YA MUHALEFET İKTİDARDA OLAYDI!

Şöyle düşünün !! Sadece tahayyül edin !!Geriye doğru gidelim….Adalet ve Kalkınma Partisi halkın iradesi ile 03 Kasım 2002 de tek başına iktidar olarak, tam 363 milletvekili ile Türkiye Büyük Millet Meclisinde varlık göstermiştir

O günden itibaren kesintisiz tek başina en uzun iktidarda kalan bir hükümettır.Gülen ‘cilerin AK Parti hükümetinden bile belki elli yıl önce yapılanması, devletin tüm kadrolarına yuvalanması, devletini milletinden vuran bir terör örgütü olduğu gerçeginin kokusunu ilk olarak,28 mayıs 2013 tarihinde aldık.

İstanbul merkezli bir çok ilde dalgalanan bir kalkışma hareketiydi.Saçma ve anlamsız gerekçelere temellendirilen lakin maksatlı bir kalkişmaydı.Bu durumun boyle olduğunu 15 Temmuz 2016 da gördük. Hem Gezi olayları, hem 15 Temmuz darbe girişimi devleti devlet yapan millet iradesi ve birlik hareketi ile bastırıldı.

Elazığ depremi, İzmir depremi, pandemi ve hali hazırda henüz ve uzun süre etkisini üzerimizden atamayacağimiz Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Malayta, Şanliurfa, Gaziantep depremleri olurken,İktidarda muhalefet partisinin olduğunu düşünürsek…

Hayali bile korkunç.Tek il Istanbul’un bile durumu ortada..Yani bugün 2023 seçimlerinde en büyük umudu PKK yapılanmasının siyasi temsilcisi olan Selahattin Demirtaş ın tahliyesi olan bir muhalefetin…..

Devletin bayrağına, toprağına, askerine, polisine, ögretmenine ve sivil vatandaşina, kundkataki bebeğine kurşun sıkan bir terör yapılanmasına özgürlük isteyen bir muhalefet olabilir mi?

Beyanı teröristlere özgürlükten öteye gidememiş bir muhalefetin derdi bayrak, toprak bütünlüğü ve millet olabilir mi?

Sol diyerek yönünü bizden farklı olarak değerlendirdiğimiz, Fatih Altaylı, Hulki Cevizoğlu gibi önemli gazetecilerin bile bu acziyetin ve art niyetin altini çizdiği bir muhalafet ülkedeki sol goruşlu seçmenin,

Varna şuuru, millet şuuru, bayrak şuuru olanların hükümeti olabilitlr mi?

Sakın kimse Kürt açılımı demesin !!!

Yıllarca hükümete barış da barış diyen yine muhalefet di..

Kürtler ile hiçbir sorun olmadiği halde,

Güneydoğu da sokak aralarına bile hendekler kazarak o bölgesinin insanini bile.mağdur edenler ile barışmanın tek çözüm olduğunu iddia edenler vaktiyle dinlendi ve barış denendi

Yani hükümet o birliğin ve beraberliğin şuuru ile onlara kulak verdi.

Yanıltmadılar…!!

Barıştan açılan kapılardan meclise kadar girdiler lakin maksat değişmedi..

15 Temmuzda hükümet Ak parti değil de muhalefet partisi olsaydı ne olurdu?

Darbe olmazdı..

Keza istenen altın tepside sessiz sedasız takdim edilirdi .

Gezi de başarili olunamadiği için 15 temmuz denendi diye düşünüyorum.

Bunca afet de mevcudiyet değil de muhalefet iktidar olsaydı ne olurdu?

Siz düşünün…

Geriye doğru bakılınca,

99 depreminde deprem yardımları ile memurun maaşini ödeyen bir hükümetten daha vahim bir durum olurdu bunun altını çizelim.

Bkz…İstanbul…

Türkiye tarihinden, illerini ülke zanneden, hangi illerin hangi bölgede olduğunu bile bilmeyen, ipleri gözükmeyen( ki aşikar artık görünüyor, biliniyor) bir kuklanın acziyetinden kim hangi umut ile hangi gosterilmiş başari ile, hangi varlık gostergesi ile ne bekler insanın aklı havsalası almıyor gerçekten..

Bazı hizmetlerin, nimetlerin, ülkemizin gelinen noktadaki gücünün izahının eğitim ile de alakası yokmuş hep birlikte gördük.

Toplumda artık ideolojilerin sadece algı cepheleri vardır..

Hülasa hizmeti yapmak değil, satmak marifettir