Üzgünüm ama Bu Bizim Kaderimiz !
Cenap şehabettin’ in müthiş bir tesbiti vardır. Hatırlatarak başlamak isterim, “Zirvelerde kartallar da vardır, yılanlar da vardır. Birisi oraya gökten süzülerek gelmiştir, diğeri de sürünerek gelmiştir. Önemli olan nereye gelmiş olduğunuzdan çok nereden ve nasıl gelmiş olduğunuzdur.
Genel seçimlerin en başından beri takip ediyorum, Siyasetin öznesi insan, anahtarı samimiyet ya hani,…. İşte o birliktelik salonu fethe çıkınca muzaffer olunur. Ama sanırım bizim insan olduğumuz gerçeği kabul görmüyor. Ya da bunlar zaten bizden, cepte anlayışı bizim gözümüzden ziyade gönlümüzü oyuyor.
Eskişehir basını kendi arasında çok keskin değildir.Ya da ben şahsen tercih etmediğim için şu’cu bu’cu deyip kategorize etmem.Ama hani birçok yazımda irdelediğim biz hanesi var ya,
Meğer yokmuş.
Seçim yerel veya genel,
Seçilene kadar parti etiketi var.
Sonrasında parti etiketi veya ideolojik duruş geride kalıyor.
Eskişehir in sağ basını o kroşeyi hep yine sağdan yiyor.
Birçok belediye maksadı ne olursa olsun soldan soldan şirin şirin göz kırpıyor.
Adeta partisiz oluveriyor.Biz şaşkın şaşkın izliyoruz.
Zorla aidiyet bunalımına sürükleniyoruz.
Teşkilat içerisinde yanlış insanların maksatlı suflelerinin çıkardığı o kötü ama etkili rüzgar bence hayra alamet değil. Bunu yaşayarak görmek istemeyen tek ben değilim eminim.
Eskiden derdim ki, bir insanın başına gelebilecek en kötü şey yalnız kalmaktır.
Şimdi şu manzara karşısında tüm sağ basın mensubu arkadaşlar adına şunu söyleyebilirim,
“Bir insanın başına gelebilecek en kötü şey yapayalnız hissetmesine neden olan insanlar ile aynı ideolojiye sahip olmasıdır”
Kıymetli basın mensubu arkadaşlarım,
Kuaföre saç kesiyor diye kimse kızmaz,
Kasaba et doğruyor diye kimse kızmaz.
Onlar işlerini yapıyor olur.
Ama bizim bizden büyüklerimiz bizi,
Hem muhatap almayıp, muhatap alsa dikkate almayıp (bu noktada echellerin sufleleri etkilidir ama onlar daha evla olurlar)
Yazmaktan başka çaremiz kalmadiğinda işimizi yapıyor olduğumuz değil de işlerine çomak sokan, eleştiren, sanki harikalarmış gibi sadece bizim kötü değerlendirdiğimiz muazzamları herkesin gözüne sokan şer olarak gösteriliyoruz.
Üzgünüm bu bizim kaderimiz :))
Çöp kovasının üzerine örtü örtmemiz örtünün altındaki gerçegi yok ediyorsa kabul ediyorum en kötü biziz.
Teşkilat içerisinde kimi “attancion” diyerek işaret etsek,
“Evet diyerek cümleye başlayan kötülüğünü verdiği zararı kabul etmek ile beraber,
Ama aslında iyi bir insan diye devam eden pembe gözlüklü başkana şunu söylemek istiyorum.
Ben de şunu kabul ettim sayın başkan,
Tek kotü biziz..Sizler hepiniz türbesi yapılacak mübareklersiniz.
Kötü olan bizleriz.
Lakin “Genele” naçizane hadsizce tavsiyemdir.
Dikkat edin.
Yürüyüşünüz izi izinize yakın olanlarla olsun ki kimse sizden şikayet etmesin.
Zira Dizi dizine olan herkes aynı değil.
Efdal olan izi izine yakın olanlardır.
Eskişehir sağ basını izinizi arkanızdan değil yanıbaşınızdan takip etmelidir.
Bâki muhabbetle..