Samimiyetsizliğin Dibi

Nazım’ın Hikmet’in “Korkunç ve mübarek elleri ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyleanamız, avradımız, yarimiz” dediği kadınlarımızın “Dünya Emekçi Kadınlar Günü.”Kutlu olsun….

Kadınlarımızın pek çok sıkıntısı var.Fakat en büyük sorun olarak duran;bir türlü engelleyemediğimiz kadına yönelik şiddet olayınında özne hiç bir zaman “Kadın” olmuyor…

Maalesef bu ülkede her kesimin iki yüzü var… Şiddete uğrayan ve şiddet uygulayan zorbanın,ruh hastasının politik kimliğine göre tavır alınıyor…Herkes samimiyetsiz….

Bugün politik kesimlerden ve medyadan samimiyetsiz açıklamalar gelecek en çok da Kazım Kurt’dan gelen mesajları midem artık kaldırmıyor…

Gözünün önünde özel kalem müdürü kadın muhtarı dövüyor ve bundan dolayı hapis cezası alıyor…Tazminat ödüyor…

O “anormal bir şey görmüyor” o kişiye ödül olarak bir müdürlük daha veriyor…..

İkircikli tavır burada da bitmiyor…İşçi sendikaları ile yaptığı toplu sözleşmeye “Kadına şiddet uygulayan” işcinin sözleşmesinin fesih edileceği şartını koydurarak şov yapıyor…

Bu samimiyetsizlikten midem bulanıyor….

En az onun kadar samimiyetsizler genel adı ile BRAVDA(Belediye Resmî Ajansı) olan medya içerisinde bol miktarda var…Kadın haklarını savunduğunu iddia edenler,ne özel kalem müdürünün şiddet eylemine ne de Kazım Kurt’un pişkinliğine ses çıkarabiliyorlar..

Gerçeğine bakarsanız, Kazım Kurt’un özel kalem müdürünün kadına uyguladığı şiddet eylemine suskunluk spesifik değildir..Eskişehirde medya ve samimiyetsizlik ayrı düşünülemez..

Mesela “Sosyal Medya” uygulamasının tanıtım profiline Cumhurbaşkanı ile olan fotoğrafını koyarlar….Sağlık Müdürünü ayaklarına kadar davet ederken;babalarının, bir zamanlar AK Parti milletvekili olmasını kullanırlar..

Bakarsınız Kazım Abi Ortadoğu’nun en büyük Başkanı yazarlar.Ayşe Ünlüce’yi şimdiden seçimin galibi ilan ederler…

AK Parti ve Nebi Hatipoğlu’nu karşı karşıya getirmek için dedikodu yazarlar…

Buna da tarafsızlık ve objektif adını koyarlar ki samimiyetsizliklerinin üstü örtülsün….

Not: Kimi zaman en büyük sorunun “Okuduğunu anlayamamanın” olduğunu düşünüyorum…

Aday olan kişinin mutlaka bir başarı hikayesi olması gerektiğini..Ak Partinin Odunpazarı Belediye Başkan adayı Özkan Alp’in de bir başarı hikayesi olduğunu…Bunu topluma anlatacak,sunacak,pazarlayacak seçim kampanya sorumlularının yanlış strateji ile işi akamete uğrattıklarını yazıyorum…

Adam diyor ki bizi niye yeriyorsunuz…

Anlamayanlara tekrar anlatayım..Özkan Alp,mevcut Belediye Başkanı ile kıyaslanmayacak ölçüde nazik,anlayışlı ve en önemlisi çok çalışkan bir adam…Olağanüstü gayret ve çalışma gösteriyor..

Dökülen Odunpazarını yaşanabilecek seviyeye çıkarabilecek vizyon ve çalışma azmi varken Özkan Alp’i hala “Gönüller yapmaya geldim”e hapseden

kampanyasını yöneten “Akademik kibir”ile bu iş ağır gidiyor ve zaman yok…

Daha açığını yazayım mı….Özkan Bey “Akademik kibiri” kenara alın.Onlardan kimseye hiç bir hayır gelmedi.