Mâlûm basından bir çalışan sosyal medyadan yakışıksız bir şeyler yazmış. Söz sahibine yakışır.
Söz sahibi kendisine de sıfatlar biçmiş. Meydan boş isterseniz ‘Marsın kralıyım’ bile diyebilirsiniz. Doktora seviyesindeydim kendime hâlâ eğitici, eğitmen sıfatları tanımlarken zorluk çekerim.
Rahmetli Erkan Zenger vardı, Turgut Özal’ın ses tesisatçısıydı, aynı zamanda Turgut Özal’ı bekleyen insanları eğlendirir, onları çoşturmaya çalışırdı. Zenger’in yaptığı halk dilinde bildiğiniz çığırtkanlıktı fakat rahmetli Zenger yapınca başka sıfatlar buldular.
Hatırladığım ‘özgürün’ bu çalışanı da daha önce belediyenin maaşlı çalışanıydı. Yerel seçimlerde Kazım Kurt sahne almadan önce Erkan Zenger’in işini yapıyordu. Belli ki ekmeğinin peşinde… Ekmeğinin peşinde olan insanları kırmak, üzmek istemem. Eskişehir’de aleniyete döküldüğü gibi, ‘özgürün basını’nda çıkan ses, patronun sesidir. Mesajı aldık. Seviyesiz, yakışıksız üsluba karşı kendisine aynı dilden cevap hakkımızı saklı tutuyoruz. Küçük insanlara da büyük anlamlar yüklemem. Sahibine ses olan çalışana da ilk ve son cevabımdır!
***
BELEDİYE RESMİ AJANSI
Maalesef Eskişehir’de basın şeyini de bunlar Rusya’da, Sovyetler zamanınındaki Komünist Partisi’nin resmi yayın organı Pravda’ya çevirdiler. Belediyelerin basın bürolarından geçilen haberleri noktasına, virgülüne dokunmadan geçiriyorlar. Buna da gazetecilik diyorlar. Eskişehir’deki basın şeyi ‘Bravda’ olmuş? Belediyeler Resmi Ajansı!
***
MİLLETVEKİLLERİ NEREDE?
Eskişehir’de tam bir hukuk tanımamazlık hakim.
Belediye başkanlarının ve adamlarının fütursuzlukları karşısında, AK Parti milletvekilleri donmuş vaziyetteler.
PARTİDE ÇALIŞKAN BELEDİYE MECLİSINDE ÖZCAN!
CHP’li belediyelerin yaptıkları hukuksuzlukların hiçbirine karşı irade koymadılar. Sayın Milletvekilleri kirpiklerini kımıldatmıyorlar. Dönemleri bir an önce kapansın, bitsin diye dua ediyorum!
-Ak Parti’de, teşkilatta ve sahada İl Başkanı Zihni Çalışkan…
-Belediye meclislerinde de başta Murat Özcan olmak üzere üç-beş kişi direnç gösteriyor.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin İl Başkanı İsmail Başkan başta olmak üzere bütün teşkilatları ile CHP’li Belediyelerin hukuk tanımaz tavırlarına karşı gösterdikleri refleksler, tam siper yapan AK Parti içerisindeki AKP’li fırıldaklara ibret olsun!
Fakat partisi CHP ile ittifak yapmasına rağmen, Eskişehir’de belediyelerin hukuksuzluklarına direnen Demokrat Parti İl Başkanı Hüseyin Özcan’a ayrı parantez açmak lazım. Hüseyin Başkan hem AK Parti ile hem bunlarla boğuşuyor. Bunlarla mücadele ederken de başına gelmedik kalmadı. Hüseyin Başkan’ı geçmiş olsun diye aradık. Kendisinden de izin alarak söylediklerinin virgülüne dokunmadan aktarıyoruz.
