Hadi Size Yaşanmış Bir Hayat Hikayesi Acı Bir Tecrübeyi Yazayım

Hani ben yazarım ya,
Hadi size yaşanmış bir hayat hikayesi acı bir tecrübeyi yazayım
Biz yazarların hikayeleri her zaman kurgu olmaz.
Aslında çoğu zaman yaşanmış hayat hikayelerini yazarlar.
Bu da onlardan biri
Yaşayanı da iyi tanıyorum .
Kendisi yakînim olur😀

Efendim bundaaan aşağı yukarı iki yıl kadar önce tanınmış bir kadını ararlar.
Derler ki gel ihtiyaç sahiplerine yardım edelim birlikte.
Neden.
Eee Allah rızası için.
Sen bu zamana kadar bunu kendin yaptın ama gel artık birlikte yapalım.
Hee oluurr der kadın.
Arkadaşlarını toplar, eşyaları toplar, etkinlik yapar
Neredeyse her gün sokaklardadır.
Bu kadıncağız ekibi kurar koordine eder ama aslında bir de il başkanı vardır
Ama adam bakar ki kadının potansiyeli güçlü ve müthiş bir çevresi var.
O bir buçuk sene boyunca etliye sütlüye karışmaz.
O şaşkın kadın kendini paralar adeta.
Ayaz demez, yağmur demez. Kendi arabasının yakıtını hesab etmez. Tek derdi vardır.
Hakikaten Allah rızası için gariplerin elinden tutmak.
Bu başkanı olan beyefendi de işte böyle bu kadının gayretinin içinde sağında poz verir solunda poz verir
Kadın ağız için de bu adam müthiş bir güven timsalidir
Ah zavallı aptal kadın
Aradan tam bir buçuk sene gider.
Bu hanım bu içinde bulundukları gayreti tüm dünyaya duyurur.
Her yerden bağış yağar.
Ama tabiki Türkiye’nin her yerinde aynı gayretle koşturan bir çok insan da vardır.
Sonra iş değişir.
Bu güven timsali başkan bir gün dağıtımda dönerken der ki,
buranın suyu çıktı.
Ben hiç samimi bulmuyorum.
Burada herkes birbirini maaşa bağlamış biz biraz daha duralım da sonra birlikte bırakalım Yine burada kendimiz yapalım
Kadın der ki, “abi hemen bırakalım”
Yok der daha vakti var
Kadıncağız yine itimad eder.

Tam dört ay aynı gayretle yine koşturur
Dört ay sonra kadın sabredemez ve yine ona saygı duyup ilk önce ona haber vererek istifa eder ve kurduğu ekibi çeker.
Ama kadın zanneder ki, dört ay boyunca birlikte bırakacağız diyen adam Nasreddin hoca’nın filler hikayesi gibi bu hanımı kandırmış.
Kadın yine uyanmaz.
Hala güveniyor başkanına.
İstifanın ertesi günü tüm ekibin toplandığı an,
Ekip üyeleri ona dönerek sorarlar,
“Eee abi ne olacak? Hani birlikte ayrılacaktır. Öyle demiştiniz.”
Güven timsali başkan der ki,
Ben de ayrılacağım tabiki ama ben bir de genel başkan yardımcısıyım, hemen olmaz.Ben ona bekle dedim beni dinlemedi. Ben şimdi yeni bir ekip kuracağım, kendi yerime de birini bulacağım sonra ben de ayrılıp gelip sizinle devam edeceğim”
Bu şaşkın kadın dahil tüm ekip yine inanır …
Hatta sonraki bir iki ay daha sık sık görüşülür.
Hatta Hanım’ın koordine ettiği yeni oluşumun da bu başkan var diyerek hareket edilir.
Aradan iki ay geçer ki sağdan soldan bir şeyler duyulmaya başlanır
Bu can siperane hizmet eden bu gayreti tüm dünyaya duyuran kadın için, biz istifa ettirdik derler.
Oysa ortada bir çok şahit ve belge niteliği kabak gibi duruyordur
Ben bu kadının gölgesinde kaldım diyemez tabi.
Hatta ikili oynadım da diyemez.
Oysa kadın istifa etse bile aradan aylar geçse bile bir günden bir güne bu başkan bozuntusunu yerdirmez, yedirmez hatta över.
Ta ki, adamın aslında bu kadının emeğinden beslenip onu bertaraf etmek istediğini anlayana kadar.
Ama kadın öyle.müsterihtir ki zira niyeti her zaman Allah rızası ve sadece hak olmuştur.
Bilir ki kim ne derse desin ne yaparsa yapsın Allah’ın da bir adaleti ve ayarladığı bir vakti vardır.
Demem o ki dostlar,
Allah’tan şöyle korkuyorum diyenler aslında hiç de korkmuyor .
Selam ve dua ile.
O kadına da benden selam olsun bundan sonra akıllı olsun..