İFTİRA ATMA KAPALI ZARFTA PARA ALAN KİM AÇIKLA

Halkın haberalma özgürlüğünün öncülünün bağımsız gazetecilik olduğu kabul edilir. Medyayı okuyucular finanse etmediği sürece bağımsız gazetecilik hayaldir.Türkiyede ki medya,Merkezi iktidar,CHP’li Belediyeler ve yurt dışından fonlanır.Yaşadığımız kentin özelinde bir Belediye Başkanının boş boş konuşmasına bakmayın. Eskişehirde Belediyelerin fonladığı 16 Şirketli Ö.F.D’nin basını ile Bravda Belediyelerin yarı resmi organıdır. Özellikle Ö.F.D’nin basınında Yılmaz Hoca ve Ahmet Ataç ama illaki Kazım Kurt tapınılacak yarı-Tanrıdır. Bunlar noksansız oldukları için eleştirilemez.Noksansızlıklarının nedeni rant ve paradır. Gazetecilik ahlakı ve etiği hikaye olduğundan dolayı, yandaşlık utanılacak durum kabul edilmez.Onun için Belediyeyi yönetenlerin Rakı masasında meze olmak, köşe yazılarında amigoluk yapmak doğal bir durumdur.Hiç utanma duyguları yoktur. Belediyelerin internet sitesinden aldıkları faaliyet reklamlarını yazı formatlarını bile değiştirmeden bire bir yazarak gazetecilik taslarlar, ahkam keserler.

Yaklaşık Üç yıldır Medya-Siyasetçi-Bürokrat üçgenininde ki geçişken rant ortamını yazıyoruz. Belediyelerin özellikle Odunpazarı Belediyesinin Milyonluk reklam faturalarını belgeleri ile ortaya koyuyoruz.Çünkü “Rant” reklam olarak doğum yapar. Rantın amaç olduğu ortamda her şey araç olabilir. Bıkmadan usanmadan yazıyorum ve yazmaya devam edeceğim. Bunların son rant aracı Eskişehirspor.Sayıştay Raporları ile tespit edilen usülsüzlüğü bilgi ve belgeleri ile ortaya koyduk.Kazım Kurt’un Belediyenin yani kamunun gelir getiren mallarını meclis kararına aykırı işlem yaparak devrettiğini Odunpazarı Belediyesinin belgeleri üzerinden kamuoyuna sunduk. Kamunun gelir getiren mallarının devredildiği Eskişehir Spor Eğitim Vakfının “Kamunun Mallarını” gizli kapaklı el altından hiç bir iş deneyimi olmayan, devredilmeden sadece 1 ay önce kurulan bir şirkete verildiğini ispatlayan sözleşmeleri ve ADARGA’nın sicilini belgeledik. İstanbullu bir şirket diye bilinen ADARGA’nın şirket merkezinin kamunun mallarını ADARGA’ya veren Vakfın Genel sekreteri Ö.F.D’nin “Medya Grubunun” adresinde bulunduğu açık açık yazdık.Medya-siyaset-bürokrat şablonuna isimleri doldurmayı size bırakıyorum.

Bazı kimselerin anlama ve algılama sorunları olduğuna inanıyorum bundan dolayı tekrar tekrar özetliyorum. Odunpazarı Meclisi Belediye sınırları içerisindeki kaldırımlardaki Reklam Ünitelerinin, kendisine ait boş alanları devretmek için Belediye Başkanına yetki veriyor. Belediye Başkanı Kazım Kurt bu yetkiyi aşarak ve çiğneyerek Belediyeye gelir getiren “Kamunun Malllarını” devrediyor.

Kamunun Mallarının devredildiği kurum kimsenin itiraz edemeyeceği Eskişehir Spor Eğitim Vakfı. Kılıf mükemmel Eskişehirspora yardım ediyoruz.