“Benim kişilerle işim yok, Eskişehirli olarak iyi insanlar tarafından iyi yönetilmeyi hakediyoruz. Odunpazarı Belediye başkanın ve adamlarının mental yapıları ile mücadele ediyorum. Belediye başkanları şehrü’l-emindir, şehrin emin kişisidir. “Ben partinin militanıyım, ben militanım” derseniz şehrü’l-emin olamazsınız. Belediyeyi, ağzını yüzünü peçe ile kapatan geçmişi karanlık adamlarla; Lice’de devlete direnen PKK’nın itlerini kutsayan adamlarla doldurursanız tabii ki karşınızda olacağım. Belediye başkanlığı makamında oturan zâta da hak veriyorum. “Ben militanım” diyen adam, yanına tabii ki kendi gibi adamları toplayacak. Sorunun temelinde, 15 Temmuz Darbe girişiminden ders almayan, devleti yöneten AK Parti iktidarıdır. Eskişehir’in her şeye duyarsız, donmuş AK Parti milletvekilleridir. Devleti nasıl yönetiyorlar, anlamak mümkün değil. Kendileri bu kafa ile devam etsinler… Başımıza daha çok bela saracaklar. İnanın bunlarla mücade etmek çok zor. Sadece bunlarla mücadele etmiyoruz ki. Siz benden daha iyi biliyorsunuz, kiminle mücadele ettiğimi… Bizim ne AK Parti gibi iktidar kaynaklarımız, ne de bunlar gibi belediye kaynaklarımız var. Belediye başkanlığı makamında oturan zat televizyona çıktı, evrak salladı. Efendim ben iş peşindeymişim, almışım. O sallladığı evrakı kamuoyuna açıklamayan sizce ne olsun?!
Zât benim hakkımda evrak bulacak ve sadece sallamakla yetinecek. Mümkün değil! Bilboardlara astırır, evimin önünde davul çaldırırdı. Evrak salladığı televizyon kanalı 2 sene geçti hâlâ cevap hakkı verecek. Sorun yok, Eskişehir onu da beni de tanıyor. Belediye başkanınlık makamında oturan zâtın, kadına şiddet uyguladığı için ceza alan bir özel adamı var. Bununla davalık olduğumuz mahkemeden çıkıyorum. Belediyede çalışan aynı zamanda Türkiye Komünist Partisi’nin legal gazetesinin Eskişehir temsilcisi olan kişinin kaleme aldığı metin bütün medyaya servis ediliyor. Mahkemede söylemediğim şeyleri belediye gücü ile yayınlattırıyorlar. Hangi birini sayayım? Bunlar beni belediyede yıldırdığı, sindirdiği işci-memurla karıştırıyorlar. Benim iş yerimin fotoğrafı çekiliyor, iş yerimin içerisinde oturan kırmızı kazaklı kim diye araştırıyorlar. Kırmızı kazak hadisesini özellikle söylüyorum ki, iş yerimi gözetlemeye çalıştıklarını bildiğimi, bilsinler. Hiçbir sorun yok benim için. Ben her şeyi açık yaşayan biriyim; evim, iş yerim, telefonum, banka hesaplarım… Bunlardan korktuğumuz gün memleketi bunlara teslim ettiğimiz gündür. Üstüne basa basa söylüyorum: Eskişehir’de kimseye mikro milliyetçilik yaptırtmayacağız, bu böyle bilinsin! Ben onun memuru değilim. Beni çağıracak, ‘seni burada istemiyorum, git buradan’ diyecek. Haddizatında memura da diyemez de. Başıma gelen en son hadise de çok ilginç. Üyeliğimi bırakın önünden bile geçmediğim Odunpazarı Çiftçi Koruma Kurulu’nun avukatı olan Odunpazarı Meclis üyesi Emre Genç tarafından hakkımda icra takibi başlatıldı. Ne amaçla yapılmış bir eylem, bilmiyorum. Bunun cevabını verecek kişi aynı zamanda Odunpazarı Meclis Üyesi ve davalık olduğum özel kalem müdürünün de avukatı olan Emre Genç’tir. Ben de nasıl bir açıklama yapacaklar merakla bekliyorum. Tabii ki hukuki çerçeve içerisinde hakkımda yapılan her türlü saldırıya karşı meşru müdafaa hakkımı kullanacağım. Hakkımı ve hukukumu müdafaa edeceğim. Neticede istediğiniz kadar tedbirli olun, başınıza bir şey gelirse de yapacak bir şey yok. Elbet bir gün öleceğiz. Bunun ne zaman, nasıl olacağını da sadece Allah bilir; gerisi laf-ü güzaf”
Sözün bittiği yer, Eskişehir’de siyasetin geldiği yere bakar mısınız? Hüseyin Özcan, Eskişehir’de Demokrat Parti’nin il başkanı değil de sanki Hakkari’de MHP’nin il başkanı. Hüseyin Özcan’ı yalnız bırakanlar, Bravda’da linç etmeye kalkanlar utansın! Rakı-balık ziyafeti çekin, akşam sofralarında dostluk tazeleyin. Yiyin için, fotoğraf çektirin fakat sonra da erdem, ahlâk satmayın!