Karabasan !
Değerli Dr. Mehmet Akif Erdem’in “Eskişehir üzerine Karabasan gibi çökmüş herkesçe malum bir medya grubu var… TV’si, gazeteleri ile sahibine rant ve fon yaratma temel hedefi üzerine kurgulanmış… Herkes bilir. Hatta içinde çalışanlar bile.” sözlerinin altına imza atıyorum. Daha öteye geçiyorum; o medya grubunun sahibi, rant ve fon yaratmak için elindeki enstrümanları kullanırken hiçbir kuralı, kutsalı olmayan bir kişidir. Her yerde işimiz ve ekmeğimizle oynuyor. Sorun etmiyorum, rızık Ö.F. Demirtaş’a değil Allah’a aittir.
Son Eskişehirspor kongresinde konuşanlara ve konuşulanlara baktığımda artık hiçbir şey söylemenin faydası olmadığını görüyorum. Eskişehirspor’un gelir getiren Akaryakıt istasyonunu “İhalesiz veremem” diyerek elinden alan Kazım Kurt, “Taraftardan yardım kampanyası düzenleyelim” diye konuştuğunda alkış alıyorsa ve haklı bulunuyorsa bu topluma anlatacak hiçbir şey kalmamış demektir. Diğer yandan, Odunpazarı Belediyesi’ne ait reklam elemanlarının Eskişehir Spor Vakfı aracılığıyla BRAVDA‘ya yani Ö.F. Demirtaş’ın kontrolüne geçmesini tekrar tekrar defalarca yazmaktan, olayları tekrar tekrar anımsamaktan tiksinti geldi. Merak eden okuyabilir, sitede duruyor. Kongrede hiç kimsenin “Reklam üniteleri” hakkında Ö.F. Demirtaş’ın korkusundan ağzını açamadığını görünce hiçbir inancım kalmadı. Esasen ondan korkanlara da hak veriyorum. Çünkü Dr. Mehmet Akif Bey’in dediği gibi Eskişehir’e karabasan gibi çöktü. Büyükşehir ve Odunpazarı belediyelerinin gücünü arkasına almış, elindeki medya gücünü sopa gibi kullanıyor.
Anlıyorum ki ülkede tek doğru, konumlandığınız siyasi yer. Kimin ne dediği, ahlak, etik, duruşunuz, söyleminiz önemli değil. Önemli olan kimin söylediği. Bizden mi değil mi…
Ö.F. Demirtaş’ın karşısında kaybeden gözükebiliriz ama bizimle beraber diğer gazete ve dijital medya sahipleri ve çalışanları, hatta onun gazetesinde çalışanlar dahi kaybediyor. Acaba başka yazılı ve dijital medya sahipleri, pastanın %90’ına hâkim bir güç karşısında nasıl yaşayacağını düşünüyor?
Peki, tekelleşmiş bir meslek grubunda çalışanlar nasıl iyi ücret alabileceğini ve özgür kalabileceğini düşünüyor? İşinizi kaybetseniz, bildiğiniz tek işi yapacak başka bir yer olmadığı için “Özgürlüğünüzün sınırlarını özgürün çizdiği zihinsel bir hapishane hayatını” nasıl kabulleniyorsunuz ve kabulleneceksiniz?
Tek kutuplu bir medyanın Eskişehir’de herkesi esir almasının hiç kimseye yararı olmadığını bir gün herkes anlayacak ama o gün iş işten çoktan geçmiş olacak. Buna bugün onunla iç içe geçmiş CHP’li siyasetçiler de dâhil.
Bir gün, büyüttüğünüz o silahın namlusunun size de çevrileceğinden şüpheniz olmasın. Aynı onu büyüten, Eskişehir’in üzerine karabasan gibi çökmesinde büyük emeği olan AK Parti’li siyasetçilere namlusunu çevirdiği gibi…
Çok özür diliyorum ama “Beter olun.”