Bürokratların Kayığına Binen Siyasetçiler tehlikenin farkında mısınız ?

Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası Başkanı  Hafize Gaye Erkan ekonominin başına geçtiğinde, ABD’den gelen parlak çocukların ekonominin başına geçtiği 80’li yıllar aklıma gelmişti.Liberalizmin ve Thatcherizm öğretilerinin kutsal metin kabul edildiği o günlerden kalma travmalarım var.O gün,bugündür “Sıkı maliye politikası,para arzı kontrolü,vergi artışları,regülasyon”sözlerini duyduğumda içim ürperir.Bu ABD’de okuyan çocukların kamu maliyesinde sıkılaşma ve para arzı kontrolünden anladığı emekli maaşıdır.Vergi artışından kast edilen ise bildiğiniz zamdır.

Prof.Özgür Demirtaş’da dahil ABD’nin ünlü college ve üniversitelerinde okuyan bu parlak çocukları, iman ettikleri Thatcherizmin 4 ana ögesinden bir tanesinin “Vergi indirimi”olduğunu söylemezler.Söylemedikleri;vergilerin ödenebilir ve tabana yayılması ile daha fazla vergi toplanacağı,vergi kaçağının azalacağıdır.

Ankarada ki bürokrat ve teknokratın duyguları ve ruhları yoktur.Örneğin Recep Tayyip Erdoğan’ın direk canına kast eden 15 Temmuz kalkışmasının 7.yıldönümünün akşamında,adeta “Canını kurtardığınız liderinizden sevgilerle”dercesine sağlam bir vergi artışı yaparak milletin sinir uçları ile oynabilirler.Komplo teorilerine gerek yok.Çünkü onların hiç bir şey umurlarında değildir.Varsa yoksa şaşalı makam odalarıdır.Kendilerine güvenleri tavandır.Avrupanın en ucuz akaryakıtını kullanan üçüncü ülkesiyiz diye tablo yayınlayan Maliye Bakanlığının akıllı bürokratlarının bizimle kıyasladığı AB ülkeleri Euro ile kazanıp Euro harcar.Biz ise TL kazanıyoruz onların hesabına göre Euro üzerinden harcama yapıyoruz.Tablocu çocuklar sap ile samanı birbiri ile karıştırıyorlar.Her düzeyde zekanın anlaması için bu hesap gazoz kapağı üzerinden yapılır.

Mesela AB’nin en pahalı benzinini kullanan Hollanda da asgari ücretli 1935 Euro (gazoz kapağı)kazanır.Benzin fiyatı 1.97 Euro’dur.(Gazoz kapağı) Asgari ücretle 981 gazoz kapağı alabilirsiniz.Ülkemizde asgari ücretli 11 bin 402 TL(Gazoz kapağı)kazanır.Ankara’da benzinin litresi 34,40.TL(Gazoz kapağı) olduğuna göre asgari ücretle 331 Litre(Gazoz kapağı)alınabilir.Bu tablocu bürokratlar bakanlığın kiraladığı lüks Audi’lere bindiğinden benzinin fiyatınından bi haberdirler.

Size Eskişehir’den “Bürokrat”örneği olarak Yılmaz Hocayı örnek gösterebilirim.Yılmaz Hoca hayatında bir kez otomobili olmuş.Yanlış anlamayın garibanlıktan değil.Hep makamı olmuş,makam otomobili olmuş.Son kırk yıldır kendi otomobiline hiç benzin almadığını iddia edebilirim fakat ispatlayamam.

AK Parti elitlerini uyarmak isterim.Siyasetci bürokrasinin kayığına binerse vay haline…Sizi yıllar öncesine döndüreyim.

