Köleler Özgürlük Vadediyor (iki Gazetecinin Akreditasyon sorunu üzerine)
“Özgür Basın Susturulamaz Tayfası” Cumhurbaşkanı’nın Eskişehir ziyaretinde akrediteleri onaylanmayan iki kişi için” Basın özgürlüğü çığlıkları atıyor.Sıra ile gidelim gazeteci kimdir????
Öncelikle Gazetecilik,aşçılık, kaynakçılık, marangozluk gibi bir meslektir. Avukat, doktor, mühendis gibi bir ünvan değildir. Örneğin Tıp Fakültesini bitiren kişi “Doktor”, mühendisliği bitiren bir kişi mühendislik mesleğini yapabilme ruhsatını edinirken İletişim fakültesinin gazetecilik bölümünü bitiren kişinin aldığı diploma mesleki ruhsat değeri taşımaz. Gazetecilik mesleğinin bir sertifikasyonu yoktur.Kendinize istediğini sıfatları yakıştırabilirsiniz. Mesela ben gazeteci değilim.Onları bilmiyorum. Devam edelim. Bu tayfaya göre bu gazetecilik mesleğine sahip iki kişinin akredite edilmemesi “Halkın haberalma özgürlüğünün” kısıtlanması anlamına geliyor. Peki
mantık zincirine göre bu iki kişi gazeteci mi???? Halkın haber alma özgürlüğü öncülünün bağımsız gazetecilik olduğu kabul edilir. İletişim Fakültelerin de eleştiri yapabilme gücünün en temel özgürlük olduğu öğretilir. Gazetecilerin kafalarının özgür olmasının anlamı, gazetecilerin mesleği icra ederken “etik” kuralları dışında kendilerine hiçbir engel koymamalarını gerektiğidir..
Çağımızda egemen güç medyayı kendi politikalarını etkin bir şekilde yönlendirme amacıyla geliştirilmiş bir iletişim stratejisinin aracı olarak kullanıyor.
Sonuçta egemen güç bilgiyi kontrol etmek, bilgiyi yönlendirmek, bilgiyi mümkün olduğunca kontrol altına alma çabası içerisindedir. Eskişehir’de bu egemen güç CHP Belediyeleri ve Belediye Başkanlarıdır. Belediyeler ellerinde ki güçle fonlaladıkları Eskişehir basınının editöryal hakimdir.
Teori de yerel basın “Bölge halkını bilgilendirmeye veya eğitmeye, eğlendirmeye ve o bölgede kamuoyunun serbestce oluşmasını sağlamaya yönelik kitle iletişim faaliyeti” olarak tanımlanır. Kamuoyunun serbestce oluşmasıı için önce basının özgür olması lazım.
Eskişehirde adına basın denilen şey eskimiş halkın kurtuluşu, yeni TİP, faşist bölücü Hdp, Emep, TKP’liler tarafından kuşatılmış şekilde. İdeolojik oto sansür ve fonlanmanın ağır sansürü altında ki insanlar nasıl tarafsız ve eleştirel olabilir.
Sorunu akredite edilmeyen iki kişiye indirgemek yanlış olsa da kopartılan yaygaranın öznesi onlar olduğu için onları örneklem olarak kullanma zorunluluğu var.Bir tanesi İyi Parti’nin yönetiminde yer almış halihazırda İyi Parti İl Başkanı’nın danışmanı.
Ne tarafsız, ne bağımsız. Diğeri Odunpazarı Belediyesinin resmi yayın organı şekilde yayın politikası izleyen gazetenin yazı işleri müdürü.Tarafsız, bağımsız olmasını bırakın politik tavrını kendi sosyal medya hesaplarında açık açık göstermekten çekinmeyen birisi.Hatta bildiğiniz troliçe..
Sizce bu kişiler akredite edilmediği için halkın haber alma özgürlüğü engellenmişmidir?????
Ama yinede ben olsam akreditilerini iptal ederek onlara çok önem ve değer yüklemezdim…. Neticede ekmek parası…….
“Özgür Basın Tayfası” öncelikle özgürlüklerini ve bağımsızlıklarını teslim ettikleri egemen güçlerden kurtarsınlar ki sonra halkı kurtabilsinler……
.
.