Geçtiğimiz son iki hafta Yerel siyaset açısından bir hayli renkli geçti diyebiliriz.
Takip edenler mutlaka anımsar ama gündemden biraz uzak kalanlar için hemen hatırlatayım efendim;
AK Parti Eskişehir teşkilatı sosyal medya da bir Kampanya başlattı malunuz ;
#Eskisehir Büyükşehir Belediyesi ne Soruyorum adı altında bir Kampanya
İl Başkanı Zihni Çalışkan ‘ın talimatıyla ve her bir ” İl Başkan Yardımcısı nın birer sorusuyla gündeme gelen,sonradan Tepebaşı ve Odunpazarı ilçe Başkanlarının ,Gençlik ve Kadın Kolları Başkanları ile Belediye Meclis üyelerinin de katkılarıyla Sosyal medya da gündem olan soru başlıklarına Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin cevap vermesi istenmişti
Bu soruların neler olduğunu konuyu takip edememiş olanlar google amca dan öğrenebilir..
Ama esas değineceğim konu EBB nin Başkan ve yetkililerinin sükuneti ve CHP İl Başkanının soru ya soruyla yada sorularla cevap vermesi;
Aslında bu bile bir Demokrasi Kültürü ve Zenginliği diyebiliriz ve bu yaşananlar adeta bir Şair atışması şeklinde izleyenleri memnun etmiştir
Yalnız ve lakin benim burada dikkat ettiğim ve yazının başlığında da zikrettigim husus;
AK Parti il Başkanı Zihni Çalışkan ‘ın ve ekibinin zindeliği ve olaylara hâkimiyeti ile ,
CHP il Başkanı Recep Taşel in yalnızlığı
Zihni bey’ e tüm birimlerin desteği ve araştırıp konuyu gündeme getirmesi ile rastgele degil bir beyin fırtınası sonucu tezahür ettigi bir gerçektir
Ama lakin Recep Bey ‘in Sosyal medya da yalnız kalması,AK Parti ve CHP İl Başkanlarının kadrosunun kalibresi arasındaki farkı gözler önüne sermeye yetiyor
Tabi bununla da yetinilmedi hemen ertesi hafta da bizzat il Başkanı Zihni Çalışkan’ın başlattığı ve bir bilgi tazeliği açısından gerekli olan; #Eskişehir AK Yatırımlar etiketiyle 18 yılda Şehre kazandırılan eserler,yatırım ve hizmetlerin ard arda sıralandığı komplike bir ekip çalışması yapıldı
Aslında bu çalışma bir nevi CHP il Başkanı Recep Taşel e cevap niteliğindeydi
Haa bu arada ne demişti CHP il Başkanı “ 19 Yıldır Şehre katma değer üreten tek yatırımı olmayan AKP nin yöneticileri Büyükşehir Belediyemize neyin sorusunu soruyor ” demişti
Bunun cevapları da amiyane tabirle çok okkalı oldu dostlar
” YHT den,Adliye Sarayına,Şehir ve YDH Hastanelerinden, Çevre Yollarına kadar AK Parti dönemi yatırımları her bir farklı kişi tarafından ve üstelik sorumlu olduğu birim ile ilgili yatırımları zikretmeleri adeta bir mühendislik çalışması diyebilirim
Şunu diyenler olabilir ya Süha Muzaffer çok ta abartmadın mı ?
ben inanmadıgım hiç bir şeyi savunmam savunamam
Yeri gelmişken şunu da söyliyeyim ” Allah hiç kimseyi 22.dönem Milletvekilinin oğlu gibi Kazım Kurt u savunacak kadar da fecii bir duruma getirmesin
Üzüldüm… Babası adına üzüldüm kendini tanımam, bilmem
Sanırım Belediye Basın bürosundan kendisine yollanmış yaklaşık 40 madde yazmış yada coppy faste yapmış sadece şunu anlatayım;,
Ordaki 40 madde AK Partili Odunpazarı Belediyesi döneminde yapılan ” Beyler Sokağı Sokak sağlıklaştırması ve Restorasyon çalışması yapmaz
AK Parti il Başkanı Zihni bey ve Çalışkan kadrosuna şunu tavsiye ederim eğer bundan sonra bir Kampanya başlatmayı düşünürseniz eğer ,
“ AK Parti li Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerinin hizmetlerini anlatmak olsun “
5 yılda Tepebaşı bölgesi prestij kazanıp nasıl cazibe merkezi haline geldi,10 Yılda Odunpazarı nasıl gelişti ıhlamurkent, Vadişehir projeleriyle adeta yeni bir şehir oluştu bunu anlatsınlar
Çünkü hafıza-i nisyan ile malüldur
haa birde Z kuşağı sendromu da var onlara da öğretmek lazım
Yukarı da Beyler Sokağı dedim ya Burhan bey oraya el atmadan önce orada madde bağımlıları cirit atıyordu, şimdi Turizm Ofisi kurduk diyen arkadaşlara anlatın bunları lütfen….
Yazımı toparlayacak olursam ,CHP İl Başkanının yalnızlığı karşısında her biri sorumlu oldugu birim Başkanlığı ile ilgili donanıma sahip zinde bir ekiple Zihni Çalışkan daha da güzel işlere imza atabilir diye düşünüyorum
Son iki haftaki Sosyal medya çalışmaları da göstermiştir ki bu tür eylemler toplumda ve tabanda ciddi bir sinerji ve karşılık buluyor Doğru yapılan işi takdir edip yanlış yapılan uygulama karşısında da dur diyebilmek bir köşe yazarının en büyük manevi hazzıdır diye düşünüyorum