Bu Şehirdeki Tabuları Kim Yıkacak?
Bu şehirde herkesi eleştirebilirsiniz. Valiyi, milletvekilini, bürokratı, sivil toplum örgütü yöneticisini, parti yöneticisini… Hele iktidar partisi ise vurun abalıya… Ama! Bir kişi bu şehirde tabudur, dokunamazsınız. O herkesi eleştirebilir. Ülkenin tarım politikalarını, enerji yatırımlarını, jeotermal altyapı çalışmalarını, ekonomi ve eğitim politikalarına kadar her şeyi eleştirebilir ama siz onu eleştiremezsiniz. Çünkü bu şehirde sevgili hocamız Yılmaz Büyükerşen’i eleştirmek yürek ister. Aslında sosyal medyada kerameti kendinden menkul bir iki ses, bir iki yazı duyarsınız ama inanın en ‘antibüyükerşenciler’ bile o paylaşımı beğenmekten korkarlar… Geçenlerde gazeteci Arif Anbar attığı twette bu tabuyu adeta kutsamıştı. Bir Allah’ın kulu da “……” repliğiyle başlayan methiyeler de bakın okuyun peki ya tweette olmayanlar…
Bir Allah’ın kulu da demiyor ki; şeklinde bir hashtag açsanız acaba neler yazılırdı. Altyapıdan trafiğe, istihdamdan, şehir planlamasına kadar eleştirel boyutta neler yazılırdı, desem inanın bu köşe yetmez. O konu başka bir yazı başlığı olur. Aslında bugünlerde AK Parti il yönetiminden iki önemli açıklama geldi, gelmesine de yukarıda yazdığım gibi Hoca korkusundan mıdır yoksa rakip gördükleri mevcut yönetime prim vermemek için midir sosyal medyada çok ciddi bir karşılık bulmadı. Hani tabiri caizse yer yerinden oynamadı. Bunlardan birisi AK Parti Yerel Yönetimler Başkanı Yılmaz Şahin’in “Büyükşehir şirketleri neden zarar ediyor” şeklindeki basın açıklamasıydı, bir diğer açıklama da AK Parti’de İl Başkan Yardımcısı Neslihan Çavdar’ın “Millet Bahçesi ile Sazova ve Kentpark”ı karşılaştıran açıklamalarıydı… Şimdi insan sormadan edemiyor Yılmaz Şahin’in beyanına göre EBB’nin 900 milyondan fazla borcu var. 31 Mart Yerel Seçimleri’nde AK Parti’den CHP’ye geçen Alpu ve Seyitgazi Belediyeleri’nin borcu ilçe girişlerine pankart olarak asıldı. Sosyal medyada “vaaay nasıl da götürmüşler” denildi. Seyitgazi Belediyesi’nin 22 milyon borcu, belediye binasının girişine asıldı. Bir Allah’ın kulu da Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin borcu da 900 küsûr milyon deyip afiş bastırıp asmayı bırakın sosyal medyada ima bile edemedi. Bu AK Partilileri anlayamıyorum. Bir yitiklik, pısırklılık, korkaklık ve dahası hocayı tabulaştırma asıl onlarda. CHP binasında EBB’yi daha fazla eleştiren vardır. Bu AKP’lilerdeki tabulaştırma son 20 yılın sindirilmişliği olsa gerek…
Hamamyolu’nda, Bademlik’te tramvay projesinde ağaç katliamı yapanlar, “Millet Bahçesi’nin betonlaşmasına izin vermeyeceğiz” diyor, herkes suspus… TOKİ’nin EBB’ye verdiği Kentpark’a koca koca çok katlı binalar yapılıyor, çıt yok. Sazova’da Masal Şatosu denen ucube dikiliyor; ‘aman ne’me gerek! Hoca bi’ yerde duyar da ayıp olur’ diye eleştirme; sonra “Millet Bahçesi ile ilgili hükûmet projesini savunmada AK Parti İl Başkanları’nı yalnız bırak… Bakın burada bu yalnızlığı Zihni Çalışkan da yaşadı, Dündar Ünlü de yaşadı ve onların yönetimleri de yaşadı… Peki kim yalnız bıraktı? 2015’ten buyana Adalet ve Kalkınma Partisi Eskişehir Milletvekilliği titrini ve etiketini işgal edenler yalnız bıraktı, kimse kusura bakmasın… ‘Tayyip Erdoğan’ın yol arkadaşıyım’ diyeceksin, bu şehirde esnaf olacaksın ama bu şehrin idaresi ile ilgili bir sözün olmayacak. Düğün, cenaze dükkan açılışıyla yasak savacaksın…
Tayyip Erdoğan’n 1994’ten beri A takımında olacaksın ve ‘yol arkadaşıyım’ diyeceksin, 7-8 yıldır vekil olacaksın, işi centilmenliğe dökeceksin… Bu AK kervana öyle ya da böyle dahil olacaksın, 2 dönem vekillik yapacaksın, ‘ben etliye sütlüye karışmam’ hadi kuşkonmaz hasadına, kiraz festivaline, sergi açılışına gidip ‘hadi farkındalık yaratalım’ diyeceksin. Geçmiş dönem parti yönetici olacaksın, belediye meclis üyesi olacaksın ama hâlâ AK Parti’ye aidiyet duymayıp AKP’lileşeceksin.. Senin genel başkanını, cumhurbaşkanını yaptığı onca hizmete rağmen iki park bir Porsuk Nehri’ne giren gondollarla eş tutacaklar ama ‘Yılmaz Hoca bana darılır’ diyeceksin kaçak güreşeceksin yok böyle bir Dünya…!
“Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı şirketlerin zarar etmesi nedeniyle büyükşehir meclisinde görüşülen sermaye artırımını hatırlatan Şahin, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Eskişehir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin haziran ve temmuz aylarında yapılan toplantılarında, belediye şirketlerinin sermaye artırımı için 175 milyon TL belediye şirketlerine para aktarılması konusu görüşüldü. Gerekçesi ise, belediye şirketlerinin zarar etmesi ve sermayelerinin yeterli olmamasıydı. AK Parti grubu olarak, bu kararı onaylamadık. Çünkü belediye şirketleri, meclis denetimine tabi değil. Bu zararın nasıl oluştuğu bilinmiyor. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi şirketleri neden zarar ediyor? Kamuoyunu bilgilendirmek adına bunu sormamız gerekiyor.”
Bakın bu sözler AK Parti Yerel Yönetimler Başkanı’nın… Açıklamasını hangi milletvekili retweet etti, hangi eski il başkanı, eski belediye başkanı, hatta hatta kaç tane mevcut belediye meclis üyesi retweet etti? Bakın Bursa’da böyle bir açıklama olunca AK Parti’nin eski–yeni teşkilat mensupları, koskoca eski bakanları, milletvekilleri, belediye başkanları topyekûn olaya sahip çıkıyor. En son örneği de Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a sahip çıkmalarında yaşanmıştır. Bu CHP Eskişehir örgütünde de böyle oluyor. Ama Eskişehir deki AKP’liler neyinden korkuyor anlayamadım. Koskoca bir teşkilat muhalefet etme, mücadele etme işini bir Abdullah Yeşilkaya’ya bir Boğaçhan isimli nickname, bir de Nazmi Ekincek gibi emekli bir politikacıya bırakacak kadar Büyükerşen’i kutsamış! Bu şehirdeki tabuları kim yıkacak?