Vakıf bedelsiz aldığı “Gelir getiren Kamunun Mallarını” el altında hiç bir iş deneyimi olmayan İstanbulda yeni kurulmuş ADARGA’ya daha önce yayınladığımız kölelik sözleşmesi ile kiralıyor.Şözleşmeyi imzalayan kişiler Eskişehirspor Başkanı Sinan Özeçoğlu ile Genel Sekreter Özgür Fethi Demirtaş. Eğer amacınız ve ilk önceliğiniz Eskişehirspora kaynak oluşturmak olsa bunun basit iki yolu vardır. Birincisi Vakıf bedelsiz aldığı reklam elemanlarını kendi pazarlar. Bu yolu tercih etmiyorsa tek alternatif üçüncü kişilere kiralanmasıdır. Sahibi olduğunuz ürünlerden en fazla geliri elde etmek için rekabet şartlarını oluşturmak zorundasınızdır. Bunun yolu da kiralamaya herkesin katılabileceği, teklif sunabileceği açıklıktan ve şeffaflıktan geçer.

Burada Vakıf adına devir işlemi yapanların önceliklerinin Eskişehirspor olmadığının ispatı Eskişehir Spor ve Eğitim Vakfının kamuoyundan gizli kapaklı el altından İstanbulda kurulan ve sadece Eskişehirde faaliyet gösteren adı sanı bilinmeyen ADARGA’YA kiralanmasıdır.

Düşünün Eskişehir Spor Eğitim Vakfı Genel Sekreteri Ö.F.D “Kamunun Mallarını” Medya patronu Ö.F.D’ye kiralıyor. Garip ama gerçek.Kendisi kendisine kiralama yapıyor…..Böyle bir rezalet olabilir mi…..

Odunpazarı Belediyesi de gelir getiren enstrümanlarını usulsüz olarak terk ettiği ile kalmıyor. 2017 sonrası kendi malları için kiralama bedeli ödemeye başlıyor.Milletin ve Devletin parası sanki babalarınından miras kalmış gibi dağıtıyorlar. Bunun kamu hukukunda tek tanımı vardır. “Kamu Zararı”

Hatırlatmakta fayda görüyorum yandaş Ö.F.D’ye ait 16 ayrı şirketlerin yıllar içerisinde Odunpazarı Belediyesine kestiği reklam faturalarının bedeli 20 Milyon Liradan fazladır. Bunların dökümünü Meclis Denetleme Komisyonu ile Sayıştay raporlarında bulabilirsiniz.

Eskişehirspora sıcak para girişi olarak lanse ettikleri durumun başka bir boyutu daha var. Bizde o sihirli kelimeleri kullanalım “İddia edilen” bu paranın tamamının Eskişehirsprun kasasına girmediği. Ö.F.D’ye ait şirketlerin Eskişehirspora daha önce kestiği 700 bin liralık fatura ile mahsuplaşıldığı.Eğer iddia doğru ise Eskişehirspora 700 bin liralık k fatura kes. (Bir reklam şirketi hangi reklam işinde tek kalemde 700 bin liralık fatura keser o da anlaşılamaz.) arada alacağını da tahsil et. Eğer doğru ise bu kadarınada pes diyorum…

Rantın büyüklüğü için rakamlar sunayım. Bir firma sıfırdan 400 Bilboard, CLP’ montajı yapmak istese minumumdan alsanız 1 Bilboard veya CLP maliyeti 50 bin TL.Toplamı 20 Milyon Lira yapıyor.

Odunpazarı Belediyesi ve Eskişehir Spor Vakfı 20 Milyon Liralık demirbaşı 15 Yıılığına ADARGA’ya teslim ederken karşılığında toplam 4 Milyon Lira kira alıyor. 20 Milyon Liralık demirbaşlara bir kuruş ödemeden sahip ol üstüne 20 Milyon Lira fatura doğra.... Bu rakamlara kişilere, kurumlara, firmalara kiralanan Billboard ve CLP ücretleri dahil olmadığını ilave ediyorum.O da benim değil MASAK’ın işi. Matematik ortada bu işten Eskişehirspor mu kazançlı çıkmış……….Eskişehirspor mu düşünülmüş…….

Biz bunları belgeleri ile ortaya koyduktan sonra Odunpazarı Belediye Başkanı bana iftira atılıyor, kimse sahip çıkmıyor diye zeytinyağı gibi üste çıktı. İşine gelince Sayıştay Raporları işine gelmeyince bana iftira atılıyor. Neyin iftirası Meclis kararına uymayan kendisi.Kamu Mallarının bedelsiz devredildiği sözleşmeye imza atan kendisi. Kendi imzalarına rağmen inkar ediyorsa iki şık vardır. Ya imzaları onun yerine başkası atmıştır veya su ihtiyacı için sıvı tükettiği bir durumda imzalamıştır hatırlamıyor olabilir.

