Zihni 2020’ye Kadar Çalışkan
Her seçim sonrası özellikle kaybeden siyasi partilerin teşkilatlarında hareketlenmeler olur. Hele bu yerel seçim ise ve o seçimde tabanın ve Ankara’nın beklentisinden uzak bir sonuç alınmış ise bu değişim rüzgarlarını estirmeye başlar. Eski tüfekler homurdanır, birçok yöneticiler ayaklanır, mevcut durumdan mutmain olmayan kim varsa Ankara’nın yolunu tutar. Artık kim hangi kanaldan, bacadan girebilirse mücadele eder. ‘İl başkanı gitsin, yönetim gitsin’
Adalet ve Kalkınma Partisi Eskişehir Teşkilatında da seçim sonra bu tür homurtular duyulmaya başlanılmıştı ki Kızılcahamam Toplantısı’nda mevcut il başkanı Zihni Çalışkan’a ‘2020’nin sonundaki il kongresine kadar devam’ denildi. Haa ondan sonrası n’olur bilemem. ‘Kongrede de aday ol’ denilir mi, denilmez mi; o sürece tam bir buçuk yıl var. Aslında AK Parti’de bu hep yapılıyor. 2004 seçimleri sonrası Merkez İlçe Başkanı Hasan Tuç ve ekibi, 2009 seçimleri sonrasında Ahmet Akçay ve 2014 seçimleri sonrasında Eskişehir İl Başkanı Süleyman Reyhan ekibiyle beraber görevden alınmıştı.
Eskişehir’de 20 yıldır Büyükerşen karşısında 10 yıldır da Ataç karşısında netice alınamıyor. Bunun sebep ve gerekçelerini bir önceki yazımda kaleme aldım.
24 Temmuz 2018 tarihinde göreve gelen Zihni Çalışkan başkanlığındaki il yönetimi görev süresi henüz 2-3 aylık iken yerel yönetimler seçimlerinin takvimiyle burun buruna geldiler. Üstelik AK Parti’nin 3 vekili birbiriyle ters düşmüş; ikisi bi’ tarafta biri ayrı teranede birbirlerinden ayrı kulvarlarda yüzmeye çalışıyorlardı. İşte bu ahvalde seçim kampanyasını yürütebilmek kolay olmasa gerek… Şimdi yakın siyasi tarihimize baktığımızda Salih Koca ve Beytullah Asil, Arslan Kabukcuoğlu dışında il başkanı iken aday olup seçilmiş bir milletvekilimiz yok. Belki buna Kazım Kurt’un geçmiş dönemlerde Merkez İlçe Başkanlığı yaptığını ekleyebiliriz. Son 24 Haziran Genel Seçimleri’nde AK Parti, CHP ve MHP’nin mevcut il başkanları listelerde kendilerine seçilebilecek bir sırada yer bulamamıştır. Hele ki CHP gibi ülkenin en köklü partisinin o günkü il başkanı üç tane belediye bürokratının arkasına konulması da zuldür diye düşünüyorum.
Dönelim tekrar Zihni Çalışkan mevzuuna ;31 mart seçimleri sonrasında bir çok kulisler birçok lobiler yürütüldü. Kimisi Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Burhan Sakallı’yı, kimisi Volkan Doğan’ı, kimileri ise Hasan Tuç hatta İbrahim Yılmaz Kaynarca’yı il başkanı yapma telaşındaydı. Ama Kızılcahamam Kampı’nda Zihni Bey’e ‘2020’ye kadar çalış’ denildi. ‘Teşkilatları derleme, toparlama ve 2023 seçimlerine kadar diri tutması talimatı verilmiş gözüküyor. Seçimden önce yüzüne karşı ’15 Nisan’da sen görevden alınacaksın’ şeklinde tehdide rağmen dengeleri gücü yettiğince kontrol etmeye gayret etmiş, bir taraftan MHP yönetimi ile diğer taraftan da kendi teşkilatıyla dengeleri pozitif manada götürerek ciddi bir krizin oluşmamasını sağlamıştır. Bence Zihni Çalışkan’ın en büyük eksisi milletvekili Karacan ile ilişkilerini normalleştirememesidir ama hangi nefis sahibi o kadar hakâretvâri güzellemeler karşısında içtenlikle ‘Sayın Vekilim’ diyebilir; bunu da sorgulamak lazımdır… Şimdi Zihni Çalışkan birtakım kulislerde aynen şu ifadeleri kullanıyor: “Geçen ay ben İspanya’da bulunduğum esnada beni arayıp il başkanı olmamı isteyen irade, bugün ‘çekil kenara’ derse seve seve benden isteneni yaparım. Dava adamı olmanın gereği budur. Ben 2004′ten bu yana AK Parti içinde bulunuyorum. Partim bana bir defa Odunpazarı, iki defa da Tepebaşı Belediye Meclis üyeliğini hatta Büyükşehir Belediye Meclis üyeliğini taltif etti. 24 Temmuz’dan itibaren de il başkanlığı görevini verdi. Bundan böyle ‘sâde bir üye olarak çalış’ derse ona da harfiyen uyarım ama yüzüme gülüp arkadan fırıldak çeviren AKP’lileri de su yüzüne çıkartmasını bilirim” şeklinde ifadeler kullandığı bilgileri geliyor.
Evet süreci hatırlayanlar bilir. 24 Haziran sonrası vekâletle idare edilen AK Parti İl Başkanlığı’na Zihni Çalışkan atanmış, partinin MKYK üyesi Harun Karacan ile kısa bir süre sonra görüş ayrılığı yaşayarak ipleri koparmışlardı. Çalışkan diğer iki milletvekili Nabi Avcı ve Emine Nur Günay ile birlikte hareket etmiş, adeta üçlü saç ayağı oluşturmuşlardı. Bakalım ilerleyen günlerde ne olacak? “15 Nisan’a kadar il başkanısın, sonrasında değilsin” diyen irade mi; yoksa Zihni Çalışkan’la devam etmek isteyen irade mi kazanacak?