Ben Rahatları Rahatsız Etmek İçin Yazıyorum

Yeni nesil Çetin Altan’ı bilmez. 1960’ların sol ideologlarındandı. Babalarının gölgesinde itibar ve meslek kazanan Altan kardeşlerin velinimetiydi. Kalemi güçlü, entelektüel bir adamdı. Daha hangi kolunu havaya kaldıracağını bilmeden, kolunu havaya kaldırınca solcu olduğunu zanneden tatlı su solcularından değildi. Eskişehir’deki gazeteciler gibi entelektüel birikimi de ‘Cin Ali’den ibaret değildi. Ben dahil Eskişehir’de sağda ve solda yazan çizen bütün adamların entelektüel birikimini toplasan rahmetli Çetin Altan’ın tırnağı olamaz. Tek kanallı TRT’de Kung-Fu isimli bir dizi vardı. Dizide hoca ve öğrencisi Çekirge’nin maceralarını seyrederdik. Çetin Altan da köşesinde Çekirge ve Hoca’yı konuştururdu. Çekirge sorar, hoca da cevap verirdi. Özgürün basınında bir köşe yazarı, Odunpazarı’nın Sayın Belediye Başkanı ile televizyon söyleşini köşesine taşımış. Köşe yazarı ve belediye başkanı arasındaki diyalogların, dizideki doğu felsefesinin öğretilerinden ve Çetin Altan’ın nefis anlatımı ile yakından uzaktan ilgisi yok, olması da mümkün değil. Mümkün olmamasının nedenlerini sizlere bırakıyorum. Söyleşi ‘al gülüm ver gülüm, boş kaleye gol’ şeklinde… Haber Ötesi sitesinin sahibine tekrar yazmak için söz verdiğim için vallahi ve billahi pişmanım. Midemin bulantısını geçtim artık, insanlığımdan utanıyorum. Ali Şeriati’yi ‘Cin Ali’ okuyanlar bilmez. Şeriati: “Ben herkesi rahatlatmak için gelmedim. Ben rahatları rahatsız etmek için geldim” der. Belediye başkanının Odunpazarı Bölgesi’nde 92 adet ‘Bar-Meyhane-Pavyon’ açma girişimi nasıl manipüle edilir, nasıl çarpıtılır; hadise nasıl özgürlük savaşına döndürülür okuduk, şahit olduk. Meyhane-bar-pavyon-rant açılımınızı çarpıtmayın. İsterseniz durmadan ibadet edin, isterseniz 24 saat için kimseyi ilgilendirmez. Biz diyoruz ki; ‘Cin Ali’den kurtulun araştırın, okuyun bütün ülkeler gençlerini alkol ve madde kullanımından uzak tutmak için büyük gayret gösteriyor, gençlerinin alkol ve madde ulaşımını engellemek için ağır şartlar koyuyor. Bütün dünya özgürlük düşmanı, aptal; bir siz akıllısınız.

Belediye başkanının 92 adet bar, pavyon, meyhane ruhsatı için tespit ettiği yerlere bakın lütfen! Elinizi vicdanınıza koyun diyeceğim, çoktan o tartı kaybolmuş. Vicdan yerini belediyeye kesilen faturaya dönüştürmüş, al gülüm ver gülüm belli olmasın diye bir sadece bir soru sorsaydınız. “Bu 92 kişi kim???” Kendi yaşam tarzlarınızı özgürlük ve çağdaşlık olarak bize yutturmaya çalışmayın. İstediğiniz gibi yaşabilirsiniz, içebilirsiniz, içmeyebilirsiniz. Çok istiyorsa sayın belediye başkanı Tepebaşı Bölgesi’nden, Odunpazarı Bölgesine taşınır, evinin altına ruhsat verir; insanların ticaret yapma hakkını savunuyorsa… Sonuç: lık lık lık lık lık içelim güzelleşelim diyorsanız, önce kendi evlerinizin altını ruhsatlandırın. Yok öyle benim evimin altında yiyip içip, eğleneceksiniz; sonra sessiz ve huzurlu evinizde uyuyacaksınız.
Hadi oradan.