Yoksa bir kişi niçin attığı imzaları inkar ederek bana iftira atıyorlar desin.

Ayrıca biz onun kastettiği zarflardan almıyoruz.

Odunpazarı Belediyesini yöneten yoldaşların tarzı böyle.

Sıkıştıkları zaman amiyane tabirle çamura yatıyorlar.

Odunpazarı Belediyesinin Yoldaş Özel Kalem Müdürü Cihan Yıldırıma sosyal medyadan buna benzer laf attığında C.Yıldırım”Kim patrondan para almış açıkla yoksa ben açıklayacağım” diye soralı yıllar geçti.

Biz Kiramızı kendimiz ödüyoruz.

Kimsenin de uşağı ve esiri değiliz.

Hiç kimsenin Rakı sofrasına da oturmadık.

Beyefendi bizi kendisinin çok sevdiği “En büyük Başkan bizim başkan diyen” şeylerle karıştırmasın.

Kazım Kurt doğruluk ve dürüstlükten bahsediyorsa önce Belediye’ye dön fanila gelip Valilik binasından büyük Villarda oturan Yoldaşlarına hesap sorsun.Ama soramaz. Niye mi soramaz bunun bir kaç nedeni vardır. Onların jargonu ile çözümleme yapalım.Başkan,Başkan Yardımcısı, Müdür, Odunpazarında Müdür Yardımcısı var mı bilmiyorum, şef gibi TC’nin verdiği resmi sıfatların geçerliliği yoktur. Hangi yoldaşın. 1.sekreter olduğu iç dinamiklerinde ki pratikler belirler. Daha iyi anlaşılması için örnek verelim.Hdpden seçilen Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’in bir temizlik işcisine özeleştiri verdiğinin kaydı ortaya çıkmıştı.Buradada bilemeyiz belki yoldaş müdür yoldaş başkandan özeleştiri alıyordur. Veya yoldaş bir işci yoldaş müdüründen özeleştiri alabiliyordur.Odunpazarı Belediyesinde kim 1.sekreter bilmiyorum.O nu da orada çalışanlar biliyordur.

Biz çiğ yemedik,

Rakı masanıza oturmadık,

Belediye ye Bayram şekeri satmadık,

Dergi pazarlamadık,

Reklam naylon fatura kesmedik

İnsan önce aynaya bakar. Kendisinin bakmadığı aynanın anlattıklarına göre;Kazım Kurt kendi partisinden iki kez tard(Uzaklaştırma,kovma) edilmiş.Milletvekili adayı olmuş kaybetmiş.Tekrar aday olmuş yine kaybetmiş. Baro Başkan adayı olmuş kaybetmiş.

Ama Yılmaz Hocamizın sahiplenmesine kadar kaybetmişte kaybetmiş.Kaderin bir bildiği varmış çünkü icraatlerine bakınca Kazım Kurt kaybettikçe kazanan Eskişehir olmuş. Yılmaz Hocamın sahiplenmesi sonrası Kazım Kurt ve mikro milliyetçi yoldaşları kazandıkça kaybedende maalesef Eskişehir olmuş.Kendi partileri CHP’nin ve Eskişehirin huzurunu kaçırmışlar. Bu vebalin en büyüğü Yılmaz Büyükerşene aittirdir.

Bize “Yazmayın artık” diyenlere sesleniyorum;

Eskişehirspor sağlam kaynaklara ulaşmış olsa ne iktidara nede Belediyelere ihtiyacı olur. Eskişehirspora kaynak aktarıyoruz diyerek yandaşlarına ve yoldaşlarına kaynağı aktaranlar, Eskişehirspor hep kendilerine muhtaç olsun istiyorlar. 

Sözleşmeyle ADARGA’ya aktarılan reklam ünitelerinin sayısı 400adet.

