Tepebaşı Belediyesi’ne Soruyoruz: Sizi Kim Töhmet Altında Bırakıyor

Eskişehir Emniyet Müdürlüğüne bağlı Kaçakcılık ve Organize Şube Müdürlüğü’nün Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile Tepebaşı Belediyesi’ne yönelik rüşvet operasyonu gerçekleştirdiğinin haberini kamuoyuna biz dahil iki haber sitesi duyurdu.     Kuzey Kore hariç bütün dünya da böyle bir operasyon haber değeri taşır.Ama Belediyeler aleyhine bir olay olduğunda kör ve sağır olan Eskişehir de adına basın denilen şey her zaman ki gibi tek bir yerden kontrol ediliyormuş gibi sessizliğe gömüldü.

Tepebaşı Belediyesi ne zaman ki resmi sosyal medya hesabından 13 Eylül de açıklama yaptı “Operasyonun nedeni Tepebaşı Belediyesi’nin şikayeti ile başlatılmış” haberi geçtiler.Fakat köşelerinde herkese ahlak dağıtan,anlı-şanlı köşe yazanları,patronunun beslendiği Belediye Başkanına göre “Ahmet ve Kazım Abiciler”hala sessiz…….Bizde Tepebaşı Belediyesi’nin resmi açıklaması üzerine

1-Sahıs 657 Sayılı Kanuna tabi ise idari soruşturma yapılmış mı??.Adli soruşturma talep edildiğine göre,tespit edilen suçun karşılığı olan idari ceza verilmiş mi???

2-Şahıs 4857 sayılı kanuna tabi işci statüsünde çalışıyor ise “Rüşvet”suçunun karşılığı iş akdinin feshidir.Şahısın iş akdi neden fesh edilmemiş…Neden korunmuş

3-Şahıs çalıştığı birimde çalışmaya devam etmiş mi,yoksa uzaklaştırılmış mı???

Varsayalım Tepebaşı Belediyesi usulü atlayarak şahıs hakkında gelen ihbar ve şikayetler için hiç bir idari soruşturma yapmadan direk Savcılığa suç duyurusunda bulundu.İlk işiniz ne olur???

Şüphe duyduğunuz personelinizi o birimdenuzaklaştırırsınız.Uzaklaştırılmamış ise arkasında duran kişi kim……

Tepebaşı Belediyesi de  bize cevaben açıklama yapmış…”Kamuoyunu yanıltıcı bilgilerle kişi ve kurumları töhmet altında bırakıyormuşuz”

Öncelikle” HABER ÖTESİ ” olarak künyemiz ve lisansımız var.Yukarıda ki soruların hangisi ile …”Kamuoyunu yanıltıcı bilgilerle kişi ve kurumları töhmet altında bırakıyoruz”

Tekrar soruyoruz “Yapı Kontrol Müdürlüğünüzde Memur olarak görev yapan bir kişi hakkında “Kurumunuzun itibarını töhmet altında bırakacak rüşvet eylemini gerçekleştirdiği iddiası ile Belediyenize şikayetler geliyor.Belediyeniz de, kendinizin açıklamasına göre”Vakit kaybetmeksizin Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunuyor”.

Bundan sonra ki usul ne olmalıdır; Soruşturmanın akamete uğramaması için rüşvet şikayetine konu olan,delil niteliği taşıyabilecek bilgi ve belgelerin muhafazası amacı ile şahısı o birimden uzaklaştırırsınız…Neden uzaklaştırmadınız…..

Bunu sormak mı suç…Sayın Ahmet Ataç bizi suçlayacağına,süreci yönetemeyenlere bu soruları sormasını tavsiye ediyorum.

Rüşvet soruşturmasında bizim dikkate ve kaale alacağımız tek kurum Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığıdır.

Başsavcılık makamının yaptığı açıklamayı tekrar okumanızı istiyorum.

“Tepebaşı Belediyesi bünyesinde memur olarak görev yapan şahısların vatandaşlardan rüşvet aldıkları iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığımıza gelen ihbar ve şikayetlerle ile ilgili olarak, ‘rüşvet almak ve rüşvet almaya aracılık etmek’ suçu kapsamında şüpheli şahıslarla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma işlemlerine başlanılmış olup…”

Başsavcılık makamı “Tepebaşı Belediyesi’nden gelen ihbar ve şikayet” ile soruşturma başlatılmıştır demiyor…….

Anlaşılıyor ki Başsavcılık makamına başka kanallardan da vatandaşlar ihbar ve şikayette bulunmuşlar.Soruşturmanın tek nedeni Tepebaşı Belediyesi’nin şikayeti değilmiş.

Sayın Ahmet Ataç bizi “Sosyal amaçlı transfer harcamaları”kodu ile 972 bin liralık İPLİK TEKSTİL MALZEMESİ EŞOFMANTAKIMI VE SWEATSHIRT aldığı medya ve basım şirketi ve beraber tatil yaptığı veya fırça atabileceği köşe yazanları ile hiç karıştırmasın.

Biz işimizi yapalım sizde işinizi yapın.Siz işinizi iyi yapın ki Tepebaşı Belediyesinde iddia edildiği gibi kimse rüşvet yemeye cesaret edemesin.Yönettiğiniz Belediyede töhmet altında kalmasın.

Size soruyorum Tepebaşı Belediyesi’ni biz mi töhmet altında bırakıyoruz yoksa süreci ve Belediyeyi iyi yönetemeyen Tepebaşı Belediyesinin yönetici elitleri mi ???????