Site Rengi

DOLAR 32,5657
EURO 34,7157
ALTIN 2.488,97
BIST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 22°C
Az Bulutlu
Eskişehir
22°C
Az Bulutlu
Cum 15°C
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 24°C

Başkanlık Modeline Hiç Yabancı Değiliz

09.01.2021
A+
A-

Hatırlayın 2007 seçimlerini…
Gündemde Cumhurbaşkanı seçimleri vardı.

Gazetecilik diliyle: “Çankaya tartışmasıyla” girildi.
Hatırlayalım bu tartışma “mahkemeye kadar” gitti.
Seçim meydanlarında “tartışmanın ritmi” düşmedi, her geçen gün daha da yükseldi.
Sonuç olarak: “Bölünmüş, kamplaşmış bir Türkiye fotoğrafı.”ortaya çıkmıştı.
Ya bendensin, ya onlardan!

Yıl 2020
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği birlikte yapıldığı 2018 yolundaki seçiminden beri politik kavga devam ediyor.Hakaretler, iftiralar havalarda uçuşuyor. İktidar, Millet İttifakı bileşenlerini “FETÖCÜlük ve HDP ile işbirliği yaptığı suçlamalarını sürdürmektedir.

MHP ‘den sesler yükseliyor:
HDP kapatılsın. Söyleyeyim: AK Parti, HDP’ yi kapatmaz. Gerek de yoktur.
HDP, AK Parti için üzerinde senaryo yazılacak bir figürdür. Tıpkı idam meselesi gibi.

Bugüne kadar ne MHP, ne de AK Parti, yasayı meclise getirebildiler mi?
Getirmediler.
Getiremezler.
Meydanlarda siyasi şovları…

Zaten HDP’Li belediyeler “kayyum” ile idare edilmiyor mu?
*****
Şimdi gelelim demokrasi meselesine…
Ben demokrasi denilince ciddi olarak inanmam. Teorisine değil, pratiğine inanmam.
Çünkü dünyadaki demokratik hukuk kurallarına uygun işleyen devlet sayısı 12’yi geçmez.
Diğerleri ise, yarım demokratik veya otokrat devletlerdir. Gerisi hikâye…
Türkiye de iki arada bir yerde!

Mecburen kutsanmış devlet anlayışı, egemen… 1923’de böyleydi…
1950lerde böyleydi…
1957de de böyleydi…
1960larda da böyleydi…
1971de böyleydi…
1980lerde böyleydi…
1987de böyleydi…
2016da böyleydi…
2018de böyleydi…
2020de böyleydi…

Parlamenter sistemde de şimdiki sistemde de demokrasi yoktur. Her sistem kendi “vesayet”ini oluşturmaktadır. Yani demokrasi denilen şey, biraz bizlere bol geliyor, Adana şalvarı gibi. Bizim gibi düşünmeyenlere hiç saygımız yok

Devlet diyor ki: benim istediğim gibi düşüneceksin. Öyle fikir özgürlüğü falan ben anlamam. Tel maşa demokrasileri böyle
Paran varsa cümle âlem kulun, yoksa paran pulun cehennemdir yolun.
*****
Nihat Erim CHP den istifa edip bir günde bağımsız olmuş ve 12 Mart cuntası tarafından başbakan yapılıvermişti.
Bülent Ecevit, İsmet Paşa’ ya rest çekmişti.
Nihat Erim verdiği demeçlerinden birinde; ‘demokrasiye şal çekiveririz’ demişti.
Nitekim askeri rejimi arkasına almış, demokrasiyeŞAL çekivermişti! Adı da, şalcı başbakana çıkmıştı.

İnsanlarımızın ‘Reis’ demeye temayülün var! Başkan demeyi çok seviyoruz.
Partilerde il başkanlığı,
İlçe başkanlığı,
Genel başkanlığı var.
Spor kulüplerinde başkanlık modeli
Mahkemelerde başkanlık var.
Belediye başkanı,
Dernek başkanı,
Vakıf başkanı,
TBMM başkanı…

Bu kadar başkanın olduğu ülkede yönetimde de başkan olması doğal değil mi?
Daha ne başkanlıklar var…
İnsanlarımız da reis demeyi çok seviyor.
Kimisi kendi çapında kimisi de kâinata hükmediyor. Politikanın fıtratında var. Hem yerli hem milliKafayı takmayın siz. Kuru ekmek yiyorsa karnı doyuyor demektir!
Daha ne istiyorsunuz?
Ey diyoruz ya!

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.