları kim verdiyse? Olacak iş değil.
Sen , ben bizim oğlan..
Vah! Vah!
Bu işler öyle dıgıdık işler değil EY! Ali Babacan
DEVA AŞISI TUTAR MI TUTMAZ MI BİLEMEM?
DEVA aşısı tutar mı, tutmaz mı zaman içerisinde göreceğiz. Şimdiden politika müneccimliği yapmadan, teşkilatların daha dün birbirlerine merhaba diyenler, birbirlerini doğru dürüst tanımadan, kendi ayaklarınabasacaklarına, enerjilerini kamuoyuna ulaşmak, DEVA’ yı tanıtmak, programları anlatmak içinseferber olmaları gerekmez miydi?
TV’ LERE ÇIKMAKLA İMAJ PARLATILAMAZ.
Babacan birkaç destekli TV haber kanallarında, canlı yayın programlarına sık sık çıkarak “imajı”parlatmak isteniyor. Sözlerine başlarken Bakanlık yaptığı dönemin hikâyelerini anlatıyor. Biz o dönemleri bir makro ekonomist olarak çok daha iyi biliriz.
Geç bunları..
Mesele, alternatif siyaset üretmek.
Hâlbuki kıymetli genel başkan yardımcıları da var. Birçoğunun eğitimi Türkiye ortalanmasınınüstünde.
Eh! MKYK’ si de fena değil.
Baktığın zaman Partiyi uçurması lazım değil mi?Ama böyle olmuyor? Toplumda, “imaj propagandası” ile, büyük beklenti yaratmıştı. Ancak gelinen noktada tam bir hayal kırıklığıyaşanıyor..
Mesela, İstanbul, Bursa, Ankara yönetimlerinioluşturanların CV’ lerine baktığın zaman “uf” dersin. Ne? Unvanlar varmış. Bu kadrolarfenerde bile yok dersin. Partiyi uçurur dersin!
Siyaset öyle, içi boş unvanlarla olmuyor.. “CV”ler deki gibi olmayınca bir bakmışsın yönetimler görevden alınıveriyor.
Beklentiler neden gerçekleşemiyor. Bunu sosyolojik nedenleri var..
GÖREVDEN ALINMA..
Yani, Demokrasiyi dilinden düşürmeyen “DEVA”partisi imzasıyla İstanbul il yönetim kurulunu görevden alıveriyor.
Kurul üyelerine gönderilen bir mesaj var..
“Demokrasi ve Atılım Partisi İstanbul İl Başkanı, İl Kurucu Heyet Üyeleri, İl Yönetim Kurulu Üyeleri ve İl Disiplin Kurulu Üyeleri görülen lüzum üzerine 04.06.2021 tarihi itibari ile görevden alınmıştır.
Bu süre içerisinde yaptığınız hizmetler için teşekkür eder, ülkemiz ve milletimiz için Partimiz çatısı altında hep birlikte çalışma dileğiyle hayırlı günler dileriz.”
Gerekçesi de, “görüldüğü lüzüm üzerine” diyor.
Müdahale böyle oluyor demek ki.
Olayın arkasındaki ismin Sadullah Ergin olduğu söyleniyor.
DEVA kendisine deva olması lazım.
BU İŞİ ESKİDEN RAHŞAN ECEVİT YAPARDI.
Bu bana, karı-koca yönetiminin olduğu DSP’ yihatırlattı. Rahşan Ecevit örgütlenmeden sorumlu Genel Başkan Yardımcısıydı.
Yerel teşkilatlarda birazcık kaynama veya Ecevitler eleştirildiği zaman zaman canı istediği zaman o zamanlar bilgisayar ve yazılım sistemleri bu kadar gelişmiş değildi. Mesaj, mail,Twitter. sosyal medya bu kadar gelişmiş değildi..Fax en gelişmiş iletişim aracıydı. DSP antetli A4 kağıdına basılı bir standart yazı ile FAX’ la hemen görevden alıyorlardı.
Görevden alma yazıları aynen şöyleydi.
“Bu kere de gördüğümüz lüzum üzerine il ve ilçe yönetimleri görevden alınmışlardır”. Aşağıdaki isimler il yönetimine atanmışlardır. Arkadaşların en kısa zamanda evrakları ile birlikte ilgili yerlere evraklarını teslim etmelerini dileriz.
Bu atama, en fazla üç veya dört ay giderdi. Ondan sonra, yine aynı yazı gelirdi. Atamayla gelenler itibarlı insanlardı. Görevden Rahşan tarafından alınınca bir anda itibarsızlaştırılıp“LİNÇ ” ediliyorlardı.
YÖNETİMLERİN KOLTUK SEVDALARI BİTMEZ..
“Görüldüğü lüzum üzerine görevden alındınız.
Çalışmalarında başarılar dileriz”.
Bilginize..
Ecevit’in partisinin de adı da DEMOKRATİK ’ti.Devanın da başında Demokrasi var.
Bu durum yıllarca böyle devam etti. En sonunda 2002 seçimlerinde DSP öyle bir çakıldı ki, örgütleri, üyeleri ve gönül verenler savruldu gitti. Nereye savruldular biliyor musunuz? Oylar CHP’ ye gitmedi, AK Partiye kısmen gitti, ya da oy vermeye gitmediler. Kararsızlar gurubunun içinde yer aldılar.
AK Partide böyle çok trajik-komik hikâyeler var… Neymiş efendim siyasi partiler demokratik yaşamımızın vazgeçilmez temel unsurlarındanmış.
Haline bak dertli çal, kemancı başımın tacı..
Devamı yarın