İyi Seyirler
Bundan otuz yıl kadar önceydi.O yıllarda çocuktum ama şimdi Ortadoğu’da dönen ve halihazırda döndürülmek istenen düşmenin gayreti dörebiliyorum.
1990 Ağustos ayıydı.
Irak hükümeti yani Saddam Hüseyin Kuveyt’in işgalini gerçekleştiriyordu
Asla kabul etmese de Amerika da bu konuda Saddam Hüseyin’i yüreklendirmişti.
Başta körfezinde bulunan petrol rezervlerinin %60 ı hep Ameika’nın gözünü diktiği bir yerdi.
“Eğimli sondaj” iddiası ve vaktiyle Irak’a yardım diye verilip sonrasında borç hanesine yazılan paralar da Kuveyte karşı çalınan savaş çanlarinin ipi olmuştu.
Aslında lambadaki cin çıkmıştı ve işini çok iyi yapıyordu.
Saddam Hüseyin ke di ülkesindeki bir çok adaletsizliğe, eşit olmayan gelir dağılımına ve mezhep savaşlarına rağmen gözünü Kuveyte dikmişti.
Savaş sonrası tüm bu olumsuzluktan istifade eden Amerika “size barış getirdik” yalanı ile en büyük savaşı Irak’ın içine getirerek iç savaşa benzin dökerek neticede Saddam Hüseyin’i de idam ettirdi.
Yani bir oyun yazdı sahneye koydu ve oturdu izledi.
Ama oyunu perdeleyeceği sahne çok müsaitti
İşte bu gün tüm bunlardan ibret alarak resmi büyük olarak görerek.
düşmanın hatta düşman birliğinin farkında olarak safları sıklaştirmak kendi içimizde bölünmemek gerekir.
Bu gün Ayasofya’nın tekrar müslümanlara ve ibadete açılması demek küffara atılmış bir tokat demektir
Tüm dünyanın gözü üzerimizde ve adımları birkaç adım geride iken aynı dimdik tavır ile bu Osmanlı torunu kudretini gösteren Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısında değil yanında olmak gerekir.
Muhalefetin bile yeri vardır.
Mevzu vatan ise millet ise müslüman birliği ise muhalif olunmaz.
Şimdi bizim sahnemiz ve sadece gerçekler oynuyor.
İyi seyirler Dünya..