Artık Vakit Kalmadı

08.11.2021

A⁺

A^-

2002 yılında bir ses yükseldi. ” Artık bu ülkede hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! ” Tarih derslerinde, belgesellerde sıkça duyacağımız hatta çocuklarımıza ülke tarihini anlatırken ilk başlayacağımız yerin sloganı buydu.

Akparti iktidara ilk geldiğinde sayısız devrimlere imza attı. Öyle ki en son bir yabancı dergide şu ifadeler vardı; Erdoğan, Türkiye tarihinde Atatürk’ten sonra en fazla konuşulacak lider oldu. Yollar, okullar, köprüler, havalimanları, hastaneler sayısız baş yapıt ve en önemlisi 15 Temmuz 2016 yılında ülke tarihindeki darbe defterlerinin kapanışı..

Evet son 20 yılda hicbirsey eskisi gibi olmadı. Halk deyimiyle badem bıyıkların devrimi gerçekleşti. Yani bu devrimi Anadolu’nun bağrından çıkmış özellikle ve çoğunlukla muhafazakarların oluşturduğu bir grup dava adamı yaptı. Üçer beşer maaş almadan, altı yıpranmış su geçiren kösele ayakkabılar ile iplikleri çıkmış ceketi giyen bir grup milli görüşçü gerçekleştirdi. Buraya kadar herşey tamam. Gel zaman git zaman üzerinde oturduğu nimetlerin farkında olmayan bu badem biyikliklarin yerine göz dikmiş sahte muhafazakar (!), Akpartili görünümünlü, iyi giyimli, kültürlü görünen, ezilmemis kaytan biyiklilar geldi. Türlü türlü ayak oyunları ile bizim devrimci badem bıyıkların yerine şak diye oturuverdiler. Badem biyiklar az dirense de özellikle 17/25 Aralık sonrasında kamudan tasfiye edilen/edilmeye çalışılan fetoculerin yerine bizim kaytan bıyıklar oturdu. Cuma günleri Bakara Makara mesajlar atıp, yahu devletin bu kadar nimetini biz yemezsek onlar yiyecek bak dur bir alime danisalim ihaleleri nasıl alalım fetva versin deyip seytanlasan bu kaytanlar tükenen ekonominin ve tıkanan bürokrasinin baş sorumlusudur. Bunlar karşımıza onun adamı bunu akrabası şunun ortağı şeklinde çıkarılmadi mi?

Yahu Akparti gibi muhafazakar temelleri olan bir partiye kokain kullanan adamları oraya kim soktu ? Bu yakalandı. Peki yakalanmayanlar?

İsmi lazım değil ramazan ayında gözümüzun içine baka baka sigara içen il başkan yardımcılarını ne yapacağız? Valla iyi ki şu Ertuğrul dizisi çıktı da bu kaytan bıyıklar yanında sakalda bırakmaya başladılar. Şimdi o modern görüntüleri ile devletin nimetlerinin tepesinde birkaç maaş alıp ya da birkaç yerden gelir ederek padişahım çok yaşa diyor.

Eskişehir özelinde güzide üniversitelerimiz dahil kaç tane rektör, dekan, daire başkanı ve diğer yöneticiklere atamalar yapıldı. Yakın zamanda sağlıkta ondan önce milli eğitim de, tarımda ve diğer kurumlarda üst düzey atamalar yapıldı. Yahu bunlardan kaçı tabandan geldi? Kaçı muhafazakar seçmeni temsil ediyor? Üniversite köşelerinde başörtümü çıkartmam diye kavga eden bacilarimiz, onların arkadaşları, çocukları nerede? Kimseyi açık ya da kapalı olarak sınıflandırmıyoruz tabiiki ama kapalılar bu ülkede bedel ödedi be kardeşim.

Dikkat ederseniz akparti temel ilkelerinden uzaklaştıkça tabandan da uzaklaşıyor. Bakın bugün Saadet Partisinin %1 oy bile alamaması gerekirken %2/3 lerin üzerini zorluyor. Cumhurbaşkanlığı sisteminde bu oy oranı sizi iktidardan eder.Akparti, sola, Kemaliste şirin görünmek için gösterdiği çabanın 1/10 unu muhafazakar seçmene gösterse idi ne İstanbul ne Ankara kaybedilirdi.

Akparti bir akıl tutulması yaşıyor. Derhal ama derhal aklını başına almak zorunda. Artık vakit kalmadı. Temel ilkelere ve prensiplere dönerek yeni bir badem bıyık reformuna acil ihtiyaç vardır.