Tansu Çiller’in Başbakanlık yaptığı yıllar.Birgün TRT’ye çıkarak “Gençlerimize müjde veriyorum.Üniversite sınavını kaldırıyoruz”deyince çok naif ve kibar bir bir hoca arkadaşımızın “çüüşşşşş”dediğini hatırlıyorum.Sonradan anlaşıldı, o zamanlar bürokrat olan Yılmaz Hocam,Tansu Hanımı kayığına bindirmiş kısa bir tur attırmış……

80’li yıllarda sarmalına girdiğimiz yüksek enflasyondan anca 2004 yılında kurtulabildik.Abd’de akademik eğitim almadım fakat milletin vergi yükünü çoğaltarak,zam yaparak ne bütçenin denkleştiğini ne de enflasyonun kontrol altına alınabildiğini gördüm.Bu sarmaldan tek çıkış yolu var.Biz kemer sıkarken “Devlet” daha fazla kemer sıkacak.Devlet derken içerisine Belediyeleri de katacaksınız.Devlet açılış,kapanış,şarkı,türkü reklam tanıtım işlerini bitirecek.

Belediyesi,DSİ’si,Milli Eğitimi onu bunu yapmakla zorunlu olduğu işlerin reklamı için neden milyonlar öder……..İkincisi kahrolası taşıt sevdasından sıyrılacak.İddia ediyorum bugün itibari ile “Kamu Hizmeti” gören kurumlarda ki kiralıklar dahil binek otomobil sayısı en az 350 bindir.(350.000).

Belediyeler dahil en altta ki şube müdüründen,resmi olmayan vırt-cırta,oradan daire başkanı,genel müdüre,Belediye Başkanına,Bakanına vs vs vs vs vs…..Herkes o otomobillerden insin.Kamu idaresinde taşınan statüler,sistem işleyişi içerisinde hiyerarşi düzenini sağlamak için vardır.Yoksa hiyerarşik olarak üstte olanın koltuğu deri olsun,klimalı odada otursun.Alttaki servis kullansın veya toplu taşıma kullansın istemiyorsa bedelini kendi kullandığı araç ile işine gelsin.Üstte ki işi ve gücü için milletin ödediği vergilerle alınan araçları kullansın diye değildir.Yeter artık…….Bitsin şu debdebe

Eskişehir de İnternette ki satılık Eskart ilanlarını anlayamıyordum.Nedenini öğrenince çok şaşırdım…Eskişehir’de ki Belediyeler toplu sözleşme gereği çalışan memurlarına Eskart bileti veriyormuş.Toplu taşıma kullanmayan memurlarda daha uygun fiyata kendi biletlerini buradan satıyorlarmış.Hiç bir zaman Belediyenin araçlarını kullanmayan,kendi imkanları ile işine giden memur kendi hakkını ne yaparsa yapsın kimseyi ilgilendirmez.

Ama Belediyenin müdürü,başkan yardımcısı,daire başkanı,genel müdürü ol.Sivil plakalı veya siyah plakalı makam arabasından inme.Tuvalete bile onunla git.Üstüne de o biletleri cebe at…Ohhhhhhhh

Belki de haksızlık yapıyorumdur…..Devletin arabası ile evinin önünden alınan önemli bürokratlar aldığı biletleri durumu iyi olmayan öğrencilere ücretsiz dağıtıyorlardır…Devlet yayınladığı her tasarruf tedbirini kendisi deliyor.İnsanlarımıza yalvarıyorum. Devletinin uyguladığı tedbirleri kontrol edin ve takip edin.Fedakarlığa herkesi ortak yapalım.Komşunuzun her sabah ve akşam kapısının önünde bir araç bekliyorsa.Pazarda,çarşıda,orada burada kamunun araçlarını kullanan olursa lütfen şikayet ve ifşaa edin.Kimse cesaret edemez ise bize gönderin,biz yayınlayalım. Kısa ve net “Devlette” deniz tükendi.

Bu tasarrufları küçümseyenler ve yetersiz bulanlar olabilir.Onlara Almanya,Fransa,İngiltere ve İsviçrede ki kamunun araç sayısını ve kamu araçlarını kullanma sertifikasyonlarını incelemelerini tavsiye ediyorum.