Aynı sözleşmeye göre istediği yere Reklam ünitesi koyma hakkı aldığı için şuan ADARGA’nın dolayısı ile Ö.F.D’nin kaç tane Billboard ve CLP sahibi olduğunu sadece Allah biliyor. Bir Rivayete göre 943, Yani 500 adete yakın Korsan Billboardlarin rantı kimin kasasına giriyor

Matematik yalan söylemez.

Hesap yapalım.

Bir Billboard ve CLP’nin bir haftalık reklam ücreti 320 TL.Bilbordlar boş kalabilir diye dert etmeyin bu mümkün değil çünkü maşallahları var Belediyeler hiç boş bırakmıyor.

400 Bilboard ve CLP’nin bir haftalık getirisi 128 Bin, Aylık 384 bin, Yıllık 4 Milyon 608 bin Lira yapıyor. 15 Yıllık kiralama geliri bugünün parası ile 69 Milyon 120 bin Liraya tekabül ediyor.

Rantın büyüklüğüne dikkatinizi çekmek istiyorum.

15 Yıl içerisinde bu reklam ücretinin artması ile kasaya girecek paranın 69 Milyon 120 bin Liranın kat kat üstünde olacaktır.

Eskişehirspora verilen 15 Yıllık kiralama bedeli olarak verilen 4 Milyon Lira nerede 70 Milyon nerede. O 4 Milyonda faturalar ve alacaklar karşılığında mahsuplaşılmamışsa.

Eskişehirspor bu gelire sahip olsa kimseye muhtaç olmaz.

Yukarıda matematik ile anlattığım “Ranta”rağmen” Hoca artık yazma Eskişehirspor zarar görüyor” diyenlere bir teklifim var.

Artık yazmayacağım ama tek bir şartla. Bu korkunç “Rant” Eskişehirsporun kontrolüne iade edilsin. Eskişehirspor A.Ş kendisi pazarlasın yada Eskişehirsporun açık, şeffaf bir şekilde kamuoyunun bilgisi ve gözetimi altında üçüncü kişilere yapacağı kiralama ile reklam üniteleri devredilsin.

Herkes emin olsun bu “Rant” ile Eskişehirsporun borcu sıfırlanır.

Bizi Eskişehirspora zarar vermekle suçlayanlar..Bu rant Eskişehirsporun kasasına mı girsin yoksa 15 Yıllığına 4 Milyon Lira gibi fındık-fıstık parasına Ö.F.D’nin vaya başkalarının kasasına mı???

Şimdi göreyim sizin samimiyetinizi ve Eskişehirspor sevginizi.

Kazım Kurt ve mikro milliyetçi yoldaşları ile yandaşları Ö.F.D”nin medyası Eskişehirde korku imparatorluğu kurmuş.Reklam parasını ve Eskişehirsporun “Rant aracı” olarak kullanılmasını kim sorgularsa o kişinin itibarına saldırıyorlar. Ö.F.D her ortamda Kazım Kurt’u Büyükşehir Belediye Başkanlığına hazırladıklarını söylüyor.

CHP içerisinde kim bunlara itiraz ederse o an itibarına infaz saldırısı düzenliyorlar. Ö.F.D ile Kazım Kurt”un mikro milliyetçi yoldaşları arasında ki birlikteliği çok tehlikeli görüyorum.

Eskişehirde Yılmaz Hoca ve Ahmet Ataç’ın ismine ve itibarlarına çizik atanlar kendilerine düşman gördükleri sıradan insanlara neler yaparlar düşünemiyorum……Sizi temin ederim Eskişehirde kimseye nefes aldırmazlar. Mottoları “Bizden değilsen başına geleceklere razı olacaksın.”

Aylardır Sayıştay Raporlarına yansıyan usulsüzlüğe karşı hukuk ve adalet diye karanlıkta çığlık atıyoruz.Karanlıktan sesimizin yankısı tekrar bize dönüyor. İçişleri Bakanlığının temsilcilerine soruyorum…   DEVLET NEREDE…….. 

Not: Devlet nezninde Ö. F. D için lobi faaliyeti yapan AK Parti içerisindeki Akpli fırıldaklara sormak istiyorum.

Atlet, don, çoraptan lüks hayata kavuşanlara mı özendiniz….. Allah nazardan saklasın bir o yana bir bu yana fırıldaklığınızdan başınızda dönmüyor…….