BRAVDA BRAVDA
Çoğu okurumuzdan;”Artık CHP’li Belediyeleri eleştirmiyorsunuz ne oldu yoksa BRAVDA diye diye BRAVDA’mı oldunuz” mesajları alıyoruz. Hiç bir “Yoksa”durumu yok.
Sadece yılgınlık,bıkkınlık,umutsuzluk ve ümitsizlik var.
Chpli Belediyelerin yapmadıklarını,kimsenin yazmaya cesaret etmediği yaptıkları yalan-yanlış işleri yazdıkta ne oldu,ne değişti…..Artık kabullenmek gerekiyor…Ülke rasyoneliteden kopmuş.Tek doğru var o da “Benden olsun,istese çamurdan olsun,ne yaparsa helal olsun.”
Bu mental düşünce içerisinde ki bir topluma neyi nasıl anlatabileceğiz.
Herkes memnun ki 25 yıldır Büyükşehir’i yöneten kadroyu tekrar seçti.Tek fark vitrinde Başkan olarak naif ve zarif bir hanımefendi var ama yöneten Yılmaz Hoca ve adamları.Entellektüel yetenekleri yüksek bir hocamız kullanım suyunun pahalılığından dem vurarak “Ama bu kadar da olmaz.Koşulsuz oy veriyoruz diye mi oluyor”diye dert yandı.Kendileri,Ak Partiye oy veren insanlara hiç bir şeyi sorgulamadan oy veriyor diye suçlayan ancak koşulsuz CHP’ye tabi olanlardan….
Hatta Nebi Hatipoğlu “Çeşmeden akan suyunu kullanamayan Eskişehirde su çok pahalı,insanları içmek ve kullanmak için ayrıca su almaktan kurtaracağım.Herkes çeşmeden akan suyu kullanabilecek” dediğinde bu adam Eskişehiri kötülüyor,yalan söylüyor diyenlerden.
Suyun pahalılığından dert yanan hocama;”Çeşme suyu içilebilir” diye cep telefonlarına mesaj gönderen ESKİ’nin genel müdürü Oğuzhan Özen’in tavsiyelerini dinlemesini önerdim.Hocam,insani ihtiyaçlar olan içme suyu ile yemek yapımı için evine aldığı iki damacana kalabak suyu almasa günde 50,ayda 1500,yılda 18 bin TL tasarruf edebilecek.Tabii ki bugünün birim fiyatına göre…Haksızmıyım….
Edimsel koşullanmada;canlının yaptığı her davranışın bir sonucu vardır ve sonuçlar gelecekteki davranışları etkiler.Kendi düşen ağlamaz..
Tepebaşına bakıyorsunuz Başkan var mı yok mu belli değil.Vur patlasın çal oynasın….. Size Tepebaşı Belediyesi üzerinden “Benden olsun,isterse çamurdan olsun ne yaparsa helal olsun.” Örneği
“Kırmızı Sendika” iddiasında ki DİSK’in yetkili olduğu Tepebaşı Belediyesin de 150 işçi işten çıkarıldı.Sendikanın ve Avukatının gıkı çıkmadı.Çünkü Sendikanın Avukatı aynı zamanda CHP’nin İl Başkanı.Chp’li bir Belediyenin işten çıkardığı işçinin hakkını Chp İl Başkanı savunabilir mi??? Sorun yok diyorsanız benim içinde hiç bir sorun yok..
Tam tersini düşünün Eskişehir de Cumhur İttifakının bir Belediyesinde 150 işçi işten çıkarılsa ve o sendikanın Avukatı da Ak Parti veya MHP’nin İl Başkanı olsa neler olurdu.İlk olarak CHP’nin İl Başkanı olan Avukat Bey ortalığı ayağa kaldırırdı.BRAVDA’da ki işçi dostları!!!!! sabah akşam davul çalarlardı.
Peki gerçekte ne oldu Belediyelerden fonlanan BRAVDA sus pus.Yazan üç beş kişi.Onları dikkate alan toplum ve yönetici var mı???Yok…Niye “Belediye,Sendika ve Avukatı” onlardan…İşinden olan 150 kişi ne olacak….Hiç önemli değil.Hani Emek,iş,aş kutsaldı… Sizi gidi tatlı su solcuları.
Odunpazarı Belediyeyesini 10 yıldır yönetememesine rağmen tekrar 5 yıl daha yönetmesi pardon yönetememesi için Kazım Kurt gibi bir siyasi aktör tekrar seçilebiliyor ise ne o Belediye hakkında bir şeyler yazılır.Nede onu tekrar seçen insanlara bir şeyler anlatılabilir.Kazım Kurt’un kendi sosyal medyasında mazbata aldığı gün Belediye Binasının önünde yapılan kutlama paylaşılıyor.Bir sosyal medya kullanıcısı ”Sana değil,partiye oy verdim bunu bil istedim” yorumunda bulunuyor.Silmediler ise duruyordur.
Bu yorum her şeyin özeti…….Yeter ki “AKP”li olmasın onun karşısında kim olduğu önemli değil.O zaman buyrun Kazım Kurt 5 yıl daha yönetsin…..Kazım Başkanım Allah yolunu bahtını açık etsin.Güzide ve eşsiz ekibinizle tam yol ileri…Felek,kimi zaman daha yükseksekten atmak için insanları yukarı çıkarırı sonra aşağı bırakırmış….Kısmet.
Biz,yine de Gaye Usluer Hocamız gibi değiliz.Hocamız her şey “Sandık değildir” diyordu.Demokrasi adına insanlarımızın tercihleri karşısında boynumuz kıldan ince.Ama dürüst olmak gerekiyor ise ne yaptıkları hiç umrumda değil…Eskişehirde olanı biteni belgeleri ile kudret ve güç sahibi insanlara sunduk,anlattık yazdık ta yazdık karşılığında koca bir duvarla karşılaştık…..Duvarı bırakın “Amannn sizde çok üstüne üstüne gidiyorsunuz” tepkisi aldık….
Bizde artık ne gelse amannnnn diyoruz.